Kobanê Kantonu Meclisi Eşbaşkanı Mistefa İto, Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları değerlendirdi.
Yaklaşan seçimlere dikkat çekerek Türk devletinin yeni senaryolar yazdığını belirten İto, şöyle konuştu:
“İşgalci Türk devleti Rojava, Kuzey ve Doğu Suriye sınırı boyunca dün akşamdan beri uçaklarla bombalıyor. Türk devleti bu saldırıları yalan ve dolanlarla uydurduğu gerekçelerle yapıyor. Taksim’deki olayı bahane ederek bu şekilde Kuzey ve Doğu Suriye halklarından intikam almak istiyor. Türk devletinin tüm gücüyle desteklediği ve umut bağladığı DAIŞ buradaki tüm halkların eliyle yenilgiye uğradı. Bölge halkı Türkmen, Çerkez, Arap, Kürt, Süryani ve tüm halklar birlikte DAIŞ çetelerini yenilgiye uğrattılar. Bugün Erdoğan aslında yok olan Osmanlı hayalinin intikamını almaya çalışıyor. Ancak şunu da çok iyi belirtmek gerekir. Türk devleti uluslararası güçlerin haberi ve onayını almadan böyle bir saldırı yapma cesaretini gösteremez. Bu anlamda biz tüm bu güçlere sesleniyoruz. Özellikle uluslararası koalisyonun ahlaki görevlerini bu halka karşı yerine getirmesi gerekir. Çünkü, bu saldırılardan herkes zarar görecektir. DAIŞ’e karşı verilen mücadele zayıflayacak. Ve dünyada terör bir kez daha güç kazanacaktır.”
Türk devletinin saldırılarının 2015’ten bu yana hiçbir zaman durmadığının altını çizen İto, şöyle devam etti:
“Her fırsatta, uluslararası güçlerinde onayını alarak Suriye, özellikle Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına saldırmıştır. Bunun en belirgin örneği bugün Türk devletinin Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Sipî de yaptıkları ortaya koyuyor. Yaptığı tüm hukuk dışı uygulamalar göz önündedir. O bölgelerin demografik yapısını değiştiriyor ve hala bunu devam ettirmek istiyor. Ne zaman Türk devleti eline bir fırsat geçse bunu yapacaktır. Ancak şunu iyi biliyoruz ki, 2019 saldırılarından çıkarılan tecrübeler de gösteriyor hem bölge halkı, hem askeri güçler gerekli tüm güvenlik tedbirlerini almışlardır. Eskiden yaşanılan eksiklerden tecrübeler çıkarılmış ve o eksiklikler aşılmıştır.
Türk devleti kendi iç sorunları karşısında çıkmaza girmiş. Ekonomik, siyasi, toplumsal ve askeri çok büyük bir kriz yaşıyor. Yine Türk devleti seçimlere hazırlanıyor. Bu şekilde seçimleri kazanmak için kendi eline yeni kartlar almaya çalışıyor. Ancak bu şekil yöntemlerle hiçbir zaman kendi toplumu ve insanlık için bir kazanç elde edemez. Tam tersine Erdoğan’ın bu kirli oyunları aynı zamanda Türkiye halkları için de büyük felaketlere neden olacaktır. Erdoğan’ın bu kirli oyunları aynı zamanda hem kendi sonunu getirecek, hem de tüm karanlık güçlerin sonunu getirecek.
Zafer her zaman demokratik ve özgür bir toplum için direnen halkların olacaktır. Tüm halkları, dinleri, kültürleri, renkleri kendi içinde barındıran ve birlikte ortak bir demokratik yaşam kuran halkların zaferi olacaktır.”