Rojava’da ‘2 atölye, 2 oyun’

Rojava Tiyatro Komünü, TEV-ÇAND’a bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Şanoya Çiya ile birlikte ‘2 Atölye, 2 Oyun’ projesini başarıyla hayata geçirdi.

Eğitim, örgütlenme ve sanatsal pratiği önüne hedef koyan Rojava tiyatrocuları, projelerini bütün zorluklara rağmen adım adım gerçekleştirdi.

Kendi öz gücüne ve Rojavalı gençlerin emeğine dayanarak yola çıkan tiyatrocular, aldıkları eğitimle anlayarak, bilerek ve inanarak, PKK’nin 45. yılı için hazırladıkları çalışmaları sahneledi. Tiyatro eserleri ortaya çıkarmak kadar, parti tarihini doğru temelde anlama ve uygulama temelinde 2 başarılı oyuna bu şekilde imza attılar. Bu projeyle gençler eğitildi, örgütlendi ve eyleme geçti. Rojavalı tiyatrocular, savaş tamtamlarının gürültüsü altında geç de olsa özgürce ve büyük bir cesaretle oyunlarını oynadı. Sadece oynamadılar, yaşamı yeniden yaratmak için kolları sıvayıp üretmeyi, üretimleri korumayı, değerleriyle buluşmayı başardılar.

İKİ ATÖLYE

Qamişlo ve Dêrik şehirlerinde yapılan duyurularla birlikte bir araya gelen, hayatlarında ilk defa tiyatroya ve sanata adım atan gençlere oyunculuk, senaryo ve kamera dersleri verilerek başlanan atölyelere yaklaşık 50 kişi katıldı. Bir aylık eğitim ardından gençler kolları sıvayarak, PKK’nin 45. yılı için 2 oyun hazırlığına başladı. Şanoya Çiya tarafından yazılan her iki oyunda PKK tarihinden kesitler sahneleniyor.

İKİ OYUNUN İLKİ

Şanoya Çiya tarafından yazılan iki ayrı oyun, Qamişlo ve Dêrikli tiyatro atölyesi öğrencileri tarafından büyük emek ve çabalar sonucunda sahneye taşındı. Rastî Dagirkirî ye ve Dara Jiyan’ê adlarını taşıyan oyunlardan ilki; PKK’nin ilk kadrolarından Salih Kandal’ın öncülüğünde PKK tarihine damgasını vurmuş, 1980 öncesi Siverek direnişini anlatıyor. Halkın devletten nemalanan ağalık sistemi altında zorluklar içerisinde yaşadığı bir dönemde ilk grup dönemi kadrolarının Siverek direnişini örgütlemesini konu ediniyor. Parti öncü kadrolarında Haki Karer’in şehadeti sonrasında PKK’nin silahlı mücadele tarihinde önemli bir yer tutan direniş, yaklaşık 30 kişilik bir tiyatro grubu tarafından sahneye taşındı. Türk devletinin zulmüne ve iş birlikçi gericiliğe karşı özgürlük ordusunun filizlendiği yılları anlatan oyun, PKK’nin ilan sürecini kadrolara evini açan bir heykeltraşın gözünden veriyor. Hilvan ve Siverek’te halk ve PKK sempatizanlarının sonsuz güvendiği devrimci bir kişiliği tanıtan oyun, toplumda büyük yankı yaratan bu etkili eylem sürecini ilmek ilmek örerek seyirciyle buluşturuyor. Oyun yıllar önce Ş. Hêvî Şanoger tarafından kaleme alınmış ve sahnelenmişti. Bu kez Rojavalı sanatçı, yönetmen ve eğitmen Kawa Fettah tarafından sahneye taşınan oyun, seyirciden büyük beğeni kazandı.

İKİNCİ OYUNDA İLK KONGRE SÜRECİ

İkinci oyun, Dara Jiyanê’nin hikayesi eski fakat senaryonun yazılışı yakın zamandan. 2017’de Şanoya Çiya tarafından yazılan oyun, yine 1978’li yılları PKK’nin kuruluş günlerini, ilk kongreyi anlatıyor. Rojhilatlı şair Cemal Melikşa’nın Dara Pîr şiiri ile PKK’nin kurulduğu evin, yani Zoğurlu Ailesi’nin şahitliğini yaptığı süreci bütünleştiren bir oyun olan Dara Jiyanê, güçlü bir felsefik temele oturtulmuş. İyilik-kötülük, dün-bugün, yerel-evrensel gibi diyalektik ilkeler ekseninde örülen oyun, Zoğurlu Ailesi’nin evinin bahçesinde geçmektedir. Köy muhtarının PKK’nin kurulacağı evin bahçesindeki ağacı kesme istemine karşı Seyfettin Zoğurlu’nun annesinin direnişinin anlatıldığı oyun, Apocuların toplantı için evi seçmesi ve eve geliş süreçlerini konu ediniyor. Mazlum Doğan’ı, Sakine Cansız'ı (Sara), Duran Kalkan'ı (Abbas), Cemil Bayık'ı (Cuma) tanıyan İsmet Ana’nın evi gizlice Apoculara açmasını, Önder Apo ile tanışmasını, PKK’li kadrolara olan sevgisini, aynı zamanda yaşam telaşı içinde bahçedeki ağacı koruyuşunu, kısacası atılan yeni özgürlük tohumlarına analarımızın toprak oluşunu anlatıyor. Şanoya Çiya tarafından yönetmenliği yapılan oyun, hem duygulandırdı hem izleyicileri geçmişe, ilk yıllara götürerek geçmişin halen ne kadar canlı olduğunu gösterdi.

DİJİTAL ORTAMA DA TAŞINACAK

Komina Filma Rojava ve Nefel Produksiyon tarafından çekimleri yapılan her iki oyun kısa zaman sonra dijital medyada da halk tarafından izlenebilecek.

27 Kasım’da halkla buluşması gereken oyunlar, Türk devletinin hava saldırılarında yaşanan şehadetler nedeniyle bir hafta ertelenerek, bir hafta gecikmeli olarak halkla buluştu. Her iki oyun önümüzdeki günlerde Qamişlo, Dêrik, Rimêlan başta olmak üzere birçok yerde gösterimlerine devam edecek.