GÖRÜNTÜLÜ

YBŞ savaşçıları: Halkımızı bırakıp kaçanları unutmadık

HPG gerillalarının Şengal’den çıkması gerektiği yönündeki açıklamaları değerlendiren YBŞ savaşçıları, KDP peşmergelerinin Êzidi halkını katliamla yüz yüze bırakıp kaçtığı günleri unutmadıklarını vurguladı.

Şengal’in Dugura köyünden olan YBŞ savaşçısı Egit Şengali, DAİŞ çetelerinin Şengal’e saldırısına ilişkin “3 Ağustos'ta ne oldu tam olarak bizde anlayamadık. Bir anda Şengalde havar sesleri yükseldi ve hepimiz şok yaşadık” dedi.

Peşmergeye çok güvendiklerini ve birgün bir saldırı olması durumunda peşmergelerin kendilerini her koşulda savunacağını düşündüklerini belirten Şengali, DAİŞ çetelerinin ilk saldırısında, peşmergelerin halkı bırakıp kaçtığını ifade etti. “Bizler onlardan silahlarını alıp Şengal'i savunmak istediğimizi söyledik. Bize silahları bile vermeden Şengal’i terk ettiler” diyen Şengali, DAİŞ çetelerinin ilk olarak  Zorava köyüne saldırdıklarında, gençleri peşmergelerden ısrarla silah istediğini ancak peşmergenin “Biz burayı koruyacağız” diyerek gençlere saldırdığını ifade etti.

‘GERİLLAYI TANIMIYORDUK AMA ONLAR HALKI KURTARDI’

DAİŞ çetelerinin saldırısı başladığında gençlerin çaresizce “Bakın peşmergeler kaçıyor ve halkımızı çetelerin elinde bıraktılar” dediğini ifade eden Şengali, o günleri şöyle anlattı: “İlk olarak gerilla gelip savaştı. Ne kadar gerilayı tanımasak da, gördük ki halkı çetelerin elinden kurtarıyorlar ve Şengal dağına doğru götürüyorlar. Buna çok mutlu olduk. Dolan Mifriq denilen alandan koridor açarak halkı kurtardılar. Bazı Êzidî gençler de gerillaların onlar için savaştığını gördüklerinde, onlar da halkı için savaşma kararı verdiler. Bir çok genç o zaman gerillalar ile birlikte Êmo bölgesinde savaşarak halkı kurtardı.”

Şengal dağlarında kaldıkları 7 ay boyunca, şavaşan tek güç olarak PKK'yi gördüklerini belirten Şengali, sivillerin de PKK ile birlikte savaştığını belirtti. Şengal dağlarında savaşanların 7 gün boyunca hiçbir şey yiyip-içmediğini ve ellerindeki silahların ise kaleşnikof olduğunu vurgulayan Şengali, konuşmasının devamında şunları ifade etti: “Fakat umut ve inanç ile savaşmayı hep esas aldılar. Hiçbir zaman unutulmasın ki bu kahraman insanların isimleri Êzidî hakının direniş tarihinde hep yer alacaktır ve Şengal'in çocukları bu isimleri taşıyacaktır. Şimdi Şengal'de Êzidîler kendi savunmalarını kendilerini yapıyorlar. Bu savunma güçleri YBŞ ve YJŞ dir. Onun için de peşmergelerin varlığı-yokluğu artık bizim için bir anlam taşımamaktadır. Zor günlerin kahramanları artık gözler önündedirler.

‘KDP’NİN SİYASETİNİ VE PEŞMERGESİNİN SAVAŞINI ÇOK YAKINDAN GÖRDÜK!’

Biz, KDP’nin siyasetini ve peşmergelerinin savaşçılığını çok yakından gördük ve anladık. Onun için de artık onlara güvenimiz yoktur. Son zamanlarda gene kendilerini Êzidî halkına yaklaştırmak istiyorlar. Fakat KDP bunu iyi bilmelidir ki, Êzidî halkı artık eskisi gibi değildir ve yaptıkları planlara kanmayacaklardır.  Ezecek sömürecek kimseyi bulamayacaklar. Onun için de biz Êzidî gençleri artık kendimizi eğitmeli ve örgütlemeliyiz. Şengal'in savunma güçleri oluşmuştur ve bütün gençler YBŞ ve YJŞ güçlerine katılım sağlamaktadırlar. Artık kendi gücümüze sonsuz güvenimiz vardır ve toprağı için şerefi için sonuna kadar savaşacağız. Bir daha halkımıza karşı yeni fermanların yaşanmaması için bütün gençlerin YBŞ ve YJŞ saflarına katılmaları bir mecburiyettir. Hem katliamdan geçirilen çocuklarımız ve kadınlarımızın intakımını almak için hemde ilerde yaşanacak tehditlere karşı tedbir için katılım olmalıdır.”

