Sanatını halkına adayan Mihemed Şêxo

Rojavayê Kurdistan’ın güçlü seslerinden ve Kürt sanatının unutulmazlarından Mihemed Şêxo’nun aramızdan ayrılmasının üzerinden 34 yıl geçti. Mihemed Şêxo, 14 albümünde tarihsel, toplumsal gerçekliğe ve Kürt halkının acılarına değindi.

Asıl adı "Mihemed Salih Şêxmûs" olan Mihemed Şêxo, 1948’de Qamişlo’nun Xecokê köyünde yoksul bir ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. Mihemed Şêxo, maddi imkansızlıklardan dolayı 3. sınıfta kadar okudu. Küçük yaşta bağlama çalmayı öğrenen Mihemed Şêxo, Qamişlo’da birçok müzisyenle tanıştı.

Sanatsal çalışmalarını geliştirmek için 1969’da Lübnan’a giden Mihemed Şêxo, iki yıl müzik eğitimi alarak ‘Serkeftin’ adında bir müzik grubu kurdu. Ramazan Omerî, Mehmud Ezîz, Peruîn gibi Kürt genç sanatçısından oluşan grup, kısa zamanda Lübnan halkı ve sanatçılarının dikkatini çekti. Mihemed Şêxo, Lübnan’dan sonra Bağdat’a geçerek Bağdat Radyosu’nda halkla buluştu. Lübnan ve Bağdat yolculuğu sonrası Rojava'ya dönen Mihemed Şêxo, burada ‘Ay Gewrê’ isimli ilk albümünü çıkardı. Halkın gönlünde taht kurmasıyla Suriye devletinin baskıları da arttı. Bitmek bilmeyen baskı, gözaltılar sonrası Mihemed Şêxo, Başûrê Kurdistan’a geçmek zorunda kaldı. Orada pêşmergeye katıldı ve aynı zamanda da sanatını icra etti.

BAŞÛR’DAN ROJHILAT’A GEÇİŞ

Mihemed Şêxo mücadele ve sanatı bir arada yürütürken, pêşmergenin yenilgisi ve Rojhilat'a çekilmesinden sonra pêşmergelerle Rojhilat'a gider. Rojhilat’ta da sanatını sürdüren ve aynı zamanda öğretmenlik yapan Mihemed Şêxo’nun eserleri, İran rejimi tarafından da fark edildi. "Ey felek/ ji bo çi bextê me hoye/ Em bê dost û bê kesin” ifadesini kullandığı için soruşturma açıldı. Mihemed Şêxo'ya, Tahran radyosunda eserlerinde, ‘Kurdistan’ geçen yerlerin ‘Gulistan’ olarak değiştirilmesi şartıyla yayınlanması teklif edildi fakat bunu kabul etmeyince 11 yıllık sürgünün ardından tekrar doğduğu topraklar olan Qamişlo'ya dönen Mihemed Şêxo, sanatını sergilemeye devam etti.

14 ALBÜMÜYLE YÜREKLERE KAZINDI

Tarihsel, toplumsal gerçekliğe ve Kürt halkının acılarını değinen Ay Lê Gulê, Eman Dilo, Nesrîn, Xemcivîn, Gewrê, Şêrînê Nû Gihayê, Ax û Yeman Şikrayê, Di Xewde, Ez Der Bûm, Were Were, Min Canek Dît, Dilvîna Min, Cana Şêrîn, Rabe ji Xewê, Hebs û Zîndan, Gulîzar, Perwîn, Eyd û Erefat, Kê Dinya Hêjand, Pir Şêrîne, Aso Ey Hawar, Şivan, Mixabin Dil Kuştiyê, Keça Delal, Ji Min Dûr Ket, Ey Felek, Her Erom, Di Zîndanê Dinalim, Rewşa Ciwata, Kewê, Şermîn ê Dil, Xortên Me, Çavên Xwe Veke, Xem u Xeyal, Çipka Xunavê, Sînem, Keçka Gundê Me, Min Bihîstî, Axina Min Tim ji Dil Tê, Êmê, Axîna min, Azade Şêrîn eserlerini üreten Mihemed Şêxo’nun toplam 14 albümü bulunuyor. Kurdistan'ın dört parçası ve sürgünlerle geçen 41 yıllık ömrüne sığdırdığı başarıların sahibi olan Mihemed Şêxo, kaleme aldığı parçalarıyla Kürtlerin gönlünde taht kurdu. Qamişlo’da 9 Mart 1989’da hayata veda eden Mihemed Şêxo için 70 bin kişi Qamişlo’da toplandı ve son yolculuğuna uğurladı.

