KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı açıklaması şöyle:

“Soykırımcı sömürgeci Türk devleti bir kez daha Kuzey ve Doğu Suriye'ye saldılar gerçekleştirmiş, halk ve savunma güçleri hedef alınmış, evler, araçlar, sağlık ekipleri SİHA’lar tarafından vurulmuştur.  Yapılan açıklamalarda dört QSD üyesinin şehit düştüğü ve halktan da 12 kişinin yaralandığı söylendi. Türk devletinin gerçekleştirdiği bu katliamı şiddetle kınıyor, herkesi bu saldırıları kınamaya ve saldırılara karşı tutum almaya çağırıyoruz.  

Bu saldırılar Kuzey ve Doğu Suriye'de yerel seçimlerin yapılacağının belirtildiği bir süreçte gerçekleşti. Bir süredir faşist şef Tayyip Erdoğan ve iktidarın sözcüleri seçimleri yaptırmayacaklarını ve engelleyeceklerini dillendirmektedirler. Akabinde bu katliam gerçekleştirildi. Bu saldırılarla faşist şef Tayyip Erdoğan'ın ve AKP-MHP iktidarının Suriye'de toplumun yaralarını sarmasına, yaşamını yeniden inşa etmesine, demokratik bir sisteme kavuşmasına karşı olduğu ve saldırıların bu amaçla yapıldığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Mutlak Kürt düşmanı olan AKP-MHP iktidarı savaşla besleniyor, Ortadoğu'da savaşın daha da derinleşmesi ve yayılması için çalışıyor. Ortadoğu'da savaşın derinleşmesi ve yayılması üzerinden Kürt soykırım siyasetini sürdürmeyi amaçlıyor.  Rojava'ya yönelik bütün saldırılar bu zihniyet ve siyaset kapsamında olmaktadır.

Bakurê Kurdistan'da Kürt halkının iradesini kayyumlar atayarak gasp eden Tayyip Erdoğan ve AKP-MHP iktidarı Rojava'da da Kürtlerin irade sahibi olmaması temelinde hareket etmekte, bu kapsamda saldırılar yapmaktadır. Çünkü Tayyip Erdoğan ve AKP-MHP iktidarı her yerde, doğuda, batıda, güneyde ve kuzeyde Kürt halkına düşmandır. Bu saldırılar bunu bir kez daha ortaya koymuştur. Yurtsever Kurdistanlı güçlerin bu katliamcı, soykırımcı zihniyete ve siyasete karşı birlikte hareket etmeleri, işbirlikçiliği ve ihaneti teşhir ederek direnişi ve mücadeleyi esas almaları gerekir. Kuzey ve Doğu Suriye halkları başta olmak üzere tüm Suriye halklarının da eşit ve ortak yaşam perspektifiyle Türk devletinin ve AKP-MHP iktidarının işgal ve soykırım saldırılarına karşı birlikte hareket etmesi gerekmektedir. Ezilen dünya halkları ve demokrasi güçlerinin de Rojava Devrimi’yle daha fazla dayanışma içesinde hareket etmesi gerekir. Saldırlar karşısında herkesi bu temelde duyarlı olmaya, doğru ve sorumlu hareket etmeye çağırıyoruz.”