20 Ocak 2018 yılında Türk devleti ve ona bağlı çeteler, Efrîn’e yönelik ağır hava saldırılarıyla işgal operasyonuna başladı. Havadan ve karadan yoğun bombardıman gerçekleştirdi. Tüm dünyanın tanıklık ettiği bu saldırılara karşı, YPJ-YPG savaşçıları büyük bir cesaret ve fedai ruhla direnerek destansı bir mücadele sergiledi. Bölge halkı da, savaşçılarıyla omuz omuza vererek devrimci halk savaşının ruhuyla 58 gün boyunca kesintisiz bir direniş ortaya koydu.
Bugün bu direnişin anıları kitaplara yazılmış, tarihin belleğinde bir mihenk taşı haline gelmiştir. O dönemde Rojava’nın dört bir yanından halklar, konvoylar halinde Efrîn’deki savaşçılara ve halka destek için akın etti. Efrîn, halkların birliğinin en güçlü olduğu merkezlerden biri hâline geldi. Bu direniş sırasında, ülkenin dört bir yanından ve hatta yurt dışından gelen yüzlerce genç ülkelerinin kahramanları oldular. Yüzlerce savaşçı, farklı halklardan gelip Efrîn’de mücadeleye katıldı ve halkların kardeşliğini temsil ederek şehadet mertebesine ulaştı.
Rojava Devrimi’nin tohumları bu topraklara düştüğünden beri, YPJ-YPG savaşçıları, Önder Apo’ya, özgürlük davası şehitlerine ve halka verdikleri kutsal sözün arkasında durarak mücadele ediyorlar. Özellikle YPJ savaşçıları, bu direniş içinde Zîlan ve Arîn’in izinden giderek savunma cephelerinde yerlerini aldılar. Kürdistan’ın dört bir yanından ve farklı ülkelerden gelen YPJ savaşçıları, direnişin en ön saflarında kahramanca mücadele ederek son ana kadar savaştılar. Direnişin ilk gününden günümüze kadar YPJ savaşçıları çok ağır bedeller ödedi.
YPJ ŞEHİTLERİ KADIN MÜCADELESİNİN SEMBOLÜ OLDULAR
Bu görkemli direnişte Newal, Amara, Aljîn, Viyan, Zîn, Têkoşîn, Cûdî, Berfîn, Sara, Barîn, Amargî ve daha nice fedai savaşçı, özgürlük mücadelesi için kahramanca savaşarak şehit düştü. Aynı şekilde Avesta ve Ekin gibi fedai savaşçılar da işgalcilere karşı fedai eylemler düzenleyerek Çağın Direnişi’nden düşmana cevap verdiler. Mücadelenin birçok alanında büyük bir direniş sergilendi. Daha ilk günlerinde şehit düşen yoldaşlar olduğu gibi, 18 Mart’a kadar siperlerini terk etmeyerek son nefesine kadar savaşanlar da vardı. Yüzlerce savaşçı yaralandı, gazi oldu ama buna rağmen topraklarını savunmaktan asla vazgeçmedi.
YPJ’nin 150 şehidi, özgürlük uğruna dökülen kanlarıyla bu direnişi inşa etti. Onlar, ülkesiz ve özgürlüksüz bir yaşamı kabul etmeyen kadın mücadelesinin sembolü oldular. Onlar, bugün hala ülkelerine dönmenin umuduyla mücadele eden bir halkın onurlu savaşçıları oldular.
18 Mart 2018’den bugüne Efrîn’in özgürlüğü için verilen mücadele, halkımızın direnişiyle devam ediyor. O gün Efrîn bütünüyle Türk devletinin ve çetelerinin işgali altına girmiş olabilir, ancak o günden bugüne kadar Çağın Direnişi ikinci aşamasında devam ediyor ve her geçen gün daha da güçleniyor. YPJ, YPG ve QSD savaşçılarının direnişi ve halkın kararlı mücadelesi, özgür günlerin yaklaştığını gösteriyor. Bugün özellikle Tişrîn Barajı, Dêr Hafir ve Qereqozax'ta yürütülen direniş, halkımızın özgürlüğe olan umudu ve inancıyla sürüyor. Şehitlerin mirasına sahip çıkma bilinciyle, onların yolunu izleyerek mücadeleyi büyütüyor ve özgürlüğe bir adım daha yaklaşıyoruz.