TJK-E: Önder Apo'nun özgürlüğü için 27 Şubat'ta Strasbourg'a!
TJK-E, "27 Şubat’ta Strasbourg'da gerçekleştireceğimiz 'Önder Apo’ya Özgürlük' eylemine tüm kadınları katılmaya çağırıyoruz" dedi.
TJK-E, "27 Şubat’ta Strasbourg'da gerçekleştireceğimiz 'Önder Apo’ya Özgürlük' eylemine tüm kadınları katılmaya çağırıyoruz" dedi.
TJK-E tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Önder APO 25 yıldır İmralı adasında dünyada eşi benzeri görülmemiş bir cezaevi sistemi içinde tutulmaktadır. Bu insanlık dışı sistemde hiçbir hukuki, insani kural söz konusu değildir. Buna rağmen Önder APO bu koşul ve şartlar altında her zaman halkların birliğini, barışı, demokrasi ve özgürlüğü savundu. Ortadoğu’da halkların iradesine dayalı bir yaşamın gelişmesi için büyük bir bilinç, irade ile insanlık için özgür yaşam alternatifini sürekli olarak geliştirdi" denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"25 yıldır Önder APO şahsında özgür Kürt varlığına karşı her türlü kirli özel savaş yöntemleri ile gerçekleşen bir saldırı var. Biz de kadınlar ve halk olarak 25 yıldır böyle bir komplocu saldırıya karşı topyekûn bir direniş mücadelesi yürütüyoruz. Önder APO, kadın özgürlüğüne ve ekolojiye dayalı demokratik toplum paradigmasını, ulus devlet paradigmasının çözümsüzlüğüne karşı başta Kürt sorunu olmak üzere bütün iktidar ve devlet sisteminin, erkek egemen zihniyetin ortaya çıkartmış olduğu sorunlara çözüm olarak geliştirdi.
Uluslararası komplocu güçler Önder APO’nun geliştirmiş olduğu demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigmanın gücünü görmüş, paradigmanın gelişmesi halinde beslendikleri kanın son bulacağını anlamışlardır. Önder APO kadın sorununa sadece kadının toplumun yarısını oluşturması gibi niceliksel anlamda yaklaşmamış, esas olarak kadının ahlaki ve politik toplumdaki rolünden hareketle niteliğine vurgu yapmıştır. Önder APO 'kadını kurtarmak toplumu kurtarmaktır' belirlemesiyle, adeta 5 bin yıllık hegemon erkekliğe karşı savaş açmış, sınırları aşarak evrensel bir mücadele düzeyi kazanmıştır. Bugün İmralı’da mutlak tecrit ve işkence sistemi ağırlaştırılarak devam etmektedir. 25 yıl önce Önder APO`yu İmralı zindanına teslim eden komplocu güçlerle, bugün İmralı’da yürütülen mutlak tecridin kararını veren ve denetleyenler yine aynı hegemon güçlerdir.
En son Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi'nin (CPT) yapmış olduğu açıklama ile 13-22 Şubat 2024 tarihlerinde Türkiye'de bulundukları ve bazı hapishaneleri ziyaret ettikleri anlaşılmıştır. Ziyaret edilen hapishaneler arasında ise İmralı Ada Hapishanesi sayılmamıştır. Anlaşıldığı üzere CPT heyeti, Türkiye'de bulunduğu bu uzun süre zarfında İmralı Ada Hapishanesini ziyaret etmemiş, İmralı tecrit sistemi içerisinde kendisinden 35 aydır hiçbir şekilde haber alamadığımız Önder APO ile görüşmemişlerdir. CPT'nin ortaya koymuş olduğu bu yaklaşım, ne işkence yasağı ile ne de işkence koşullarını önleme görevleri ile bağdaşmaktadır. Özellikle Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi'nin 'derhal avukatları ile görüştürülmelidir' şeklindeki tedbir kararının Türkiye tarafından bir buçuk yıldır yerine getirilmemiş olması CPT tarafından da bilinmesine rağmen bu konuda hiçbir adım atılmamıştır.
27 ŞUBAT'TA STRASBOURG'A...
CPT, İmralı’da 25 yıldır devam eden bu hukuk dışı daha da önemlisi insanlık dışı uygulamalara karşı sessiz kalmaya devam ederek bu suçun ortağı olmaktadır. İmralı'da 25 yılını dolduran bu işkence rejimi ile mevcut mutlak iletişimsizlik koşulları bir işkence biçimi olarak insanlık dışıdır. Gelinen aşamada CPT İmralı'ya dair tespit ve gözlemlerini kamuoyuna açıklayarak görevlerini yerine getirmeye çağırıyoruz. Yine Avrupa Konseyi başta olmak üzere uluslararası kurumları üzerlerine düşen görevleri yapmaya çağırıyoruz. Bu temelde biz kadınlar 27 Şubat’ta bir kez da Strasbourg'da eylemde olacağız.
Başta kadınlar olmak üzere dünyanın her tarafında Kürt halkı ve dostları Önder APO`nun fiziki özgürlüğü için sürekli eylemsellik içindedir. Bununla birlikte tarihin bu en kapsamlı komplosunu tamamen boşa çıkarmak ve Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü sağlamak için mücadelemizi daha da fazla büyüteceğiz. Özellikle de kadınlar olarak Önder APO’nun fiziki özgürlüğü kazanılana özgürlük hamlesine öncülük yaparak yaşamın her alanını mücadele alanına dönüştüreceğiz. Her yerde ve her koşulda soykırımcı mutlak tecridi ve Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gündem yaparak insanlık-kadın-Kürt düşmanı bu uluslararası komployu aşma ve soykırımcı düşmanı yenme kararlılığı ile mücadelemizi büyüteceğiz.
Bu temelde 27 Şubat’ta Strasbourg'da gerçekleştireceğimiz 'Önder APO’ya Özgürlük' eylemine tüm kadınları katılmaya çağırıyoruz. Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü gerçekleştirmek sürekli hamle ruhuyla mücadeleyi geliştirmeye, canla başla başarmak için çalışmaya çağırıyoruz. 27 Şubat’ta bir kez daha biz kadınlar Önder APO üzerindeki tecridi parçalamak ve fiziki özgürlüğünü sağlamak için tek yürek, tek ses olacağız."