Misyoner Sıdıka'nın yeni versiyonları

Dersim'e, katliamı sonrası gönderilen Türk misyoner Sıdıka Avar'ın, Kürt çocuklarını Türkleştirme 'gayreti'nin günümüz temsilcileri, çekincesiz gösterişle icraatlarını pekiştiriyor.

Son bir ay içerisinde Kürdistan’daki Türk okullarında ve el konulan kurumların dönüşümünde yaşananlar, Türk ırk devletinin güncellenen Türkleştirme politikasının giderek pervasız bir hal aldığını gösteriyor.

Ayşe Sıdıka Avar, 1939’da Elazığ Kız Enstitüsü'ne öğretmen olarak atandı. Türk devletinin katliam sonrası Dersim bölgesinde özel olarak görevlendirdiği bir Türk misyonerdi. Kendisi de bunun farkında, bilincinde olan biri olarak layıkıyla görevini yerine getirdi. 1939-1954 arasında Dersim’den Kürt çocuklarını toplayıp “Türkleştirmek” için her şeyi yaptı. O kadar kendinden emindi ki bütün yaptıklarını 'Dağ Çiçekleri' gibi 'cici' isimli bir kitapta anlattı.

Kürt kızlarını Türkleştirmek için köy köy toplayan Avar, geriye kendisini aratmayan bir nesil bıraktı. Sadece bu işe gönüllü eğitmenler değil, müfredatlar ve programlar da her zaman bu alana yoğunlaşarak üretildi. Erdoğan, her AB ülkelerine ziyaretlerinde, ‘Asimilasyona hayır. Biz dinimizden, dilimizden, kültürümüzden taviz veremeyiz’ derken, 15 yıldır kendisince kurulan hükümetler de Kürt dilini yok etmek için dil kurumlarını, derslikleri, anaokulları kapattı ve kapatmaya devam ediyor.

Birkaç örneği hatırlatmak gerekirse:

ÇOCUKLARIN ALNINA AY YILDIZ ÇİZMEK!

Bu durum Siirt’te bir anaokulunda yaşandı. Kurtalan ilçesine bağlı Zoqeydê köyünde bulunan anaokulu öğretmeni, çocukların alnına ay-yıldız çizerek evlerine gönderdi. direnisteyiz.org’da yer alan habere göre, çocukların velileri duruna tepki gösterdi. Çocukların ise olaydan çok olumsuz etkilendi.

TÜRK BAYRAKLI TİŞÖRTLE EL ÖPTÜRME

Şırnak’ı yerle bir edip tümüyle göçe zorlayan AKP hükümeti, farklı yol ve yöntemlerle kültürel soykırım politikasına devam ediyor. Ordu ve Şırnak Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlükleri arasında imzalanan “Gönül Köprüsü” projesi kapsamında Şırnak’tan bir grup öğrenci Ordu’ya götürüldü. Ordu Valiliği’ne götürülen judo, güreş, halter ve voleybol gibi değişik branşlardan 45 Şırnaklı çocuk sporcuyu, Ordu Valisi Seddar Yavuz karşıladı. Projeyi hazırlayan yetkililer çocuk sporculara Türk bayraklı tişört giydirirken ziyaret esnasında Vali Yavuz’un eli öptürüldü.

KÜRTÇE KREŞİ KAPATMAK

Şırnak’ın Cizre ilçesinde, açılan Türkçe, Arapça ve Kuran kursları ile hayat tamamen Türkçeleştirilmeye çalışılıyor. Kürtçe eğitim veren dernek, okul ve kreşlerin kapatıldığı kentte, özelikle kayyum atanan belediye ve müftülük aracılığıyla kültürel asimilasyon dayatılıyor. Yüzlerce çocuğa anadilleri Kürtçe ile eğitim veren Nûbihara Biçûkan Çocuk Kreşi, Berîvan ve Melayê Cizîrî ilköğretim okulları Cizre Belediyesi’ne kayyumun atanması ile kapatıldı. Kayyum kapattığı Kürtçe okulların binalarını AKP Kadın Kolları’nın çalışmaları ve Hür Dava Partisi’nin dini eğitimlerine tahsis etti.

Daha önce 4 sınıfta 5-7 yaş arası çocuklara anadilde kreş eğitimi veren Nûbihara Biçûkan binasında şimdi aynı yaştaki çocuklara Türkçe, Arapça ve Kuran kursu eğitimi veriliyor. 150 öğrencisi olan Bêrivan İlköğretim Okulu’nda ise küçük yaştaki çocuk ile kadınlara Türkçe, Arapça, Kuran ve dikiş-nakış kursu veriliyor. Özel mülkiyet olduğu için el konulamayan Melayê Cizîrî okul binasının yakınlarında ise yine küçük yaştaki çocuklara eğitim vermesi için Hacı Mahmut Bilen Kuran Kursu faaliyete konuldu. Kurslarda eğitim verenler ise özelikle Hür Dava Partisi’ne yakınlığı ile bilinen kişilerden seçiliyor. Kurs verenlerin maaşları ve kursların giderleri kayyum atanan Cizre Belediyesi bütçesinden karşılanıyor.

BİRYAR İSMİNİ RAMAZAN YAPMAK!

