PAJK Koordinasyonu, 15 Ağustos Diriliş Bayramı vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı.
PAJK, "Kürdistan’da varlığını savunma ve özgürlüğünü sağlama bilincini geliştiren ve bunu Devrimci Halk Savaşı stratejisine dönüştüren tarihi 15 Ağustos Diriliş bayramımızın 38. yıl dönümünde büyük komutanımız Egit yoldaş şahsında, başta Zap, Avaşin ve Metîna’da şehit düşen yoldaşlarımız olmak üzere tüm devrim şehitlerini saygı ve minnetle anıyoruz.
15 Ağustos diriliş bayramını tüm mücadele değerlerimizin yaratıcısı Önder APO’ya, halklarımıza, 15 Ağustos ruhu ve öfkesiyle düşman karşısında amansız savaşan HPG ve YJA Star gerillasına, kadınlara ve devrim mücadelesinde yer alan herkese kutluyoruz" dedi.
Açıklamada şunlar belirtildi:
"Kuruluşundan bugüne dek, soykırım ve işgali varlık gerekçesi olarak gören, tarihi boyunca tekçi, milliyetçi ve ulusalcı zihniyetle kendisini devam ettirmeye çalışan sömürgeci- faşist TC rejimi varlığını halkların inkarı ve imhası üzerinden sürdürüyor. Türkiye Cumhuriyeti devletinin tüm karanlık deneyimlerinin mirasını devralan AKP-MHP faşist iktidarı, soykırım siyasetini Ortadoğu çapında geliştirmek istiyor. Ancak, dün olduğu gibi bugün de faşist rejimlere ve onu temsil edenlere karşı halkların direnişi kapsamı genişleyerek devam ediyor. Halkların direnişi tüm faşist rejimleri devirdiği gibi AKP-MHP faşizmini ve destekçilerini de tarihin derinliklerine gömecek.
TC faşizmi, devrimci hareketleri bastırmayı, sindirmeyi ve tasfiye etmeyi kuruluşundan bugüne temel görevi olarak bilmiştir. 1970’li yıllarda dünya çapında gelişen devrimci gençlik hareketleri ve sosyalizm umudu Türkiye’de de büyük heyecan ile karşılandı. Devrimci gençliğin başkaldırısından korkan faşizm, askeri darbeyle cevap verdi. Önder Apo, devrimci mücadelenin şiddet ile tasfiye edilmek istendiği bu süreçte, sömürgeciliğe karşı tarihi çıkışı yaptı. Devrimci mücadele mirasının öncülüğünü üstlenen Rêber Apo, Kürdistan devriminin yolunu açacak olan PKK’nin ilanıyla sömürgeci, soykırımcı zihniyete karşı büyük özgürlük yürüyüşünü başlattı. PKK’nin kuruluşu sadece TC faşist ulus devlet zihniyetine karşı değil, tekçi, ulusalcı, milliyetçi tüm bölge ulus devlet zihniyetine karşı da bir başkaldırıydı. Bu nedenle TC faşizmi, NATO ve karanlık odakların desteğini alarak sınırsız yönelim içine girdi.
Yükselen Kürdistan devrim mücadelesinin ideolojik-politik güce dönüştüğünü gören TC rejimi, 12 Eylül cuntasıyla bu büyük dirilişi bastırmak istedi. Cuntacıların insanlık dışı zulmüne Amed zindanlarında boyun eğmeyen Apocu ruh, Mazlumların ve Kemallerin destansı direnişleriyle tarihin en büyük hamlesine çağrı oldu, yol gösterdi. Mazlumların direniş çağrısı, Mahsum Korkmaz yoldaşın komutasında tarihi 15 Ağustos Atılımı ile büyük intikam gücüne dönüştü. Faşizmin koyu karanlığını yaran, halklara ve kadınlara özgürce yeniden dirilmenin ruh ve cesaretini kazandıran bu güç sömürgeciliğin bağrına saplanan o ilk kurşundur.
Efsanevi komutan Egit yoldaşın komutasında sömürgeci zihniyete karşı gerçekleşen 15 Ağustos Atılımı 20. Yüz yılın en büyük gelişmesi olarak tarihe geçti. Ulus devletlerin ve hegomonik güçlerin halkları teslim almak için daha fazla silahlandıkları bir süreçte, halkın ordusu ve öz savunmasının temeli atıldı. Atılımın askeri etkisi kadar özünde Kürdistan’da yeniden diriliş ve zalime başkaldırmanın bayramı oldu. Dirilen Kürt toplumu bayram coşkusuyla varlığını savunma ve özgürlüğünü sağlama iddiasını pekiştirdi.
