Kadın Savunma Ağı: 25 Kasım’da sokağa birlikte direnmeye!
Kadın Savunma Ağı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne Kadıköy’den katılım çağrısı yaptı: “Sen, ben, o; 25 Kasım’da sokağa, birlikte direnmeye!”
Kadın Savunma Ağı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne Kadıköy’den katılım çağrısı yaptı: “Sen, ben, o; 25 Kasım’da sokağa, birlikte direnmeye!”
Kadın Savunma Ağı, 25 Kasım'a çağrı yapmak için Kadıköy’de eylem düzenledi.
Kol kola girmiş kadınların dövizlerinin taşındığı eylemde, “Her yerde patriyarkaya karşı suç ortaklığımızı büyütelim. Her yerde birbirimizi savunduğumuz ağları örgütleyelim” vurgusunda bulunuldu.
Sık sık, “Erkek adalet değil gerçek adalet”, “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz”, “Senin için buradayız, senle daha güçlüyüz”, “Yaşasın feminist mücadelemiz” sloganları atan kadınlar adına açıklamayı Rüya Kurtuluş okudu.
MİRABEL KARDEŞLERİN CÜRETİYLE DİRENECEĞİZ!
Her 25 Kasım’da kelebeklerin kanat çırpışını sokaklara taşıdıklarını hatırlatan Kurtuluş, bu yıl da Mirabel kardeşlerin cüretiyle erkek-devlet şiddetine karşı birlikte direneceklerini vurguladı. Evdeki şiddetin sokaktaki şiddetle, erkek şiddetinin devlet şiddeti ile birleştiği, salgının yeniden ağırlaştığı koşullarda 25 Kasım’a girildiğini belirten Kurtuluş, “Dört yanımız patriyarkal kapitalizmin yarattığı yıkımla kuşatılmışken umutsuzluğa kapılmadan nesneleştirilen bedenlerimizi, varlıklarımızı hep birlikte bu yıkıcılığın karşısına dikiyoruz. Gücümüzü dayanışmamızdan, cüretimizi örgütlülüğümüzden alıyoruz. Kadından kadına çağrımızı yükseltiyoruz: Sen, ben, o; birlikte direnmeye!” dedi.
25 KASIM’DA SOKAKLARDAYIZ SEN DE KATIL !
Feministlerin yazdığı İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı alan, faili devlet adamları olan kadın cinayetlerini örtbas edip, cezasızlıkla ödüllendirenin, özsavunma uygulayan kadınları adeta ölmediği için cezalandırdığını hatırlatan Kurtuluş, kadınların hak arama mücadelesinin karşısına barikatlar kuran, LGBTİ+’ları yok sayıp nefreti örgütleyen faşizmin ve onun en önemli dayanaklarından birisi olan erkek şiddetinin karşısında birlikte direneceklerini kaydetti.
Dinci gericiliğin, faşizmi ve patriyarkayı doğallaştırmanın temel aracı haline getirildiğini vurgulayan Kurtuluş, “ Diyanet fetvalarıyla hayatlarımızın her anına, makbul/makbul olmayan kadın ayrımları dayatılıyor; kadınlar aileye kapatılmaya çalışılıyor. Afganistan’da kadınları katleden, tüm özgürlüklerine saldıran Taliban için inanç olarak bir farkları olmadığını savunanlar, cihatçı terör örgütünü ülkeye davet ediyor. Türkiye’den Afganistan’a kadın dayanışmasını büyüterek laikliği savunalım” diye konuştu.
Ataerkil kapitalizmin çoklu krizleriyle nesneleştirilen tüm kadınları direnmeye çağıran Kurtuluş, şunları kaydetti: “ Dünyayı sırtında taşıyanları, bizi ezen toplumsal koşulları kolektif direnişimizle alt edecek feminist bir özsavunma hareketi kurmaya çağırıyoruz! 25 Kasım’a giderken, İstanbul Sözleşmesiʼnden bir gece yarısı çekilen tek adama ve ondan güç alan bütün adamlara hep birlikte haykıralım; siz sözleşmeden çekilirseniz biz İstanbul Sözleşmesi oluruz! Evde, sokakta, işte, okulda, kampüste bulunduğumuz her yerde patriyarkaya karşı suç ortaklığımızı büyütelim. Her yerde birbirimizi savunduğumuz ağları örgütleyelim. Ve kadından kadına çağrımızı yükseltelim. Sen, ben, o; 25 Kasım’da sokağa, birlikte direnmeye!”