Kürt kadınların sadece eylemlere öncülük etmediğini, toplumsal inşanın tüm boyutlarında; siyasette, diplomaside, öz savunmada, sosyal yaşamda, kültür-sanatta, medyada stratejik öncü rolü oynadığına dikkat çeken KJK Koordinasyonu Üyesi Besê Erzincan, şunun altını çizdi: “Tüm Kürdistan’da gerçekleşen çalışmalarda/eylemlerde stratejik karar noktasında kadınlar eşit temsiliyet ilkemiz çerçevesinde yer alıyor. Bu da insanlık tarihinde bir ilktir.”

KJK Koordinasyonu Üyesi Besê Erzincan, Medya Haber TV’de yayınlanan ‘Özel Program’da gazeteci Zeynep Nergîz’in sorularını yanıtladı. Erzincan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan şahsından Kürdistan halkını hedef alan uluslararası komplodan güncel gelişmelere kadar önemli değerlendirmelerde bulundu. Söyleşiden bazı bölümler şöyle:

ÖNDERLİĞİN DİRENİŞİ SİSTEMİN HESABINI BOZUYORDU

Uluslararası komplonun 23. yılında Önder Apo’nun sürdürdüğü direnişi selamlıyorum. Önderliğimiz hiçbir ahlaki, vicdani, hukuki sınır tanınmadan bir işkence sistemine tabi tutuluyor. Önderliğimize yönelik geliştirilen sisteme bugünden bakıldığında sebepleri daha net anlaşılıyor. Önderliğimizin duruşu insanlığın sorunlarına cevap verebilecek, alternatif yaratabilecek bir pozisyondadır. Kürt sorunu, imha ve inkar temelinde bir yaklaşımla çözülmek, aslında Kürtler bitirilmek istendi. Önderliğimiz, toplumun ve kadının özgürleşmesi temelinde bir yaklaşımla bu duruma karşı çıktı. Bu da egemen sistemlerin gerçekleştirmek istediği plana karşı bir duruştu. Bundan dolayı da Önderliğimiz esaret altına alındı. Çünkü Önderliğimizin duruşu sistemin hesabını bozuyordu. Ortadoğu’nun dizayn edilmesi, hakimiyet altına alınması için bu komplo gerçekleşti.

KOMPLO KADINA DA YAPILMIŞTIR

Biz komployu kadın özgürlük çizgisine yapılmış olarak görüyoruz. Önderliğimiz, kadın özgürlüğünün gelişmesi için kadın militanlığını, kadrosunu, partisini, sistemini kurmuştur. Önderliğimiz, kaybolan kadın tarihini ortaya çıkarılmasında büyük bir emek sarf etmiştir. Kadın sorununu derinlikli özgürlük, demokrasi anlayışıyla ele almaktadır. Uluslararası komplo da kadın özgürlüğünün gelişmemesi için yapılan bir komplodur. Yani komplo kadınlara yapılmıştır.

Önder Apo’yu en fazla sahiplenenin, komploya en fazla öfke duyanın kadınlardır. Komplonun hedefine ulaşmamasında kadınların çok önemli öncülük rolü var.

KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEDEN DEMOKRASİ İMKANSIZ

Kürt sorununun çözümü konusunda bazı tartışmalar yapılıyor. Kürt sorunu, güncel, konjonktürel bir sorun değil. Çok derin tarih yönleri, uluslar arası boyutları var. Sadece ‘seçimler olacak biz Kürt halkının oylarını almak için birtakım açıklamalar yapalım’ tarzıyla çözülmez. Elbetteki konjonktürel durumlar da göz önünde bulundurulur. Bugün Türkiye’deki faşist AKP-MHP iktidarının düşmesi için elbette ittifakların yapılması, ortak mücadelelerin geliştirilmesi gerekiyor. Erdoğan, iktidarda kalmak için her türlü hileyi, çirkinliği, baskı ve zor aygıtlarını kullanacaktır. Bunun için çok dikkatli ve titiz bir yaklaşım şarttır. Diğer yandan Kürt sorununun çözümü, derinlikli ve köklü ele alınması gereken bir konudur. Türkiye içindeki siyasi partiler, iktidarın gerçek yüzü görüyor. Toplumun içine girdiği derin çıkmazdan ancak Kürt sorununun çözümüyle çıkılacağı ortaya çıktı. Kürt sorunu çözülmeden Türkiye’de demokrasi, özgürlüklerin gelmesinin imkansızlığı görülüyor.

KADINLAR DEMOKRATİK MODERNİTENİN TEMEL GÜCÜDÜR

Dünyada kadın özgürlük mücadeleleri büyümektedir. Dünyada ciddi bir kadın uyanışı var. Kadınlar demokratik modernitenin temel gücüdür. Afgan kadınların, Ortadoğu’da çok büyük bir mücadeleleri oldu. Oradaki kadınlar, kendi öz güçleriyle bir yaşam düzeni kurmak istiyordu. Sonuç itibarıyla ABD de geri çekilerek kadınları Taliban’ın pençesine bıraktı. Bu egemen erkeğin katliamcı zihniyetinin buraya yansımasıdır. Afganistan’da YPG-YPJ gibi bir güç olsaydı durum çok farklı olabilirdi. Dolayısıyla Afgan kadın mücadelesi sekteye uğratılmış oldu. Dünyadaki kadın özgürlük eğilimine ket vurulmuş oldu. Bunun karşısında tüm kadınlar ortak mücadele etmeli. Özgür demokratik bir yaşamın kurulması için kadın birliğinin oluşturulması mücadelesini daha da yükseltmemiz gerekir. Afgan kadın mücadelesinin yanında olacağız, dayanışmayı geliştirerek daha fazla beraber çalışacağız.

