Kürt kadın hareketinden eğitim odaklı çalıştay
Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), kadınların kendi iradesi ve yaşamını savunması için 24 Şubat’ta eğitim odaklı bir çalıştay düzenledi. Eğitimin önemini vurgulayan bir dizi karar alındı.
Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E), kadınların kendi iradesi ve yaşamını savunması için 24 Şubat’ta eğitim odaklı bir çalıştay düzenledi. Eğitimin önemini vurgulayan bir dizi karar alındı.
Çalıştay “Jin bi zanista cewherî îrada xwe û jiyana xwe diparêzin!” şiarıyla düzenlendi.
Bu çalıştay, kadın hareketinin başlattığı “Jin, Jiyan, Azadî ile Kadın Devrimine Yürüyoruz” hamlesinin bir parçası niteliğinde.
Avrupa’da uzun zamandır TJK-E çatısı altında devam eden eğitim çalışmalarının akademileşmesi ve yeni bir aşamaya taşınması ihtiyacı temelinde gerçekleşen çalıştayda dört başlık altında yapılan sunumların ardında katılımcılar ile yapılan tartışmalar sonucunda önemli kararlaşmalara ve planlamalara gidildi.
Çalıştayda ilk sunum “Demokratik Kadın Konfederalizminin inşasında eğitimin anlam, önemi ve deneyimlerimiz” başlığı altında yapıldı.
İkinci sunum “Eğitim Çalışmalarımız ve Analizi”, üçüncü sunum ise “Alternatif Eğitim Yöntemleri, Jineolojide uygulanan eğitim yöntemleri” başlığı yürütüldü.
Son sunum, “Demokratik Kadın Konfederalizminde Kadın Akademileşmesi” başlığı altında yapıldı.
Sunumlarda kadın devriminin, köklü zihinsel değişim dönüşüm gerektiren bir çalışma olduğuna vurgu yapıldı.
“Zihinsel aydınlanmayı yaşamadan, devrim başarıya ulaşma şansına sahip olamaz” tespitinin yapıldığı çalıştayda, şu değerlendirmeler öne çıktı:
“Eğitim çalışmalarıyla bir yandan kim olduğumuzu tanımlamaya, diğer yandan nasıl yaşamak istediğimizi belirleme imkanını elde etmiş oluruz. İktidarcı, cinsiyetçi, hiyerarşik toplumun zihniyet ve kültürel yapılanmasını eğitimle aşabiliriz. Yaşadığımız sorunların tanımlanması, bunu aşmanın yol ve yöntemlerini geliştirmek ancak eğitim çalışmalarıyla mümkündür”
Eğitimlerin sonuç alıcı olması için eğitim yöntemlerinin yaratıcı ve katılımcılığı esas almasın gerekliliğine vurgu yapılarak şu sonuç çıkarıldı:
“Çünkü yöntem düşünce tarzıyla bağlantılı olarak şekillenir ve aynı zamanda nasıl düşünülmesi gerektiğini belirleme gücündedir. Bu anlamıyla Önder Apo’nun geliştirdiği eğitim tarzı yol gösterici ve ufuk açıcıdır. Eğitimlerimizi yaşam sorunlarına cevap olan, özgür ve kolektif düşünceyi önemseyen, katılımcılığı esas alan bir yöntemle gerçekleştirerek verimli sonuçlar elde edebileceğimizin mümkün olabileceğini Kürt kadın hareketinin deneyimleri ve çalıştayımız ortaya koymuştur.”
Çalıştay hazırlıkları kapsamında 200 kadın ile yapılan anket sonuçları da değerlendirilerek kadınların eğitime ilişkin görüş ve önerileri ele alınarak eğitim çalışmalarını süreklileştirme, yol ve yöntemleri zenginleştirme ihtiyacı üzerinde değerlendirmeler yapıldı.
Yürütülen tartışmalarda her iki eğitim çalışmasının insan yaşamına dokunduğu, insanı hem düşünsel, hem duygusal hem de bilinç ve moral noktasında güçlendirdiği belirtildi.
Bu nedenle kadınlara, çocuklara, gençlere ve genel olarak topluma dönük eğitim çalışmalarının daha fazla yaygınlaştırılmasının, süreklileşmesinin ve içerik olarak zenginleştirilmesinin temel bir ihtiyaç olduğu her katılımcı tarafından dile geldi.
Özellikle de akademik eğitim sistemini geliştirme, var olan eğitimlerim akademik eğitim niteliğine kavuşturma boyutuyla ele alınmasının önemi üzerinde duruldu.
Yeni dönemde öne çıkarılması gereken temel konular arasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma temelinde “ahlaki ve politik” toplumun inşa bilincini, kadın özgürlük bilincini geliştirmede, eğitim çalışmalarını stratejik ele alıp yol-yöntem göstermede daha etkili bir çalışma yürütülmesi yer aldı.
Yürütülen değerlendirmeler ışığında bir dizi karar alınarak, yeni dönem çalışmasının ana hatları şöyle planlandı:
-Eğitim çalışmalarının seferberlik ruhuyla yürütülmesi, bu temelde her mekanın bir eğitim merkezine dönüştürülmesi ve zengin konu içerikleri ve yöntemleri ile eğitim çalışmalarının ele alınması,
-Kadın özgürlüğü mücadelesine paralel olarak erkeğin değişim ve dönüşümünü esas alan eğitimlerinin yaygın olarak yapılması,
-Genç kadınlara dönük eğitim çalışmalara öncelik verilmesi. Genç kadın buluşmalarının yapılması,
-Yurtseverlik bilincinin oluşması için anne ve çocuklara ilişkin eğitimlerin yapılması,
-Tüm kadın meclislerin bünyesinde yer alan eğitim komisyonlarının güçlendirilerek meclislerin eğitim çalışmalarını sistematik olarak yürütmesi,
-Toplumun kendi kendini eğitme zihniyetinin geliştirilmesi için yerel kadınlardan eğitimcilerin yetiştirilmesi, bunun için her alanda eğitimcilerin eğitildiği planlamaların geliştirilmesi,
-Halka dönük eğitimsel ve bilinçlendirme çalışmaların yaygın olarak yapılması.”