Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, 12 Mart 2004’te Suriye devlet güçlerinin saldırıları sonrası Qamişlo’da başlayan halk serhildanlarının 20’nci yıl dönümüne ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı. Qamişlo kentinde bulunan stadyumda başlayıp Rojava geneline, Halep ve Şam’a kadar yayılan direnişin baskı ve korkuyu kırdığını vurgulayan Özerk Yönetim, 12 Mart serhildanının Suriye’de yaşayan Kürtlerin yanı sıra Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan tüm bileşenlerin sorunlarının çözümünde ufuk açtığını belirtti.
Kuzey ve Doğu Suriye Devrimi’nin ve günümüzde hayat bulan bölgenin tüm halklarını temsil eden Demokratik Ulus projesine 12 Mart serhildanının öncülük ettiğine dikkat çeken açıklamada, 12 Mart serhildanının hegemonik zihniyeti kırdığı belirtildi.
KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEDEN SURİYE’DE İSTİKRAR OLMAZ
Açıklamada, “Suriye'de Kürt sorunu çözülmeden, Kuzey ve Doğu Suriye gerçeği tanınmadan, bölge halkının demokratik bir model inşasındaki rolü ile terör ve aşırıcılığa karşı mücadelesi tanınmadan, Suriye'de gerçek anlamda güvenlik, huzur ve istikrar sağlanamaz” denildi.
Özerk Yönetim açıklamasında devamla şunlar belirtildi: "Tüm gücümüz, kararlılığımızla ve imkanlarımızla halkımızın taleplerini destekleyeceğiz. Halkın demokrasi ve toplum inşası hedeflerinin gerçekleştirilmesine yönelik yürüyüşümüze devam edeceğiz. 12 Mart Serhildanı bu hedeflerin gerçekleştirilmesi, işgal altındaki toprakların özgürleştirilmesi ve çok renkli bir demokratik Suriye'nin kurulması yönündeki güçlü temelimizdir. Bu sayede sunmuş olduğumuz çözüm deklarasyonunun çözümün temeli olduğunu bir kez daha belirtiyoruz. Çözüm deklarasyonu olmazsa çözüme yönelik tüm girişimler boşa çıkacaktır. Ancak yine de söz konusu Suriye anayasa komitesi, halkımızın siyasi iradesinin ve onun Suriye ve halkının birliğinin gerçek mesajı olan projesinin katılımı olmadan başarıya ulaşamayacaktır. Bu nedenle tüm Suriye ulusal güçlerini Suriye'deki durumu görmeye, Suriye'deki öncü rolümüzü göz ardı etmemeye çağırıyoruz. Halkımızın iradesini ve kararlılığını kırmaya yönelik tüm saldırıların boşa çıkacağını belirtiyor, diyaloğun tüm sorunların çözümü olduğunu vurguluyoruz.”