Kadınların Birleşik Devrim Hareketi(KBDH) Genel Konseyi, Şengal soykırımının yıl dönümü vesilesiyle yaptığı yazılı açıklamada şunları belirtti:
“Bundan 9 yıl önce DAİŞ, Şengal’de Êzidî halkına dönük büyük bir işgal ve soykırım gerçekleştirdi. Êzidî halkının kutsal saydıkları kendi topraklarında tarih boyunca yaşadığı katliamlar ferman olarak adlandırıldı. 73. Ferman olarak ifadelendirilen katliam ve soykırım sırasında on binlerce Êzidî halkı topraklarını terk etmek zorunda kaldı, binlercesi öldürüldü, binlerce kadın ve çocuk bedeni ganimet olarak görülüp köle olarak satıldı.
Êzidî halkına dönük gerçekleşen 73. Ferman, emperyalist güçlerin ve bölgesel işbirlikçi rejimlerin örtülü desteği ile gerçekleşmiştir. DAİŞ, doğrudan Türk devletinin desteği ile KDP güçlerinin göz yummasıyla 2014 yılında bu katliamı gerçekleştirebilmiştir. Şengal halkı kendisine dönük gerçekleştirilen bu katliam karşısında bütün dünya tarafından yalnız bırakılmıştır.
KDP Peşmergeleri kaçarak Şengal topraklarını terk ederken, gerçekleşen DAİŞ saldırganlığına karşı 12 gerillanın öncülüğündeki direniş, Êzidîlerin tümden soykırıma uğramasını engellemiştir. Şengal halkının yardımına koşarak açtıkları güvenlik koridoruyla Êzidî halkını DAİŞ çetelerinin elinde köle olmaktan kurtaran 12 kahraman gerilla bu uğurda canlarını feda etmişlerdir. Êzidî halkı, Şengal Savunma Birlikleri (YBŞ) ve Şengal Kadın Birlikleri (YJŞ) önderliğinde, DAİŞ çetelerini Şengal topraklarından ağır kayıplar verdirerek kovmuştur. Bu mücadele sonucu kurulan Şengal Savunma Birlikleri (YBŞ) ve Şengal Kadın Birlikleri (YJŞ) Êzidî halkının DAİŞ çeteleri ve saldırıları karşısında öz savunma örgütü olarak özgür yaşamın güvencesi olmuşlardır.
DAİŞ çeteleri Şengal topraklarını işgal ederken bölgeyi terk eden Irak hükümeti ve KDP Peşmergesi, IŞİD’ın yenilgisi sonrası kurulan özerk yönetimi kendileri için tehdit olarak görmektedirler. Bu temelde her fırsatta özerk yönetimi zayıflatmak ve tasfiye etmek için saldırılarını yoğunlaştırmaktadırlar. KDP güçleri Şengal’e dönük abluka uygularken aynı zamanda faşist Erdoğan rejimiyle de istihbarat bilgisi paylaşmaktadır.
AKP-MHP faşizmi Şengal Katliamı sırasında sessiz kalırken DAİŞ’in askeri olarak yenilgisi sonrası kurulan özerk yönetimi kendisi için tehdit olarak görmüş ve gerçekleştirdiği hava saldırıları ile Êzidî halkının temsilcilerini hedef almıştır. Hastane, okul ve sivil yerleşim yerleri Türk devletinin hava saldırılarının doğrudan hedefi olmuştur. Şengal’de kurulan demokratik özerk yönetimi kendisine düşman gören AKP-MHP faşist rejimi, demokratik özerk yönetimi boğmak için karadan da işgal tehdidini sürekli olarak gündemde tutmaktadır. Şengal “İkinci Kandil” olmayacak diyerek Êzidî halkının ve kadınların demokratik iradesini boğmaya çalışmaktadır.
Şengal halkı ve Êzidî kadınlarının iradesini boğmaya çalışan patriarkal sistemin en güçlü temsilcisi olan AKP-MHP faşizmi aynı zamanda da Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî’yi işgal ederek halkların ve kadınların iradesini gasp etmeye çalışmaktadır. Rojava, Başur ve Bakur’da işgal ve baskı politikalarını her gün yoğunlaştırıp arttırarak topyekün imhayı hedeflemektedir.
Erkek egemenliğini, işgali, soykırımı, makbul kadını bir yaşam tarzı olarak dayatan, Rojava Devrimi’ne ve kadın kazanımlarına tahammül edemeyen AKP-MHP faşizmi ve bütün imkan olanaklarıyla beslediği çeteler, Rojava Devrimi’nin, kadın kazanımlarının ve ezilen halkların bir numaralı düşmanıdır. Ezilen halkların ve kadınların, özgürlük ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı gelişen bu başkaldırışı Erdoğan ve DAİŞ zihniyetinin en büyük korkusudur.
Bizler, Kadınların Birleşik Devrim Hareketi olarak AKP-MHP faşizmi ve destekçisi DAİŞ’e karşı mücadelede yer alan, erkek egemenliğine ve köleci zihniyete karşı savaşan YJŞ savaşçılarını en devrimci ve kızkardeşlik duygularımızla selamlıyoruz. Bulunduğumuz bütün alanlarda erkek egemen AKP-MHP faşizmine ve DAİŞ çetelerine karşı bütün imkanlarımızı seferber ederek onu yenilgiye uğratmak için savaşıyoruz. Faşist iktidar, sınırları dışında işgal saldırıları yürütürken onu sınırları içerisinde, yaşamın her alanında yenilgiye uğratmak hedefimizdir. Dün nasıl DAİŞ çeteleri yenildiyse, onların ortağı faşizm de yenilecek."