Hıristiyan Öğretmen Çetin Yılmaz, kaleme aldığı yazıda Öcalan'a, "Sen benim de Önderimsin. Batı illerimizde de demokrasiyi getirecek, barışı kuracaksın" diye seslendi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşme talebiyle Kürt siyasi bileşenleri tarafından başlatılan açlık grevi 3. gününde devam ediyor. 

Açlık grevinin yapıldığı DBP Amed İl Örgütü binasında bulunan Vedat Aydın Konferans Salonu girişine kurulan kürsüye “Ada’ya Notlar” ismiyle defter açılmıştı. Ziyaretçiler ve açlık grevine katılanlar deftere Öcalan’a ve greve ilişkin duygu ve düşüncelerini not ediyor. Emekli Hıristiyan Öğretmen Çetin Yılmaz ise, Amed’e geldiği zamanlardan bu zamanlara neler hissettiğini ve Öcalan’a karşı beslediği sevgiyi kaleme aldı. 

'AMED'DE SORGULAMAYI ÖĞRENDİM'

Yılmaz'ın "Ada'ya Notlar" defterine yazdığı ifadeler şöyle:

‘’Sevgili Kürt Halkı,

Değerli Kürt Kardeşlerim,

Brez açlık grevine katılan hevaller.

Keşke bu yazıyı Kürt dilinde yazabilseydim. 1983 yılında Amed’e atandığımda ailemdeki bazı kişiler ve annem sanki asker uğurlaması gibi arkamdan dua ettiler. Hiç şaşmadım. Orada koşulların zor olur düşüncesi ile ailemdeki bazı kişiler ‘Gitsin de orada adam olsun’ demişti.  Öyle bir adam oldum ki, evvelden sol yumruğum havadaydı, şimdi zafer işareti ile pekiştiriyorum…

Hayatı öğrendim Amed’de, kendi yanlı tarihimi sorgulamayı öğrendim. Çilekeş bir halka neler yaptığımızı öğrendim. Zindanlarda ve köylerde bu halkın kendi ana dilinde konuşması yasaktı. Hatta karşı çıkınca halk, polis ve asker dövüyor ve onların tabiri ile insan pisliği yemeğe zorluyordu. Bu olayları basından takip edebiliyorduk.

Yavaş yavaş dostlarım oluşmaya başladı. Bu kez de okulumuza asker üniformalı müdürler atanmıştı. Çocukların karşısına silahla çıkacak kadar eğitimden yoksun kişiler adam etmeyi kendilerine şiar edinmişlerdi.

33 yıl böyle geçti Amed’de...

2016 yılındayız ve ben hala Amed’in mitinglerinde, eylemlerinde, sosyal geleneklerinin içerisindeyim. Eşimle her sabah uyandığımda ‘Yine Amed’deyiz değil mi?’ diyerek keyifleniyoruz.

'POLİS ŞİDDETİNE KARŞI DUA EDİYORUM'

Amma!

Devlet kendinden olmayanlara, siyasal iktidarlar kendi gibi düşünmeyen insanlara hiç iyi bakmıyor. Hatta bana ‘ne işin var senin Kürtlerin içerisinde’ diyor kimlik soran polis. Ben kilisede şöyle dua ediyorum: Bu halka esenlik ver ki polis baskısından, zalimane davranışlarından koru bizi Tanrım, diyorum.

5 Haziran seçimlerinde çekilen bir fotoğraf yüzünden öğretim üyesi olan kızım işinden oldu. Ben şu an Kayapınar Medya Mahalle Meclisi üyesiyim ve orada örgütlü olmayı öğreniyorum.

'SEN BARIŞI GETİRECEKSİN'

Brez Önderimiz Abdullah Öcalan, sen benim de önderimsin..

Sen sadece Kürt devletini kurmakla kalmayacak; batı illerimizde de demokrasiyi getirecek, barışı kuracaksın... Buna inanıyorum! Buna güveniyorum! Ama son günlerde senden haber alamıyoruz. Bunun için 50 seçilmiş insan senin için açlık grevinde. Bu sayı yüreklerde binler, milyonlar olacak. Ve dalga dalga tüm Mezopotamya’ya yayılacaktır.

Ne mutlu dağdaki kardeşime, hatta öğrencime...

Ne mutlu Amed halkına...

Beni de bu halktan sayacak mısınız?

Tek bildiğim Kürtçe kelime ile, Bi xatire we...

Çetin Yılmaz (Medya Mahallesi Meclis Üyesi)"