HPC ve HPC-Jin: Devrimci halk savaşı temelinde örgütlenmeye çağırıyoruz
HPC ve HPC-Jin, "Tüm halkımıza, yaşamlarını Devrimci Halk Savaşı temelinde örgütlenmeleri ve savunma saflarına katılarak güçlendirme çağrısı yapıyoruz" dedi.
HPC ve HPC-Jin, "Tüm halkımıza, yaşamlarını Devrimci Halk Savaşı temelinde örgütlenmeleri ve savunma saflarına katılarak güçlendirme çağrısı yapıyoruz" dedi.
HPC ve HPC-Jin genel komutanlıkları, Hesekê’deki 4 Nisan Parkı’nda, işgalci Türk devleti ve çetelerinin saldırıları ve Suriye’deki duruma ilişkin basın açıklaması düzenledi.
HPC üyesi Viyan Hesen ve HPC Cizre Kantonu yöneticilerinden Hemîd Miêş tarafından Kürtçe ve Arapça okunan açıklamalarda, Baas rejiminin devrilmesinden sonra işgalci Türk devletinin oluşan atmosferden faydalanarak Kuzey ve Doğu Suriye topraklarına saldırılarını yoğunlaştırdığı belirtildi.
Şehba ve Minbic’deki işgalle birlikte göçe zorlanan halkın büyük zorluklarla karşı karşıya getirildiğinin hatırlatıldığı açıklamada Şam’daki geçici yönetime ilişkin ise şöyle denildi: “Suriye’de kriz hali devam etmektedir. Yeni yönetim olduğunu iddia eden Şam’da konuşlu askeri güç, kadın özgürlüğünü inkar etmekte ve Türk devletiyle işbirliği yapmaktadır. Halk olarak kendi savunma ve güvenliğimizi bu güce teslim edemeyiz. Özerk Yönetim bölgelerinde QSD savaşçıları, bizleri savunmak için büyük fedakarlıklar gösteriyor. Savunma gücümüz Kürt, Arap, Ermeni, Türkmen, Süryani ve Asuri gençlerinin saflarında yer aldığı QSD’dir.”
“Onurlu savaşçılarımız aktif bir şekilde savunma görevini yerine getirirken HPC olarak biz de sessiz kalmayacak ve onları yalnız bırakmayacağız” diyen HPC’nin açıklamasının devamında şunlara yer verildi: “Bizler de direniş cephelerindeki QSD ve YPJ’li kardeşlerimizle birlikte olacağız. Bu temelde yurdumuzu, köylerimizi, mahalle ve kentlerimizi savunacağız. Şimdiye kadar onlarca HPC ve HPC-Jin üyesi savaş cephelerine gitmiş ve QSD, YPJ savaşçılarıyla birlikte Türk işgalciliğine karşı savaşmaktadır. HPC ve HPC-Jin üyelerinin bu duruşu, hepimiz QSD’yiz, hepimiz YPG-YPJ’yiz anlamına gelmektedir.”
Özerk Yönetim’in 13 yıl süren krizde özgür bir alan olmayı başardığına, bunu kendi özsavunması ile gerçekleştirdiğine dikkat çekilen açıklamada, bugün özsavunmanın öneminin daha çok ortaya çıktığının altı çizildi. Türk devletinin Efrîn, Bab, Girê Spî, Serêkaniyê ve diğer bölgelerdeki işgal ve ilhakını tüm Suriye’ye taşımak istediği belirtildi.
'SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ!'
Açıklamanın sonunda şunlar kaydedildi: “Buralar bizim topraklarımız. Buraya başka yerden gelmedik. İşgal edenler bizzat Türk devleti ve çeteleridir. Bizim kimsenin toprağında, ülkesinde gözümüz yok fakat kim bizim ülkemize göz koyarsa, herkes bilsin ki susmayacak ve sonuna kadar direneceğiz.
HPC ve HPC-Jin olarak tüm halkımıza, yaşamlarını Devrimci Halk Savaşı temelinde örgütlenmeleri ve savunma saflarına katılarak güçlendirme çağrısı yapıyoruz. Verdiğimiz bedeller ülkemizin güveni ve halkımıza özgür yarınlar inşa etmek içindir. Bu yüzden bedel vermekten korkmuyoruz!”