İstanbul’da kadınlar devlet engeline rağmen sokaklara çıktı
İstanbul’da Sultangazi Kadın Dayanışması’nın 25 Kasım dolayısıyla yaptığı çağrıya uyan kadınlar, polisin engellemelerine rağmen yürüdü.
İstanbul’da Sultangazi Kadın Dayanışması’nın 25 Kasım dolayısıyla yaptığı çağrıya uyan kadınlar, polisin engellemelerine rağmen yürüdü.
Eylem Sultangazi'de bulunan eski karakol önünde başladı. Kadınlar Gazi Cemevi'ne doğru yürüyüşe geçerken, polis tarafından engellenmeye çalışıldı.
Bunun üzerine kadınlar gruplar halinde sloganlar eşliğinde yürüyüş yaparak “Jin Jiyan azadi" ve "Kadın cinayetleri politiktir" sloganlarını attı.
Kadınlar yürüyüş esnasında ıslık ve alkış çalarak, polisleri protesto etti. Yoldan geçen kent sakinleri de alkışlarla kadınlara destek verdi.
Onlarca kadın, Gazi Cemevi'ne vardıklarında burada bir açıklama yapıldı.
"Erkek şiddetine dur de" dövizinin dikkat çektiği eylemde Dayanışma üyesi Filiz Ok, kadınları şiddete karşı savunmasız bırakmak için nafaka hakkının gasp edildiğini ve arabuluculuk sistemiyle boşanmaların engellenmeye çalışıldığını belirtti.
Ok, “Kadınları şiddete karşı koruyan yasalar esnetiliyor, sığınma evlerine erişim zorlaştırılıyor. Kayyumlar marifetiyle gasp edilen belediyelerin kadın birimleri kapatılıyor. İstanbul Sözleşmesi ve 6284 gibi yaşam güvencemiz sayılabilecek kazanımlarımız yok edilmek isteniyor” dedi.
Ok, Covid-19 salgını ile birlikte kazanımlarının yok edilmeye çalışıldığı ve kadım emeği üzerindeki sömürünün katmerleştiği tepkisinde bulundu.
Erkek şiddeti karşısında cezasızlık politikasına da dikkat çeken Ok, “Rabia Naz’a, Nadira Kadirova’ya, Gülistan Doku’ya, şüpheli kadın cinayetlerinde yaşamını yitirenleri sormaya devam edeceğiz. İpek Er’in ölümüne neden olan tecavüzcü uzman çavuş Musa Orhan önce tutuklanıp sonra neden serbest bırakıldı? Biz yaşamak için öz savunma hakkı tanınmayarak ceza verilen Nevin Yıldırım’a Hülya Halaçkay’a, Çilem Doğan’a yönelik bu kararları tanımıyoruz ve seslerini meydanlara taşıyoruz” şeklinde konuştu.
Haklarını alana kadar sokaklarda olacaklarını vurgulayan Ok, şöyle noktaladı: “Eşit, özgür ve insanca yaşamak istiyoruz! LGBTİ+’lar ve her türlü kimlik ve yönelimdeki kadınlar ayrımcılık, nefret ve şiddetten uzak; eşit ve özgür bir yaşam istiyor! Çünkü kadınların emeği ve hayatı üzerindeki bu baskılarla erkek şiddetine mahkum edilmek istenmesi arasında çok açık bir ilişki var.”