Kürt kadınlar, bugün Almanya'nın Düsseldorf kentinde çok renkli bir miting ve yürüyüş gerçekleştirdi.
25 Kasım Uluslararası Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla yapılan yürüyüşe Düsseldorf, Köln, Wuppertal, Münster, Essen, Dortmund, Leverkusen ve Bonn kentlerinden kadınlar katıldı.
Saat 14.00'da DGB Haus önünde toplanan kadınlar, burada bir miting yaptı.
Mitingte bir konuşma yapan YJK-E Sözcüsü Ayten Kaplan, şunları söyledi:
"Biz kadınlar sadece 25 Kasım günü sokağa çıkmıyoruz. Sürekli şiddete maruz kalıyoruz ve bu nedenle sürekli sokaklardayız. Biliyoruz ki bu da yetmiyor. Salgın zamanı kadına karşı şiddetin arttığını hepimiz gördük. Şiddet bireysel veya ailesel değil, toplumsal bir sorundur. Bunun için toplumu değiştirmemiz gerekiyor."
Ayten Kaplan, bu nedenle "Özgür Kadınla Özgür Toplumu Yaratalım" şiarını esas aldıklarını ifade ederek, "Toplumu değiştirmeyi başaramazsak kadınların her zaman şiddet ve katliamla karşılaşacağı gerçeğini unutmamalıyız" diye konuştu.
TAMİL TEMSİLCİSİ: “TOPRAKLARIMIZDA DİRENİŞE KADINLAR ÖNCÜLÜK EDİYOR
Miting ve yürüyüşte yer alan bir Tamil temsilcisi de bir konuşma yaparak kendi mücadeleleri hakkında bilgilendirme yaptı. Tamil kadın hareketinin "100 Neden" kampanyasına benzer bir kampanya yürüttüğünü söyleyen temsilci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Srilanka devleti, Tamil halkını yıldırmak ve onların mücadelesini zayıflatmak için bilinçli olarak kadınları hedef seçiyor. Onlara şiddet uyguluyor, onları öldürüyor. Çünkü ülkemizde direniş daha çok kadınlar tarafından yürütülüyor. Kürt Kadın Hareketi’nin yaptığı “Diktatör Erdoğan’ı yargılamak için 100 Neden” kampanyasına benzer bir kampanyayı biz de Srilanka diktatörlüğüne karşı yapıyoruz. Devlet tarafından katledilen yüz kadının delillerini topladık, belgeledik ve bir dosya hazırladık. İmzalarla birlikte o dosyayı BM'ye sunacağız."
KON-MED EŞBAŞKANI: YÜZYILLARDIR KADINLAR BEDEL ÖDÜYOR
Mitinge KON-MED Eşbaşkanı Zübeyde Zümrüt de katıldı ve bir konuşma yaptı. Zümrüt, Kürt Kadın Hareketi’nin dünyada örnek gösterildiğini, bu nedenle de Kürtlere karşı sürdürülen savaşta sömürgeciler tarafından kadınların öncelikli hedef yapıldığını söyledi.
Kürdistan'da yüzyıllardır savaşların durmadığına dikkat çeken Zümrüt, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu savaşlarda en ağır bedeli kadınlar verdi. Bugün de savaşın bedelini en çok kadınlar ödüyor. Bu nedenle sizlerin her zaman olduğu gibi bugün de alanlara çıkarak kendi mücadelenize sahip çıkmanız önemlidir. Çünkü ancak mücadele edersek şiddetin önüne geçmiş oluruz."
RENGARENK PANKARTLAR
Konuşmaların ardından kadınlar yürüyüşe geçti. Yürüyüşte çok renkli pankartlar ve dovizler taşındı. "Kadın Kırımını Durdur", "Özgürlük Zamanı Başlıyor", "Üç Kelebek Direnişe Devam Ediyor", "Erkek Vuruyor Devlet Koruyor" yazılı pankartların yanı sıra Erdoğan rejimi tarafından katledilen yüz kadının resimleri de taşındı.
Yürüyüşün en önünde kadınlar kelebek kostümü giyerken, kortejin bir bölümünde Taliban'ın Afgan kadınlara dayattığı yaşam biçimi canlandırıldı. Ayrıca Afgan kadınlarıyla dayanışma içinde olan bir pankart taşındı.
Yürüyüşte Demokratik Alevi Kadınlar Federasyonu üyesi kadınlar da "Erkek Vuruyor Devlet Koruyor" pankartı arkasında yürüdü. Kadınlar, Almanya'da erkek şiddeti sonucunda katledilen kadınların resimlerini taşıdı.
Bir grup kadın ise erbane ve davullarıyla yürüyüşte yer aldı. Gökkuşağını temsilen yapılan ve üzerinde "Eşitlik, Adalet, Özgürlük" gibi kavramların yazıldığı bir maket taşındı.
Yürüyüşte yer alan bir grup kadın ise çevredeki kadınlara gül dağıttı. Güllerin üzerindeki kartta "Kadının kurtuluşu toplumun kurtuluşudur" yazıyordu.
Kortejde Êzidî kadın kırımını anlatan bir pankart da taşındı.
FEMİNİSTLERİN DİKKAT ÇEKEN EYLEMİ
Yürüyüşe Düsseldorf'taki Feminist Aktivistler Grubu da katıldı ve dikkat çeken bir eylem yaptı. Düsseldorflu feministler, yürüyüş kortejinin bir alanını bantla çevirip, bantla çevirdikleri alanın içini boş bıraktı. Bantları yürüyüş sırasında taşıyarak şu mesajı verdiler:"Bantlarla çevrili bu alan, katledilen ve bizim için canını feda eden kadınların bizimle birlikte yürüdüğü bir alandır."
Yaşamını yitiren kadınları anmaktan ziyade, onlara fiziki bir yer ayrılması, yürüyüşe katılan kadınları ve çevrede izleyenleri etkiledi.
Kadınlar yürüyüş boyunca coşkulu şarkılar söyledi, sloganlar attı.
Yürüyüş halaylarla sona erdi.