Al Beyt, DAİŞ-Türk devleti gericiliğine karşı mücadele edecek

Kuruluşunu 3 Haziran’da ilan eden Al Beyt Derneği, Kuzey ve Doğu Suriye kentlerinde oluşturacağı komiteler aracılığıyla Türk devletinin kirlettiği İslami fikirlere karşı Müslümanlığın özünü savunarak barışı ve birliği hedefliyor.

Kuzey ve Doğu Suriye Al Sada Al Aşarif Al Beyt (Hz. Muhammed’e gönül verenler) adlı inanç derneği, 3 Haziran 2023 tarihinde Tebqa kentinde düzenlediği konferansla kuruluşunu ilan etti. Medine Sözleşmesi'ni temel alan dernek, Demokratik İslam Kongresi çatısı altında örgütlendiği gibi Demokratik İslam Kongresi Genel Şura Meclisi’nde de özel şura meclisi kuracak. Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm kentlerinde ofisler açarak komiteler oluşturulacak ve çalışmaların takibi yapılacak. Her komite için 15 üye görevlendirilecek. Kuzey ve Doğu Suriye’deki tüm kurum ve kuruluşlar yakın ilişkide olacak.

Al Beyt İnanç Derneği Başkanı Şêx Sînan Seydoş, derneğin kuruluş amacı ve işlevine ilişkin şunları belirtti: “Demokratik İslam Kongresi çatısı altında Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerinde Al Beyt Derneği'ni kurma fırsatımız oldu. Hz. Muhammed'e gönül verenleri bir araya getirerek gerçekleştirdiğimiz kuruluş konferansında, Al Beyt Derneği'nin çalışma ve yürütme modelini belirlemek istedik. Yine Hz. Muhammed’in fikir ve ahlakını toplumda daha fazla yaymak istedik. Çünkü İslamiyet adı altında hareket eden çete grupları, İslam dinini her açıdan bozmuş ve kötülemiştir.

Kuzey ve Doğu Suriye’nin her bölgesinde bu derneğin temsilcilerini oluşturarak bölgede yaşanan sorunlarla ilgilenmesini ve o toplumun bir üyesi olmasını sağlayacağız. Amaç ve hedeflerimizin biri de Müslüman ve Hristiyanlar arasında, tüm din ve inançlar arasında barış ve birlik oluşturarak Müslümanlığın özünü ortaya çıkaracağız. Al Beyt hareketi olarak Müslüman toplumu içerisinde yerimizi alarak beyaz Müslümanlık bayrağını dalgalandırmak ve toplumumuzu Türk devleti gibi Müslümanlığı toplumlara karşı provokasyon olarak kullanan güçlerin tuzağına düşmemesi konusunda uyarmak istiyoruz.”

KADIN OFİSLERİ AÇILACAK

Al Beyt İnanç Derneği Üyesi Diya Al Makdad, kadınlar için de büyük önem arz eden Al Beyt hareketinin büyük değişimler yaratacağına işaret etti. Diya Al Makdad şunları söyledi: "Tarihten bu yana kadınlar her yönüyle yok sayılmış, sesleri bastırılmıştır. Din gerekçesiyle kadınların tüm kazanımları ve görüşleri çalındı. Al Beyt kuruluş konferansıyla kadınların sesini duyurmak ve kadınların din alanı da dahil olmak üzere yaşamın her alanında yer almaları ve üzerlerine düşeni yapması gerektiğini belirtmek istedik. Bu nedenle de Al Beyt Derneği'ne katılarak, Müslüman kadınlara öncülük ederek yaşadıkları karanlık düşüncelerden çıkmalarını sağlayacağız.

Kuruluş konferansını gerçekleştirdiğimiz Al Beyt Derneği içerisinde özellikle kadın komiteleri oluşturacak. Bu komiteler din ve inanç konularında kadınlarla sürekli iletişim içerisinde olacaktır. Aynı şekilde kadınları dernek çalışmalarına dahil ederek Fatma Zehra’nın takipçileri olacağız. Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm kantonlarında ve bölgelerinde, Al Beyt hareketine ait özel kadın ofisleri açılacak, böylece toplum içinde daha fazla yayılabileceğiz.” 

TÜRK DEVLETİNİN MÜSLÜMANLARA KARŞI YAPTIKLARI DURDURULACAK

Al Beyt Derneği Ofis Direktörü Naser Din Cüneyd Al Sayadî de, başlıca çalışmalarının Türk devletinin Suriyeli Müslümanlar olmak üzere, tüm Müslümanlara karşı yürüttüğü çalışmaları durdurmak olacağını belirterek, şöyle konuştu: “AKP iktidarı bünyesinde tuttuğu Suriyelileri iktidarını uzatması için nasıl kullandığını ve seçimleri nasıl geçtiğini iyi biliyoruz. Al Beyt ile özellikle Suriyeliler olmak üzere Müslümanların birilerinin siyasetine araç olmaktan kurtaracağız. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ortaklığıyla Al Beyt inanç derneğini kurduk. Türk devleti işgali altında yaşayan halkımız ve aşiret önderlerimize de buradan çağrı yapmak istiyorum; sömürgeci güçlerin tuzağına düşmeyin, özünüze ve asaletinize geri dönün.”

YANLIŞ DÜŞÜNCELERİ ORTADAN KALDIRACAĞIZ

Demokratik İslam Kongresi Eşbaşkanı Delal Xelîl ise, Rojava toplumuna dönük yürütülen kirli politikalara değinerek başladığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu kirli politikaların hepsi İslam dini adı altında yapılıyor. Özellikle son dönemlerde birçok radikal görüş ve örgüt ortaya çıktı. Hepimiz iyi biliyoruz ki bu gerici fikirlerin kaynağında Türk devleti var. Bu nedenle Demokratik İslam Kongresi ile Kuzey-Doğu Suriye din ve inanç birliği olarak bu şiddet ve kirli düşünceyi ortadan kaldırmayı görev olarak gördük.

İslam sembolüyle toplumu yok etmek istediklerini görerek devreye girmek istedik. Gerçek İslam ile kadını da rol ve misyon sahibi yapacağız. Kadın ve erkek toplum içerisindeki dini figürleri bir araya getirerek toplumumuzu bu oyunlardan nasıl kurtarabileceğimizi tartıştık. Çünkü DAİŞ çeteleri fiziki olarak nasıl yenildiyse fikirsel olarak da gitmeli. Çünkü şu ana kadar da DAİŞ’in radikal fikirlerinin etkisi toplumda hala var. Bazı şahıslar İslamiyet’i kendi çıkarları doğrultusunda yorumluyorlar. Al Beyt inanç hareketiyle bu düşünceleri ortadan kaldırmak istedik. Medine’nin tanıklığı, Hz. Muhammed’in hikayeleri ve İslam dininin ayetleri sayesinde İslam dinini geliştireceğiz.”