Mihemed Şêxo ile 7 yaşında tanışan Saed Ferso, Şêxo'nun Kürt müziğine bıraktığı mirası ve sanatına olan bağlılığını ANF’ye anlattı.

MÜZİK TARZINA HAYRAN KALDIM

Saed Ferso, Kürt müziğine olan merakının Mihemed Şêxo’yu tanımasıyla farklı bir aşamaya ulaştığını belirterek, “Köyler arası geliş gidişler çok oluyordu. Gençler sanatlarını sergilemek için bir araya geliyordu. Onlardan biri de kardeşimdi. Kardeşim aracılığıyla Mihemed Şêxo’yu tanıdım ve müzik tarzına hayran kaldım. En iyi öğretmenimdi Mihemed Şêxo. Kürt müziğine olan merakım, Mihemed Şêxo’yla zirveye ulaştı. Beste ve müziği bir ilkti, farklıydı” dedi. 

BİR OKULDU, AKADEMİYDİ

Kürt müziğinin Mihemed Şêxo’nun eserleriyle daha da geliştiğine dikkat çeken Saed Ferso, şunları söyledi: “O aralar radyolarımız yoktu. Mihemed Şêxo’nun Bağdat radyosundaki programları dinliyor ve hoşumuza gidiyordu. Kürtçe şarkıları dinlemek, dilimizle sanatımızı sergilemek güzel bir duyguydu. Bu da Mihemed Şêxo sayesinde oldu. Halkının acısına dillendiren, halkına hitap eden özelliğinin güçlü olması gönüllerde yer edinmesinin yolunu açtı. O günlerin atmosferini, Kurdistan ve halkının gerçekliğini derinden hissetmesi, bestelemesi ve söylemesi büyük bir cesaretti. Baskı, zulme rağmen mücadele ve sanatından taviz vermedi. Bugün Kürt müziği bu düzeyde geliştiyse Mihemed Şêxo’nun emeği görmezden gelinemez. Müzik tarzı ve sazı yaşatılmalı. Sadece müzik, sazla Mihemed Şêxo’yu tanımlamak da az kalır. O, bir okuldu, akademiydi.”

HAYALİ GERÇEKLEŞİYOR

Dili ve kültürünü yaşatmak isteyen Mihemed Şêxo’nun o dönemki BAAS rejimine boyun eğmediğini vurgulayan Saed Ferso, şunları dile getirdi: “Mihemed Şêxo’nun mücadelesini gören halkın bağlılığı daha da arttı. Boyun eğmedi, halkının acılarını dillendirmeye devam etti. Rejimin baskılarına karşı ‘Azade Şêrîn’ parçasını çıkardı. Halkının sesi olmak istedi, toprağına, halkına, kültürüne olan bağlılığını bir kez daha haykırdı. Şimdi ise özgürce şarkılarımızı söylüyor, halklar kültürlerini yaşatıyor. Kürt kültürü ve sanatının ilerlediğine şahit oluyoruz. Sanatsal topluluklarımız gelişti. Mihemed Şêxo da bu günleri görmek istiyordu. Hayali buydu, bu günler için mücadele ediyordu.”