Savaşta gözlerini ve bir elini kaybeden Botan Avaşîn’in, ‘Özgürlük İçin’ kitabı, özgürlüğün anlamı, düşman gerçekliğini ve ülke sevgisini derinden hissettiren nitelikte. Uzaktan ya da yakından tanık olunan Rojava Devrimi’nde geçen hikayeleri konu edinerek, savaş gazisi yoldaşlarını anlatıyor.

“Bir devrimci asla mücadelesiz kalamaz” diyerek kitap yazma kararı alan Botan Avaşîn, savaşın en ön cephesinde nasıl yer almışsa kitap yazmaya da öyle bir azimle sarılır. İlk kitabı olmasına rağmen akışkan bir dil ortaya koymuş ve güçlü bir betimleme sergilemiş. Bugüne kadar pek yazılmamış veya çetin mücadelelerde karşılaşılan umulmadık olaylarla yüzleştiriyor. Özgürlük için toplumsallaşarak çelikleştiğini, elini, ayağını, gözünü kaybetmesine rağmen eskisinden daha azimle mücadeleyle bütünleştiklerini belirttiği savaşçıların hikayelerine dikkat çekiyor.

Yoldaşlarının verdiği güç ve güven duygusu, Botan’ın kitap yazmasına vesile olur ve 2019’un başında işe koyulma kararı alır. Bir yılı aşkın bir sürede tamamlanan kitap, bu yıl okurla buluştu. Botan, savaş gerçekliğini, savaş esnasında yaşanan duyguları ön plana çıkarmayı, ölüme meydan okuyan savaşçı gerçekliğini işliyor.

Gazi arkadaşlarını anlatmak, tarihe adlarını kazımak için engelleri aşarak mücadelesini sürdüren Botan, kalemiyle Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Yaşayan Şehitler” değerlendirmesine cevap olmak istiyor.

5 GAZİ YOLDAŞININ ÖYKÜSÜ

Farklı zaman ve mekanlarda gazi olan 5 yoldaşının yaşam öyküsünü yazan Botan, Halep’te yaralanan Agir Çiya, Til Hemis’te yaralanan Faraşîn Koçer, Efrîn’de yaralanan Feysel Efrîn, Roşîn Efrîn ve Nîzar Efrîn’in mücadele, özveri, bağlılık ve savaş anlarını işliyor.

Her öyküden yola çıkarak Til Hemis’ten Efrîn’e kadar Rojava Devrimi’ne ışık olmayı amaçlayan Botan, Kobanê direnişi kadar tüm direnişlerin destanlaşması kanaatine varıyor; Efrîn ve Til Hemis’te yaşanan mücadele, sıcak savaş ortamı, halkın direnişini bir nebze de olsa dile getirmek istiyor.

HERKES GİBİ BORCUMU ÖDEMELİYİM

Botan, neden yazdığını ‘Okura Not’ bölümünde Botan şöyle ifade ediyor: “Şehitlere olan bağlılık günden güne beni her dakikası adanmış olan bu yaşamı tarihe not bırakmaya itiyordu. Bu da gerekli idi. Zira hayat kurtarabilir duygular, insanlığın özünü temsil eden his ve anlam ile doluydu. Yoksa derdim sırf bilinsin diye değildi. Peki, gündüzü karartılmak istenen ülkemin yıldızlarını nasıl belirgin kılabilirdim? Savaşta bir elimi şarapnel parçaları koparmıştı. Gözlerimi de kaybetmiştim ama ‘mezar taşıma halkına borçlu yazın’ diyenlerin ardıllarıydık ve henüz nefes alıyordum. Herkes gibi borcumu ödemeliydim. Böylece yazmaya karar verdim.”

DÜŞMANA CEVAPTIR DA

Gözlerinin yerine mekanları ruhuyla tasvir etmeye çalışan Botan, dünyası karartılmak istenen bir savaşçı olarak düşmana verdiği cevap, anıları yüreğinde ve beyninde canlandırıp yazmak oldu. Yazabilme koşulları zorlasa da “militan çare üretendir” gerçeğinden hareketle, engel tanımamaya ahdetti.

BOTAN AVAŞİN KİMDİR?

Amed’de 1996’da doğdu. Mersin’de gençlik çalışmalarına katıldı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın seferberlik çağrısı üzerine 2014’te YPG’ye katıldı.Til Temir, Şehit Rûbar, Girê Spî, Sîlûk, Hol, Tişrîn ve Minbic hamlelerinde yer aldı. Suriye rejiminin Hesekê’ye havadan ve karadan saldırı başlattığına dair gelen haber ardından Ağustos 2016’da Hesekê’ye gitti. Hesekê’de yaşanan çatışmada gözlerini ve bir elini kaybetti.