‘1700 KÖYLÜMÜ KATLETTİLER’

Şengal’in Koço köyü Menkanim Aşiretinden olan Elîşêr Ebacî, köylerinin etrafında dört arap köyü olduğunu belirterek, saldırılar başladığında çetelerin ilk olarak Koço köyüne girdiğini ve kadın, erkek, yaşlı ve çocukları birbirinden ayırdıklarını belirtti. DAİŞ çetelerinin köyün arkasındaki arazide toprağı kazıyarak, köyün tüm erkeklerini öldürüp kazıdıkları çukura toplu bir şekilde attıklarını söyleyen Ebacî, “O zaman ki resmi açıklamalarda bin 700 Ezidi erkeği orada öldürüldü. Kadın , yaşlı ve çocukları da beraberlerinde götürdüler. Şu anda o köyden kurtarılmış 600’e yakın kişi, Rojavadaki Newroz kampında kalmaktadırlar. Geriye kalanlar ise  katliamdan geçirildiler ve kaçırıldılar” dedi.

‘PAZARLARDA SATILAN ÊZİDΠKADINLARIN İNTİKAMINI ALMALIYIZ’

Kendisinin katliamdan önce Şengal’e taşandığını belirten Ebaci, şu değerlendirmelerde bulundu: “Yaşanan son ferman ile birlikte bizler bir daha dostalarımızı ve düşmanlarımızı iyi gördük. Ne kadar acı çekici bir ferman yaşanmış olsa da, her zaman bize dost gözüken ve ‘sizleri koruyacağız’ diyenlerin nasıl kaçtığını da gördük. Ben de katliamdan geçirilen Ezidi halkımızın intikamını almak için YBŞ’ye katıldım. Burada biz bir daha yeni fermanların yaşanmaması için ve nasıl buna karşı örgütlenebiliriz noktasında kendimizi geliştirdik. Şimdi Raqa, Qatar ve Suudi Arabistan da Ezidi kadınları pazarlarda satılmaktadır. Biz de bu yapılan saldırı ve vahşetin intikanı almalıyız.

‘ÊZİDİ HALKI YALNIZ PKK’YE GÜVENİYOR’

DAİŞ’e karşı yürütüğümüz bu büyük savaşta Êzidî halkına karşı büyük bir ihanetin içine giren kişilerden birisi de Qasım Şeşo oldu. Qasım Şeşo Êzidî halkını sattı ve peşmergeler gibi halkını korumadan kaçtı. Bu yaptıklarına rağmen bugün gelmiş hiç hakı olmadan "gerilla Şengal'den çıksın" diyor. Bölgede savunma güçleri olarak Irak ordu güçleri ve peşmergeler yer almaktaydı. Bizim köye yakın yerde 8 ila 10 bin arası peşmerge bulunmaktaydı. Savaş başlar başlamaz hepsi kaçtı. Artık benim peşmergelere karşı hiç bir inancım ve güvenim yoktur. Êzidî halkının tek güvendiği güç PKK güçleridir. Eğer PKK gerilaları olmasaydı halkımız Şengal dağında katliamdan geçirilecekti.”

‘GERİLLAYIYA ŞENGAL’DEN ÇIK DEMEK KİMSENİN HADDİNE DEĞİLDİR’

Gerillanın Şengal topraklarını bırakmaması gerektiğini vurgulayan Ebaci, “Bunca verilen bedeler ve kahramanca direriyir adından, gerilla bu toprakları bırakmamalıdır” dedi. Peşmergelerin kaçmayı seçtiği zamanda, gerillanın savaşmayı seçerek ve onlarcası canını vererek Êzidi halkını savunduğunu hatırlatan Ebaci, “Gerillanın onca direnişine rağmen Kürt Halk Önderi Abdulah Öcalan cezavinden yaptığı açıklamada ‘Ben Êzidî halkından özür diliyorum daha erken müdahale ederek oraya gerilla güçlerini gönderebilmeliydim ve böylesi bir fermanın önünü alabilirdim’ diyerek özeleştirisini veriyor. Kürt Halk Önderi eğer bulunduğu koşullarda bu sözleri söyleyebiliyorsa kimsenin haddine değildir, gerilla Şengal'i terk etsin demek” şeklinde konuştu.

Şengal’in savunma gücü olan YBŞ ve YJŞ’ın, gerillanın verdiği eğitim ve örgütleme çalışması sayesinde oluştuğunu vurgulayan Ebaci, son olarak şunları dile getirdi:  “Gerilla, YBŞ ve YJŞ güçlerine yaşanacak bütün zorluklar ve saldırılara rağmen halklarına öncülük etmeyi öğrettiler. Yapılan bu kadar fedakarlıktan ve verilen emekten sonra gerillalardan Şengal’den çıkmayı istemek kabul edilir değildir. Benim PKK’nin yaşamına karşı inancım ve umudum büyüktür.”