Amed’in Bağlar ilçesinde bulunan Mesut Yılmaz İlköğretim Okulu’nda, açığa alınan öğretmenlerin yerine atanan bir öğretmen, çocukların Kürtçe ismini değiştirmeye kalkıştı. 
Biryar olan bir çocuğun ismini “Bundan sonra senin adın Ramazan olsun” dedi. Bununla da yetinmeyerek, çocuk unutmasın diye eline de “Ramazan” yazdı. Çocuk eve gittiğinde annesi Biryar diye seslendiğinde çocuk annesine, “Anne benim adım artık Biryar değil, Ramazan. Öğretmenim benim adımı değiştirdi” dedi. Aile bu durumdan rahatsız olup öğretmenle görüşmeye gittiğinde, “Ben şaka yaptım, olayı siyasileştirmeyin” diyerek, yaptığı ırkçılığı pişkinlikle geçiştirmeye çalıştı.

KÜRTÇE KONUŞMAK YASAK!

Şırnak’tan geçen gün yansıyan bir görüntü çok ses getirdi. Sosyal medyaya düşen görüntüde bir öğretmenin sınıf için bir “yasak listesi” yapıp duvara astığı görülüyor. İlk madde ise “Kürtçe konuşmayacağım” şeklindeydi. Bir velinin çektiği bu görüntü yoğun tepki alırken, çocukların nasıl bir kıskaçta olduğunu da net olarak gösterdi.

SINIFTA BOZKURT İŞARETİ!

Şırnak’taki “Kürtçe konuşma yasağı”na tepkiler daha dinmemişken bir başka görüntü geldi... Amed Bismil’de bir öğretmen akıllı tahtaya yansıttığı Türk bayrağı önünde, bozkurt işareti yaparak çektirdiği bir fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaştı. Olayın ortaya çıkmasından sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğü ücretli öğretmenin görevine son verildiğini açıkladı. Ancak daha sonra öğretmenin kendisinin istifa ettiği ortaya çıktı. Bir hafta geçmeden MHP remsi twitter hesabından okulda bozkurt işareti yapan öğretmenin Devlet Bahçeli ile olan görüşmesini paylaştı. Bismil’den ayrıldıktan sonra ilk iş MHP’yi ziyaret olmuş.

KELEŞ İLE POZ VEREN ÖĞRETMEN!

Şırnak'ın Uludere ilçesi Yemişli köyünde öğretmenlik yapan Gökçen T., sosyal medya hesabından kalaşnikofla fotoğraf çekip paylaşımda bulundu. Sık sık öğrencilerinin eline tutuşturduğu Türk bayrağı ile poz veren Gökçen T., silahlı fotoğrafının altına ise şu ifadeleri yazdı: "O naif ve çıtı pıtı görüntümün altında neler var. Küçükken tekvando eğitimi almışım birde. Bana yaklaşırken bir kez daha düşünün. Yakan güneşe silah sıkarız, bombayı ayağımızla kontrol ederiz. Çünkü Adanalıyız."

Soykırımcı saldırıların olduğu Cizre'ye ilişkin de paylaşımda bulunan Gökçen T., Cizre görüntüsünün altına da şöyle yazdı:"Bir bayrak bir şehre bu kadar mı güzel yakışır. Burası Cizre akılı olun. Bir gün Cizre'yi böyle göreceğimizi biliyordum zaten. Bir şehre bayraklar, ölürüm Türkiyem bağırışları bu kadar mı yakışır."

IRKÇI BÜŞRA ÖĞRETMENDEN İNCİLER!

Van’da görev yaptığı sırada içindeki kini sosyal medyaya döken Büşra Özdemir adlı öğretmen şunları yazdı: “U… sizin gibi şerefsizlerin çocuklarını mı eğiteceğiz. O bombaların altında can vereceksiniz hepiniz.”

KALEKOLDAN OKUL YAPMAK!

Şırnak’ta kent merkezini yüksekten gören Kuştepe köyünde inşa edilen 7 lise fiziki şartlarından dolayı kaleokul olarak adlandırılıyor. Perde beton kullanılarak inşası yapılan okullar, bölgedeki karakol ve kalekolların mimarisi şeklinde tasarlanmış durumda. Bölgenin tamamını rahat bir şekilde gören okulların çatılarına, TOKİ’nin daha önce yaptığı okullardan farklı olarak kalekollardaki gözetleme kulelerinin aynısı inşa edildi. Kaleokullarda öğrencilere gün boyu eğitim verilmesi planlanıyor. Anadilin kullanıldığı mahalleden uzaklaştırılan okullarda gece kalınması için de yeni yurtlar inşa ediliyor. Özelikle köyden gelen öğrencilerin kalması için inşa edilen yurtların, bölgede Yatılı İlköğretim Bölge Okulları’nın (YİBO) uyguladığı asimilasyon politikalarını devralması bekleniyor.

IRKÇI-DİNCİ NESİL YETİŞTİRMEK

Görüldüğü üzere eğitim sisteminin dibe vurduğu ve bunun tüm uluslararası raporlarla tescillendiği bir dönemde geriye ırkçı uygulamalar kalıyor. Türkiye’nin geçmişten beri Türk-Sünni nesil yetiştirmek için uyguladığı eğitim müfredatı, AKP döneminde daha da anti-demokratik bir hal aldı. AKP hükümeti, Tayyip Erdoğan’ın “kindar nesil” vizyonuna uygun olarak yeni eğitim dönemine cinsiyetçi, çocuk istismarını teşvik eden, anadili yok sayan, halkları tanımayan, bilimi dışlayan, demokratik laikliği ortadan kaldıran müfredatla devam ediyor.