GÖRÜNTÜLÜ

Kürt siyasetçilerin açlık grevi Urfa'dan selamlandı

Urfa'nın Halfeti ilçesinde kitlesel olarak yapılan açıklama ile Kürt siyasetçilerin başlattığı açlık grevi eylemi selamlandı.

Burada konuşan HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir, Kürtlerin açlık grevi ile başlattığı Gandivari duruşun yayılması ve duyurulması gerektiğini belirterek, " Bundan böyle eğer ki zalime boğun eğilirse zulüm devam eder" diye kaydetti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın üzerinde derinleştirilen ağır tecrit politikaları ve Kürt sorunundaki çözümsüzlük karşısında Kürt siyasetçilerin, başlatmış olduğu açlık grevi eylemine destek vermek amacıyla Urfa'nın Halfeti ilçesinde HDP ve DBP Urfa il ve ilçe örgütleri ile KJA Urfa Bileşenleri öncülüğünde kitlesel basın açıklaması yapıldı. Halfeti ilçesindeki 4 Nisan Özgürlük Alanı'nda yapılan açıklamaya HDP Urfa milletvekilleri Osman Baydemir ile İbrahim Ayhan, HDP il ilçe eş başkanları, PM üyeleri, Barış Anneleri, KJA aktivistleri, Halfeti ve Bozova belediye eş başkanları ile yüzlerce kişi katıldı. Açlık grevinin selamlandığı açıklamada "Be Serok jiyan nabe", "Bi can bi xwîn em biterane ey Serok" ve "Bijî Serok Apo" atıldı.

Açıklama öncesi milletvekilleri ve seçilmişler halk ile süreci konuştu. Ardından yapılan açıklama ilk olarak konuşan HDP Urfa İl Eş Başkanı Ayşe Sürücü, AKP iktidarı ve Erdoğan'ın çözümden yana değil çözümsüzlük ve savaştan yana politikaları esas aldığının altını çizdi. Her türlü çözümsüzlük politikasını yıkmak adına direneceklerini dile getiren Sürücü, başarının ve özgürlüğün ancak direniş ile mümkün olduğunu kaydetti.

'8 HAZİRAN'DA YAPILAN DARBE İLE OGÜN BU GÜNDÜR ÜLKE GÜN GÖRMEDİ'

Ardından konuşan HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir ise insanlığın temellerinin atıldığı ilk toprağın Mezopotamya özelinde Kürdistan olduğunu belirterek, yaşadıkları topraklarda savaşın ve gözyaşının hakim olmasını kabul etmediklerini ve etmeyeceklerini dile getirdi. Çözümsüzlük politikaları nedeniyle insanların artık bedenlerini açlık grevine yatırdığına işaret eden Baydemir, "Anneler göz yaşı dökmesin ve evlatlarının hasretlerini çekmesinler diye 78 milyon insan için bedenlerini ölüme yatıranlar ancak ve ancak bu insanların vicdanı olabilirler. Halfeti'den insanlarımızın vicdanını bin kez selamlıyoruz. Öyle bir süreçten geçiyoruz ki tarih adeta bir kez daha tekerrür ediyor. 7 Haziran akşamı bu ülkede bir irade açığa çıktı. O irade Türkü de Kürdü de emekçiyi de Alevi'yi de Arabı da bir bütün olarak bu halkın temsilcilerini parlamentoya taşıdı. Ama 8 Haziran'dan itibaren iktidar sırf iktidarını kaybetmemek için, koalisyon yapmamak için halkın iradesini tanımadı. Ve Adeta darbe gerçekleştirdi. 8 Haziran günü gerçekleştirilen darbe sonucu o gün bugündür bu ülke gün görmedi. İnsanları, huzuru, refahı umudu yaşayamadı" dedi.

'ZALİME BOĞUN EĞİLİRSE ZULÜM DEVAM EDER'

AKP'nin tek başına iktidar için anne evlatlarını ölüme gönderdiğini kaos yarattığını belirten Baydemir, istikrar için mutlak süratle barış ve çözüme ihtiyacın olduğunu dile getirdi. Baydemir, özgürlüğün ve barışın korunabilmesi için de adalete ihtiyaç olduğunun altını çizdi. Baydemir, "Bunlar nereye adalet nereye. Bunların şuanda topluma dayatmış olduğu iki temel dinamit var. Bir tanesi satın alabildiklerini satın almak, satın alamadıklarını da sindirmek. Yitirdiklerimizin anısına ant olsun ki bizi ne satın alabilirler ne de sindirebilirler. Bu ülkede çatışmanın ve savaşın dayatmış olduğu bir darbe mekaniği var. Bu ülkenin düze çıkmasını istiyorsanız ve savaşın sona ermesini istiyorsanız kimden gelirse gelsin darbeye karşı çıkmanız lazım. 

Çünkü tecridin kendisi bir darbedir. Sayın Öcalan'a uygulanan tecrit darbe mekaniğinin hayat bulmasının ta kendisidir. Onun içindir ki bugün Amed'te 50'yi aşkın siyasetçimiz tecrit uygulamasının biran önce ortadan kaldırılmasını için bedenlerini açlığa yatırdılar. Gelen Kürtlerin bu Gandivari duruşunu dört bir yanına yayalım. Hep birlikte paylaşalım. Bundan böyle eğer ki zalime boğun eğilirse zulüm devam eder. Eğer ki zalimin karşısına dikilip zulmünün kabul edilmediği haykırılırsa mutlaka bütün dağınıklıkların sonu da bu vesileyle aydınlık olacaktır" diye konuştu.

Ardından konuşan Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük uygulanan anti demokratik uygulamaları ve hak ihlallerine değinerek, bir halkın önder olarak kabul ettiği ve gördüğü bir kişinin bu şekilde tecrit politikalarına maruz kalmasının kabul edilemez olduğunu dile getirdi.

Yapılan konuşmaların ardından çalınan şarkılar eşliğinde Kürt siyasetçilerin başlattığı açlık grevini selamlama üzere halaya duruldu. Atılan slogan ve çekilen halayların ardından açıklama son buldu.