Aile Kanunu ile Kuzey-Doğu Suriye'de aile yapısının güçlendirilmesi ve aile bireylerinin haklarının korunması konusunda önemli bir adım atılmış oldu. Kanun, toplumda olumlu bir etkinin yaratılmasına ve aile içi ilişkilerin daha sağlıklı bir şekilde yürütülmesine katkı sağlayacak. Medeni hakları güvence altına alarak, çok eşlilik ve çocuk yaşta ‘evliliklerin’ yasaklanmasını sağlayan kadınlar, Aile Kanunu’yla aile içi şiddet gibi konulara sıkı yaptırımlar getirilirken, kadınların ve çocukların korunmasına yönelik önlemler de alınıyor. Ayrıca boşanma ve evlilik gibi konularda da detaylı düzenlemeler getirilerek aile içi ilişkilerin adil bir şekilde yürütülmesi amaçlandı. Evlilik, boşanma, boşanmanın etkileri, akrabaların geçimi, akrabalık ve ailelere bağlı olan suçlar olmak üzere 6 başlıktan oluşan Aile Kanunu, 41 maddeden oluşuyor. Üç yıllık çalışmanın ardından oluşturulan Aile Kanunu, 2023 yılında Cîzre Kantonu’nda onaylatıldı ve uygulanıyor.
Kadın Kanunu tartışmalarından Aile Kanunu’nun çıkarılmasına kadar ki dönemde hazır olan Avukat Aynur Paşa, dosyamızın ikinci bölümünde Aile Kanunu’nun önemini anlattı.
2019 YILINDA AİLE KANUNU TARTIŞMALARI BAŞLADI
Kadın prensiplerini belirleyen Kadın Kanunu’nun Aile Kanunu’yla güçlendirildiğine işaret eden Aynur Paşa, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “26 maddelik Kadın Kanunu bulunuyor fakat pratikte yani mahkeme ortamında birçok sorunla karşılaşmamıza neden oluyordu. Kuzey-Doğu Suriye Kadın Meclisi’nin 2019 yılında gerçekleştirdiği, 62 kadın örgütünün ve bağımsız kadınların da yer aldığı birinci konferansla değişim ve dönüşüme gidildi, Kadın Kanunu kadın prensipleri olarak ele alındı ve Aile Kanunu çıkarılması kararına gidildi.
2016-2018 yılında sürekli tartışma konusu olan Kadın Kanunu, kadın prensiplerine dikkat çekti. Kaba hatlarıyla belirlenen kanunlar nedeniyle aile içerisinde kadını savunmanın önünde engeller yaratılıyordu. 2016 yılında suç ve ceza kanunu adı altında kadın hakları güvenceye alınmış olsa bile yetersiz kalan boyutlar vardı. Evlilik şartları, boşanma koşulları, çok eşlilik, çocuk yaşta evlenme, erkeğin istediği doğrultuda gerçekleşen evlilikler gibi durumları reddeden, prensip bilen maddeler kanunlaştırılmamıştı. Boşanma durumlarında kadın hakkını savunan, ittifak doğrultusunda boşanmayı esas alan kanunlar belirlendi. Kadın ve erkek arasından yaşanan bir soruna mahkemenin müdahale yöntemi nasıl olacak sorularına cevap olan, evliliğin şartlarını belirleyen, kadın ve erkek arasındaki sözleşme nasıl olmalı, evlilik konusunda kadının hakkını koruyan vb. maddeleri esas alarak 41 maddeden oluşan Aile Kanunu çıkarıldı.”
2023 YILINDA CÎZRE KANTONU’NDA UYGULANMAYA BAŞLANDI
Reqa, Tebqa, Minbic ve Dêrazor’unda özgürleşmesi ardından Kuzey-Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetime dahil olmasının Kadın Kanunu’nun güçlendirilmesinde etkili olduğunu belirten Aynur Paşa, “Rojava alanı uzun yıllardır kadın mücadelesine şahit olmuş, bu mücadeleyle yükselmiş bir alan olmasına rağmen büyük ve çetin mücadele sonucunda onaylanan kanunun, Arap halkı içerisinde kolay kabul görülmesi beklenemez. Kurtarılmış alanlarda aşiretçi yaklaşımların ve İslamiyet’in yaygın olmasından kaynaklı Aile Kanunu kolayca kabul edilemeyebilir. Kuzey-Doğu Suriye Kadın Meclisi’nin öncülüğünde düzenlenen ve son halini alan Aile Kanunu’nun normal şartlarda Kuzey-Doğu Suriye’de uygulanması gerekiyordu fakat şu an sadece Cîzre Kantonu’nda yürürlükte.
