‘Tecrit insanlık suçudur, bu suçu teşhir etmeye devam edeceğiz’

Başlattıkları kampanya hakkında konuşan TJA Aktivisti Figen Ekti, “Tecrit kabul edilemez bir insanlık suçudur ve biz bu suçu teşhir etmeye devam edeceğiz” dedi.

Tevgera Jinên Azad (TJA), 3 Ağustos’ta Batman’da “Kadın soykırımını durduracağız, yaşamı özgürleştireceğiz” kampanyasının ardından, 19 Ağustos’ta İstanbul’da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için, “Tecrit kaybedecek, özgürlük kazanacak” kampanyasının startını verdi.

Kampanyaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan TJA Aktivisti Figen Ekti, “3 Ağustos’ta Batman’da, 19 Ağustos’ta İstanbul’da kampanyalarımızı basın yoluyla kamuoyuna duyurduk. Bir kampanyamız kadın kırımına karşı, diğer kampanyamız da Sayın Öcalan üzerindeki tecride karşı yürütülecek mücadeleyi kapsayacak kampanyalardı” dedi.

‘TOPLUMUN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KAPSAYAN BİR SÜREÇ’

“14 yıllık AKP iktidarı sürecinde ve giderek derinleşen ve artık çok bariz bir şekilde toplumun her hücresine sirayet eden bir tecrit durumu var” diyen Figen Ekti, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan şahsında gelişen ve toplumun tüm muhalif kesimlerine yönelik artan bir tecrit söz konusu olduğunu söyledi. Ekti, toplumun sesini kısmaya, tüm muhalif kesimleri bertaraf etmeye dönük politikaların yürütüldüğünü dile getirerek, “Bu anlamda tecrit için başlatmış olduğumuz kampanya toplum açısından önemli bir kampanyadır. Yalnızca Sayın Öcalan’ın değil, tüm toplumun özgürlüğünü kapsayan bir süreçtir. Biz bu süreci kadınların mücadelesi ve gücüyle yürüteceğiz” dedi.

‘BATMAN’DA START VERMEMİZ POLİTİKTİ’

3 Ağustos’ta Batman’da “Kadın soykırımını durduracağız, yaşamı özgürleştireceğiz” şiarıyla startını verdikleri kampanyayı anlatan Figen Ekti, “Bizim Batman’da start vermemizin nedeni politik bir nedendi. Batman 90’lı yıllarda faili meçhul cinayetler ile çok gündeme gelmiş, karanlık bir dönemin izini taşıyan bir ildir. Bununla beraber son 3 yıllık süreçte de kadınlara ve çocuklara yönelik yürütülen kirli politikayı en sıcaklığıyla yaşayan bir il oldu. Batman’da kadınlara yönelik ciddi bir politika yürütülüyor. Bu nedenle Batman’da kampanya startı vermemiz politikti ve önemliydi” diyerek eylem takvimlerini anlattı.

Figen Ekti, bu süre zarfında başta Batman olmak üzere tüm il ve ilçeleri kapsayacak bir 3 aylık eylem ve etkinlik takvimi çıkardıklarını söyledi.

‘KADIN ŞAHSINDA TOPLUMSAL DEĞERLER SALDIRIYA UĞRUYOR’

KHK’lar ile önce kadınların ve kültür alanlarının hedef alındığına dikkat çeken Figen Ekti, Kürt halkı için kadın ve kültürel kimlik mücadelesinin büyük bir öneme sahip olduğunu aktardı. Ekti, gelişen saldırının sistematik ve bilinçli bir saldırı olduğunun altını çizerek, her türlü savaş ve saldırının odak noktasının kadınlar üzerinden geliştirildiğini kaydetti.

Kadın şahsında geliştirilen saldırıların toplumsal değerlere yöneldiğine ifade eden Figen Ekti, “Bunu sadece Türkiye ve Kürdistan’ı kapsayan bir durumun da dışında, tüm dünyada araştırdığımız ve elde ettiğimiz veriler doğrultusunda söylüyoruz. Dolayısıyla buna karşı yalnızca Kürt kadınlarının değil, tüm dünya kadınlarının mücadele etmesi gerekiyor” diye kaydetti.

‘KADINLAR TECRİDE KARŞI AKTİF OLMALI’

Figen Ekti, Sur’da, Batman’da gerçekleşen tarih kıyımını da anlatarak, kadının tarihten ve doğadan ayrı ele alınamayacağının altını çizdi. Ekti, “Kadının sesine, gülüşüne, bakışına, var oluşuna tahammülü olmayan bir zihniyet söz konusudur. İşte tam da bu noktada tecridin kırılmasının neden önemli olduğunu görebiliriz. Dünya’da kadının özgürlüğünü ve iradesini önemseyen, kadın çözümlemeleri yaparak kadına perspektif sunan, kadına mücadele etmesini söyleyen başka önder var mı? Bu nedenle özellikle kadınların tecridi kırmakta ve Sayın Öcalan’ı özgürleştirmekte aktif rol oynaması gerekiyor” dedi.

Tecrit kırılmadığı takdirde Türkiye ve Kürdistan’da savaşın derinleşeceğini belirten Figen Ekti, şu an yaşanan hiçbir olayın birbirinden bağımsız olmadığını söyledi. Figen Ekti, “Bunların Sayın Öcalan’ın tecritte olmasının ülkede sebep olduğu olaylardır. Bu nedenle öncelikle kadınlar olarak, sonra da tüm toplum olarak tecridin kırılması için mücadele etmeliyiz. Tecrit kabul edilemez bir insanlık suçudur ve biz bu suçu teşhir etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.