Amed’de düzenlenen "Sessizlik Zinciri: Kadın Siyasi Mahpusların Etrafındaki Duvarları Yıkmak" konferansı, ikinci gününde "Medya ve Basın", "Sanatın Gücü", "Hukuk ve Hak Savunuculuğu" ile "Siyasetin Misyonu" atölyeleriyle devam etti.

Gazeteciler Öznur Değer ve Esra Çiftçi'nin moderatörlüğünde gerçekleşen "Medya ve Basın" atölyesinde, kadın siyasi tutsakların savunuculuğunda medyanın rolü ve etkili kullanımı konusunda tartışmalar yapıldı.

Atölyede konuşan gazeteci Öznur Değer, cezaevlerinin sadece tutsaklık değil, aynı zamanda direniş mekanları olduğunu vurgulayarak, Türk faşizminin yeni infaz rejimlerine dikkat çekti.

"Hukuk ve Hak Savunuculuğu" atölyesinde avukat Elif Tirenç İpek Ulaş ve psikolog Jiyan Ay'ın moderatörlüğünde kadın siyasi mahpusların savunuculuğunda hukuki yollar, hak savunuculuğu ve stratejiler tartışıldı.

Avukat İpek Ulaş, gözaltına alınan kadınların kimliklerinden kaynaklı şiddete maruz kaldıklarını belirterek, cezaevlerindeki hak ihlallerine dikkat çekti.

"Sanatın Gücü" atölyesinde ressam Sevinç Altan ve sanatçı Fatoş İrwen'in moderatörlüğünde, kadın siyasi mahpusların mücadelesini yaratıcı yollarla görünür kılmanın sanatın gücü üzerine konuşmalar gerçekleşti.

Sanatçı Fatoş İrwen, direnişin farklı formlarını geliştirmenin önemine vurgu yaparken, ressam Sevinç Altan kolektif çalışmanın etkisini tartıştı.

Son olarak gerçekleştirilen "Siyasetin Misyonu" atölyesinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu ve TJA aktivisti Bedia Akkaya, kadın siyasi mahpusların savunuculuğunda siyasetçilerin rolü ve misyonunu ele aldı.

TJA aktivisti Bedia Akkaya, özellikle Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın ağır tecrit altında tutulmasının, cezaevlerindeki tutsak sayısını etkilediğine dikkat çekti.

Atölyelerin sona ermesinin ardından konferans, "Birlikte Nasıl İlerleyebiliriz?" başlıklı forumla sona erecek.