Aile Kanunu’nun tümüyle yürürlüğe geçebilmesi için toplumda bilinçlenme olmalı. Süregelen faaliyetler halinde her bir kantonda toplum bireyleriyle tartışılarak Yasama Meclisi tarafından onaylanma süreci başlayacak. Önceleri Kobanê, Cîzre ve Efrîn Kantonu’nda Kadın Kanunu hükmüyle bir toplum yaratıldı, Aile Kanunu da Kadın Kanunu’nun tamamlanmış, bir üst seviyeye ulaşmış ve detaylandırılmış hali. Dolayısıyla buralarda Aile Kanunu hiç geçerli değildir diyemeyiz fakat tam olarak uygulanamıyor. Cîzre Kantonu’nda yürürlükte olan kanunda sadece Miras Kanunu maddesi eklenecek ve böylece tamamlanmış olacak. Çünkü Suriye’de iki çeşit Miras Kanunu bulunmakta. Medeni ve Şeriat Mirası Kanunu, biz ise Medeni Miras Kanunu esas alarak yeniden bir tasarıma gideceğiz” dedi.
AİLE KURUMUNUN GÖREVLERİ BELİRTİLİYOR
Aile Kanunu’nun özellikle evliliğin tanımlamasını yaptığını ve cinslerin eşit yaşam hakkını prensip gördüğünü kaydeden Aynur Paşa, şunları kaydetti: “Kadın ve erkek arasında ortak yaşamı savunuyoruz. Ortak yaşamla da demokratik bir aileyi modeli yaratıyoruz. Cinsler böylece aile kurumunu bu şekilde inşa ediyor. İnşa edilen aile kurumunda yaşamın güzelliklerini ve çekilemeyen yönlerini de birlikte kurmuş ve üstlenmiş oluyor. Kurulan aile kurumunun sürdürülemeyecek düzeye gelmesiyle de ittifak sonucunda boşanmaya gidiliyor fakat ittifakın kurulmadığı sorunlu durumlarda ise Sulh Komitesi devreye giriyor. Bu rolü de Kadın Evi üstleniyor. Çözülemeyen durumlarda ise son çare olarak Aile Kanunu dahilinde mahkemeye başvuruluyor.
Ailenin onayı ya da isteği şart olmayan 18 yaş üzeri iki cinsin onayının yeterli olduğu bir evlilik sözleşmesini de esas alıyor. Kadın ve erkek bir aile kurumunu inşa ediyor. Çocukların da evlerde görüşünü belirtme, aile kurumuna dair görüş ve önerilerini sunma ve hakkını savunma hakkı vardır. Kurulan aile kurumda her bir birey irade, düşünce sahibidir ve görüş belirtme hakkı bulunmaktadır. Demokratik aile modeliyle demokratik toplumun temeli atılıyor. Aile ne kadar demokratikleşirse toplumda o denli demokratikleşecektir.”
TOPLUMSAL SÖZLEŞME’YLE DE KADIN HAKLARI KORUNDU
Aynur Paşa, Aile Kanunu’nun, kadının toplum içerisinde nasıl yer alacağını, yaşamını nasıl idame edeceğini kadın haklarının neler olduğunu ve haklarını güvenceye alacağını somut bir şekilde ortaya koyduğunu belirterek, Toplumsal Sözleşme’de kadının rolüne şu şekilde değindi: “Kadınların yüzde elli temsiliyetin olduğu bir komite ortamında Toplumsal Sözleşme tartışıldı. Her bir maddede cinslerin eşitliğine dayanıyor. Eş başkanlık sistemine dayanan Toplumsal Sözleşme, demokratik bir ailenin inşa edilmesinden de sorumlu. Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Meclisi de Toplumsal Sözleşmenin bir parçası ve kadının yaşamın her alanında olduğu gibi ekonomi boyutunda da iradesinin olduğuna dikkat çekildi.
Toplumsal Sözleşme de kadının özgünlüğü ve özerkliği korundu. Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi bünyesinde bulunan kadınlar doğrudan Kuzey-Doğu Suriye Kadın Meclisi’ne de bağlı olacak ve kendi temsilcilerini kendi belirleyerek Konfederal bir sistem esas alınıyor. Kadın Adalet Meclisi örgütlendirilecek. Mahkemelerde kadın konusunda çözüme kavuşturulamayan konular doğrudan Kadın Adalet Meclisi ilgilenecek. Kısacası Toplumsal Sözleşme’de de kadın hakları güvence altına alındı, hakları korundu.”
Kuzey-Doğu Suriye Kadın Meclisi’nin bu yıl ikinci konferansını gerçekleştireceğini, esas gündem maddesinden birinin de Kadın Toplumsal Sözleşme’nin oluşturulması ve Aile Kanunu’nda da değişimlere gidilmesinin mümkün olduğu bilgisini paylaşarak konuşmasını tamamladı.