KADINLAR KDP’YE KARŞI TUTUM ALMALI

Gerilla özgürlüğün temsilcisidir. Sadece Kürt halkı, kadınları için değil tüm toplumlar ve kadınların özgürlüğü için mücadele ediyor. TC, gerilla direnişi karşısında çaresiz kalınca kimyasal kullanıyor. Yine KDP’nin arkadaşlarımızı şehit etme durumu var. En son Xelîfan’da 7 arkadaşımız pusuya düşürüldü. Sömürgeci bir devlet olan Türk devletinin yanında halkımızın özgürlük güçleri olan gerillanın karşısında yer almanın, onu kuşatmanın, saldırmanın ne anlama geldiğini halkımızın takdirine bırakıyoruz. Kürt kadınları, Türk devleti ile işbirliği yapan KDP’ye karşı tutum almalıdır. Bu durum halkımız ve kadınlar tarafından asla kabul edilmemeli.

Başta Kürt kadınları olmak üzere tüm kadınlar bu insanlık dışı duruma karşı mücadele etmeli. Gerilla tüm kadınların güvencesidir. Gerilla dağda direnirken kadınların toplumsal eylemliliklerle gerillayı savunması gerekiyor.

KADIN ORDULAŞMASINDA YENİ BİR EVRE

YJA Star gerillalarının rolleri stratejiktir. Tarihte hiç yapılmadığı kadar eylem yapıldı. Bu durum kadın ordulaşmasının yeni bir evresidir. Kadın tarihi açısından yeni bir durum var. Kürt kadınları ordulaşmada, komutanlaşmada yetkinleşti. Savaşı idare ediyor. Bu kadar yaygın bir şekilde askeri eylemler yapılıyor. Bu insanlık ve kadın tarihinde ilktir. Kesinlikle bu mücadele başarıya ulaşacaktır.

İNSANLIK TARİHİNDE BİR İLK

Bir yıldır devam eden ‘kadın kırımına karşı özgür kadını ve toplumu savunma zamanı’ hamlesi ile mücadeledeki kararlılığımızı ortaya koyduk. Büyük bir sahiplenme söz konusu. Önderliğimizin özgürlüğü için geliştirilen eylemlere kadınlar öncülük yaptı. Kadınlar sadece eylemlere öncülük etmiyor, toplumsal inşanın tüm boyutlarında; siyasette, diplomaside, öz savunmada, sosyal yaşamda, kültür-sanatta, medyada stratejik öncü rolü oynuyor. Örneğin Rojava’da Kürt kadınları diplomasi alanında stratejik bir rol üstleniyor. Tüm Kürdistan’da gerçekleşen çalışmalarda/eylemlerde stratejik karar noktasında kadınlar eşit temsiliyet ilkemiz çerçevesinde yer alıyor. Bu da insanlık tarihinde bir ilktir. Kürdistan devrimi bir kadın devrimidir.

HAMLE BÜYÜYEREK DEVAM EDECEK

Hamlenin ikinci yılını da daha büyük eylemselliklerle karşılayacağız. Biz toplumsal sorunlarda kadın sorununu çözmeden yeni bir yaşamı yaratamayız. Tüm kölelikler kadın etrafında inşa edilmiştir. Şimdi verili sistem en çok da genç kadınlar üzerinden kendi sistemini inşa etmeye çalışıyor. Genç kadın hareketlerinin bu temelde daha aktif olması, öncülük yapması gereken bir süreçtir. Dolayısıyla kadın özgürlük problemlerinin çözümü stratejik bir çalışmadır. Kadın özgürlüğünü geliştirmeden işgalcilik karşısında da direnemeyiz. Kürt kadını bilinçlendikçe toplumu ve erkekleri özgürlüğe sevk ediyor, değişim yaratıyor. Hamlemiz, önümüzdeki süreçte de çok daha fazla büyüyerek gelişecek. Önderliğimizin fiziki özgürlüğünü sağlamak temel gündemimizdir. Önderliğimizin özgürlüğünü kadınların özgürlüğü olarak ele alıyoruz. Yapılacak her eylemin bu temelde bütünlüklü ele alınması gerekiyor. Önderliğimizin fiziki özgürlüğünün sağlanması, TC işgaline karşı direnme, kadın özgürlük problemlerimiz birbiriyile bağlantılıdır. Kadın hamlemiz çerçevesinde Kürt kadınlarının ulusal birliğini, Ortadoğulu kadınların birliğini geliştirme çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Dünya kadınlarına da öncülük yapmayı kararlı ve iddialı bir şekilde sürdüreceğiz.”