BÜYÜK İNSANLIK UMUDUNA DÖNÜŞTÜ
1984 yılı 15 Ağustos’ta Botan’da, Eruh-Şemdinli’de sömürgeciliğe karşı temeli atılan halkı savunma savaşı, Kürdistan’da Egitleşme kültürünün tohumu oldu. Botan’da yükselen direniş ve zafer çığlığı tüm Kürdistan dağlarında, ovalarında ve şehirlerinde yankılandı. Önder Apo felsefesinden mayasını alan, büyük komutan Egit yoldaşın yüksek öngörü ve mutlak zafer kararlılığıyla pratikleşen 15 Ağustos devrimci savaş hamlesi, toplumsallaşarak günümüzde Halk Savunma Güçleri HPG ve kadın savunma gücü YJA Star ile büyük insanlık umuduna dönüştü.
Bu direniş Xakurkê’de Beritan, Dersim’de Zilan, Rojava’da Arin Mirkan, Zap ve Zagroslar’da yüz yılın fedai duruşu ve çağın önünü açan HPG-YJA Star gerillasının destan yazan savaşının adı oldu.
15 Ağustos Atılımı; Kürdistan’da salt TC faşizmine karşı başkaldırıyla sınırlı kalmadı. Devlete dayanan işbirlikçi, ihanetçi, cinsiyetçi ve feodal gericiliğe karşı da büyük uyanışın çağrısı oldu. Bu haberi alan Kürt kadını, erkek egemen devlete ve toplumsal gericiliğe karşı yönünü özgür gerçekleşmenin mekanı olan dağlara verdi. Özgürlük tutkusuyla örgütlenen Kürt kadını, örgütlü irade ve öz savunmasını oluşturarak tüm özgürlüklerin teminatı haline geldi. Örgütlenerek ordulaşan Kürt kadını, Saraların, Beritanların, Zilanların, Viyanların, Şirinlerin ve Avestaların görkemli öncülüğüyle Kürdistan diyarını kadın öncülüğündeki devrimin mekanları haline getirdi.
15 Ağustos Atılımı; ezilen, soykırıma uğrayan ve inkar edilen kadim Mezopotamya halklarının da öz örgütlülük ve öz savunma temelinde perspektife kavuşan demokratik ulus paradigmasının ruhu ve temeli oldu. Hakim iktidarların yüzyıllardır birbirine kırdırdıkları halkların uyanışına yol açan bu temel bugün özgür yaşamı ve demokratik ulus sistemini birlikte inşa edenlerin ortak yaşam bilinci oldu.
ÖNDER APO'NUN FİZİKİ ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAĞLAMAK İÇİN DEVRİMCİ HALK SAVAŞINA KATILALIM
Devrimci Halk Savaşı stratejisi ile Medya Savunma Alanlarında, Rojava, Rojhılat, Şengal, Maxmur başta olmak üzere Kürdistan’ın dört parçasında ve Ortadoğu’da 21 yüz yılın gerilla savaşını zirveye taşıyan, sömürgeci devlet sınırlarını anlamsızlaştıran, halkları ve kadınları enternasyonal duygu ile ayaklandıran bu ruh 15 Ağustos ruhudur. Rêber Apo Önderliğinde bu günlere gelen Kürt özgürlük Hareketi ve öz savunma gücü, demokratik ulusun öz yönetim sistemini inşa ederek dünya halklarına ilham oldu. Önder Apo’nun özgürlük kaynağından beslenen Özgürlük hareketimiz, Kürdistan’ileşti, Ortadoğululaştı ve giderek dünya ile buluşuyor.
Önder Apo’nun dünya halklarını buluşturan gücünü gören TC faşizmi ve egemen güçler, Önderliğimize ve hareketimize karşı hiç bir ahlaki ve insani ölçü tanımayan tecrit ve tasfiye konseptini devreye koydu. 15 Ağustos ruhuyla dirilen ve öz savunma gücüne kavuşan Kürt halkına ve kadınlara soykırım dayatılarak halkların özgürlük zamanı karanlığa gömülmek ve teslim alınmak isteniyor. 15 Ağustos Atılımının 38. yıl dönümünde Egitleşen Kürt kadınları ve gençleri, 38 yıllık deneyimi çağın gerilla taktiği ile yenileyerek, efsanevi komutan Egitin yoldaşları olarak aynı ruh ve kararlılıkla, kırk yıllık deneyim ve yüzyılların biriken öfkesi ve özgürlük bilinciyle TC işgaline ve destekçilerine kök söktürüyor.
15 Ağustos ruhu bugün Kürdistan dağlarında destan yazıyor. Egitçe kuşanan Kürt kadını ve gençleri işgale geçit vermiyor. Zap’ta, Avaşin’de ve Metina’da katlanarak büyüyen 15 Ağustos Atılımı, özgürlük andıyla zafere yol alıyor. Bu inançla Kürdistan halkı kadını ve genci ile yediden yetmişe bu final savaşına katılarak tarihi hesaplaşmada yerini almalıdır. Bu temelde, herkesi Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünü sağlama kararlılığıyla devrimci halk savaşına katılmaya ve özgür yaşamı inşa etmeye çağırıyor, 15 Ağustos diriliş bayramını bir kez daha kutluyoruz."