DEM Parti, Pexşan Ezîzî için İran Konsolosluğu önünde
DEM Parti, Pexşan Ezîzî hakkında verilen idam kararını İran Konsolosluğu önünde protesto etti.
DEM Parti, Pexşan Ezîzî hakkında verilen idam kararını İran Konsolosluğu önünde protesto etti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, İran rejimi tarafından siyasetçi, kadın hakları aktivisti ve Gazeteci Pexşan Ezîzî’ye verilen idam cezasına ilişkin İstanbul Fatih’te bulunan İran Konsolosluğu önünde açıklama yaptı.
Eylemde konuşan Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, şunları söyledi:
"Pexşan Ezîzî’ye yönelik idam kararını tanımıyoruz. Tüm kamuoyu bu idam kararına karşı ses çıkarmalıdır. İran’daki faşist molla rejiminin kadınlara yönelik sistematik şiddetini kabul etmiyoruz. Dünyanın her yerinde, Ortadoğu coğrafyasında şiddet politikalarının hedefi haline gelen kadınlarla birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz. Biliyoruz ki bu erkek egemen dünyada kadınlara yönelik şiddet politikaları devlet politikası haline geliyor. Faşist molla rejimi, ilk günden itibaren baskıyla ve verdiği idam kararlarıyla kadınları mücadelelerinden vazgeçirmeye çalışıyor. Jîna Emînî’nin mezarı başında başlayan Jin Jiyan Azadî mücadelesi, İran’da birçok halkın özgürlük, demokrasi ve eşitlik mücadelesiydi. Faşist molla rejimi, bu mücadelenin öncüsü olan kadınları baskı altına alarak, cezaevlerine göndererek ve idam kararları vererek kadın özgürlük mücadelesini bastırmak istiyor. Pexşan Ezîzî, “Ben bu idam kararlarına mahkum edilen kadınlardan biriyim sadece. Özgürlüğün bedeli ağırdır ve özgürlük mücadelesi bedel ödenerek kazanılır” diyor. Jin Jiyan Azadî ile büyüyen bu fikriyatın, Jin Jiyan Azadî ile birleşen bu mücadelenin bedeli, faşist molla rejimi tarafından idam kararı olarak belirleniyor. Ama özgürlük bedel ödemekse, biz kadınlar dünyanın her yerinde olduğu gibi, diktatörlere ve faşist molla rejimlere hiçbir şekilde biat etmeyeceğiz ve özgürlük mücadelemizi daha da çok büyüteceğiz."
'KÜRT KADINLARIN MÜCADELESİ İRAN'IN HEDEFİNDE'
Halide Türkoğlu, şunları da belirtti:
"İran’daki faşist molla rejiminin aldığı idam kararına ses çıkarmayan bütün ulus devletlere, Avrupa devletlerine sesleniyoruz: Her gün İran’a dair söz kuruyorsunuz ama idam kararlarına dair bir gün olsun söz kurmuyorsunuz. Kadınların yaşadığı şiddete dair bir gün olsun söz kurmuyorsunuz. Pexşan Ezîzî bir insan hakları aktivisti, aynı zamanda sosyal hizmet uzmanı. Kürt bir kadın gazeteci, aynı zamanda özgürlük mücadelesi yürüten bir Kürt siyasetçi. Biliyoruz ki idam kararı verilmeden önce tam da yapmış olduğu bu çalışmalardan dolayı yargılanmak istendi. İdam kararı bu çalışmalarından dolayı verilmiştir. Kürt kadınların Rojavalı kadınlarla dayanışması, özgürlük ve eşitlik mücadelesi yürütmesi, faşist molla rejiminin hedefi haline gelmiştir. Ortadoğu coğrafyasında nerdeyse bütün ulus devletler kadınlara düşman politikalar yürütüyor. Afganistan da böyle, İran, Suriye, Irak, Türkiye de böyle. O yüzden sesimizi daha çok yükseltiyoruz. Ne olursa olsun bizler kadın özgürlük mücadelesinden vazgeçemeyeceğiz ve her bir kadın yoldaşımızla dayanışmayı büyüteceğiz. Ortadoğu coğrafyasında kadınlara yönelik bu kırım politikalarını kabul etmiyoruz. Kadınların özgür ve eşit yaşayabileceği bir coğrafyasının inşa edilmesi için kadın özgürlük mücadelemizi her yerde büyütmeye devam edeceğiz.
Rojava'da yaşanan kadın devrimi, bu fikriyat Jin Jiyan Azadî ile İran’dan tüm dünyaya yayılıyorsa bilin ki bu kadınların ısrarlı mücadelesinden kaynaklanmaktadır. Evet, saldırılar büyük oluyor, kadınlara yönelik katliam politikaları her geçen gün artıyor ama kadınlar asla ama asla özgürlük ve eşitlik mücadelesinden vazgeçmiyor. Vazgeçmeyeceğiz. Pexşan Ezîzî’ye yönelik idam kararının durdurulmasını istiyoruz. İdamlara son verilmesi gerekiyor. Faşist molla rejiminin devlet eliyle yaptığı bu idamların ortadan kaldırılması gerekiyor. Tüm kamuoyuna tekrar çağrıda bulunuyoruz: Gelin, hep birlikte sesimizi yükseltelim, kadın özgürlüğünü savunalım, halkların özgür ve eşit yaşayacağı yaşamı savunalım. Hangi devletten gelirse gelsin, bu baskı ve şiddet politikalarına karşı kadınlar olarak ortak mücadele hattımızı ve sözümüzü yükselteceğiz. Jin Jiyan Azadî bugün Rojava’da bir inşa olarak kendisini gösteriyor. Ne yazık ki Türkiye, bu devrimi savunmak yerine her geçen gün hedef haline getiriyor.
TIŞRÎN'DEKİ KATLİAMA TEPKİ
Tişrîn Barajı'nda katledilen Zenubiya Kadın Topluluğun üyesi olan Kerem Ahmed’i de buradan anmak istiyoruz. Orada katledilen bütün sivilleri saygıyla anıyoruz. Artık bu katliamlar, idamlar, baskı politikaları son bulsun. Ortadoğu coğrafyasında kadınlar şahsında, halklar şahsında mücadeleyi büyütmek barışı savunmaktır. Barışı savunmak ise eşit yaşamaktır, insan haklarına saygı duymaktır. İnsanların haklarıyla, kimlikleriyle yaşaması demektir. Saldırı altında olan işte budur. Devletlerin yasalarıyla ve yargılarıyla baskı altına almaya çalıştıkları, idamlarla insanları susturmaya çalıştıkları bu politikalardan vazgeçilsin diyoruz."