KJK: Herkes serhildan ruhuyla ayağa kalkmalı!

KJK, Türk devletinin Kuzey Doğu Suriye’de, tüm dünyanın gözü önünde savaş uçakları, SİHA ve ağır silahlarla halkı katlederek soykırım yaptığını belirterek, herkesi serhildan ruhu ile ayağa kalkmaya çağırdı.

Komalên Jinên Kurdistan (KJK) Koordinasyonu  açıklaması şöyle:

“Türk devleti Kuzey Doğu Suriye ve Rojava’da soykırım uyguluyor. Tüm dünyanın gözü önünde, savaş uçakları, SİHA ve ağır silahlarla sivil halkımızı, kadınları, gençleri ve toprakları için mücadele eden savaşçıları hedef alarak katlediyor. Kürt, Arap, Süryani, Türkmen, Ermeni halklarının birlikte yaşadığı topraklara düşmanca saldırıyor, aleni ve hiç çekinmeden Tişrîn, Qereqozax, Girê Spî Tîl Temir, Kobanê başta olmak üzere, savaş suçu işlemektedir. Son günlerde suyunu, toprağını ve enerjisini korumak için direnen Kuzey Doğru Suriye halklarının konvoylarını, ambulanslarını ve Tişrin’de direniş içinde olan sivil halkı hedef almaktadır. Onlarca insanımız katledildi. Dün, bugün  de çok alçakça ve pervasızca tüm kamuoyunun gözleri önünde halkımız hedef alınarak katlediliyor. Şehitlerimizi minnet ve saygı ile anıyor, yaralılar acil şifalar diliyoruz. Şehitler direnme çağrısıdır.

Söz söyleme, açıklama veya çağrı yapma zamanı aşılmış durumdadır. Zaman direnerek, en üst düzeyde harekete geçme zamanıdır. Kadınlar başta olmak üzere tüm halkımızın tam ve tereddütsüz olarak 6-8 Ekim ruhu ile ayağa kalkma, direnme ve serhildan ruhu ile Bakur’da, Başur’da, Rojava’da ve yurt dışında ayağa kalkma zamanıdır.  

Türk faşist devleti Kürtlere düşmandır, Kürt halkının tüm kazanımlarına ve değerlerine açık savaş ilan etmiş durumdadır. Kuzey Doğu Suriye’de yaşayan tüm halkımızı Tişrîn’e akmaya, Bakur’daki halkımızı ise sınırlar başta olmak üzere, her yeri ve mekânı direniş alanına çevirmeye çağırıyoruz. Gün Rojava’ya ve Kuzey Doğu Suriye’deki kazanımlara sahiplenme günüdür. Kadınların ve gençlerin direnişe geçmeleri gerektiği gündür. Yarın geç olabilir.

Tüm duyarlı kamuoyu ve dostlarımızı da bu direnişte yer almaya davet ediyoruz.”