Amed'li anneler: Öcalan’dan vazgeçmeyiz

Amed'li anneler Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride tepki göstererek, “Bizi Önderliğimizden vazgeçiremezler, çocuklarımızdan bile vazgeçeriz ama Önderlikten asla” diyor.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan tecrit ağır bir şekilde devam ediyor. Son 7 yıldır avukatları ile görüştürülmeyen Öcalan, bu süre boyunca ailesi ile de bazı dönemler dışında görüştürülmedi. Öcalan’ın İmralı heyeti ile ise en son 5 Nisan 2015’te görüştü.

Benzeri bu görülmemiş tecrit uygulamasına karşı Kürt halkının tepkisi her geçen gün artıyor. Amed’de yaşayan kadınlar Öcalan’a uygulana tecridin tahammül sınırlarını zorladığını belirterek, “Topyekün direniş” çağrısı yaptı.

‘TÜRK DEVLETİNE KÖLE OLMAYACAĞIZ, DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Hedla Baran: Biz “Barış, kardeşlik” diyoruz ama onların cevabı savaş ve baskı oluyor. Yıllardır önderliğimiz üzerinde tecrit uyguluyorlar. Bize mücadele etmeyi, kimliğimize sahip çıkmayı önderliğimiz öğretti. Biz de sonun kadar onun izinde ilerleyeceğiz. Önderliğime selam göndermek istiyorum. Bu cümleleri kurarken çok zorlanıyorum, içim acıyor, tecrit bizim için çok ağı ve artık bu durumu kaldıramıyoruz. Biz artık köleliği kabul etmeyeceğiz, kanımızın canımızın son damlasına kadar önderliğimize bağlı kalacağız, onun ardından gideceğiz. Biz kimliğimizden vazgeçmeyeceğiz. Her şeye hazırız, ölüme de direnişe de hazırız. Biz Türk devletinin kölesi değiliz, uygulamalarını kabul etmeyeceğiz.

‘TECRİT VARKEN BİZİM İÇİN YAŞAMIN ANLAMI YOKTUR’

Perihan Karayel: Önderliğimiz tecrit altındayken bizim için yaşamın bir anlamı yok, biz önderlikten haber alamıyoruz. Tecrit bizim için artık idare edebileceğimiz bir durum değil, artık sabrımız son noktaya geldi, Türk devleti önderliğimize tecrit uygulamaktan vazgeçmelidir. Kürt halkına sesleniyorum: Bizim bu tecridi kırmamız gerekiyor, aksi halde bize dayatılan köleliği kabullenmiş olacağız, bizim topyekün ayaklanmamız ve önderlik üzerinde uygulanan bu ağır durumu sona erdirmemiz gerekiyor.

‘GEREKİRSE HER GÜN SOKAKLARDA OLACAĞIZ’

Gülistan Erek: Önderlik üzerindeki tecridi lanetliyorum. Yıllardır önderliğimizden sağlıklı bir haber alamıyoruz. Tüm dünyaya diyorum ki, önderliğimiz ve halkımız üzerinde ki bu zulmü görün ve sessiz kalmayın. Tecrit olduğu sürece yaşam bize haramdır. Tecrit günlük yaşamımızı etkilemeye başladı. Kürt halkı, aileler, siyasetçiler, tecrit karşısında mutlaka ortak bir eylem süreci başlatmalıdır. Biz gerekirse her gün sokaklarda olacağız, tecridi kabul etmemiz mümkün değildir.

‘SONUNA KADAR ÖNDERLİĞİMİZE BAĞLI OLACAĞIZ’

Hanım Atlı: Erdoğan’a diyorum: Biz anneyiz, annelerin gözyaşları aynıdır, bu katliam, bu zulüm nereye kadar? Bizi nereye kadar öldürmeye, katletmeye, kanımızı akıtmaya devam edeceksiniz?

Kentlerimizi yakıp yıkıyorlar, neyimiz var neyimiz yok talan ediyorlar. Yıllardır önderliğimizi tecrit altında tutuyorlar. Biz önderliğimizi tecrit altında değil, yanımız da istiyoruz. Önderliğin ailesi ve avukatları ile görüşmesine izin verilmiyor. Biz bunun sona ermesini istiyoruz. Önderliğimiz bizim için her şeyden daha önemlidir. Biz her şeyimizden, gerekirse çocuklarımızdan vazgeçeriz ama önderliğimizden vazgeçmeyiz. Bunu böyle bilsinler, biz sonuna kadar önderliğimizin arkasındayız. Onlar belki kendilerine bizi sindireceklerini hesaplıyorlar ama yanılıyorlar, biz her daim önderliğimiz ile birlikte olacağız.