Ziraat Mühendisi Mihemed Heysem El-Metir, 9 dönümlük arazi üzerinde başlayan seranın, her yıl genişleyerek 36 dönüme ulaştığını; domates, salatalık, patlıcan, biber, fasulye yetiştirildiğini söyledi.

Topluma dayalı ekonomi modeli, yerel kaynakların kullanımını teşvik ederek toplumun katılımını sağlamayı amaçlıyor. Bu çerçevede, yerel kooperatiflerin kurulması, yerel üretimin teşvik edilmesi ve yerel pazarların desteklenmesi gibi adımlar atılıyor. Toplumun kendi kaynaklarını etkin bir şekilde kullanmasına olanak tanıyan topluma dayalı ekonomi modeli, yerel halkın katılımını ve sahiplenmesini teşvik ederek toplumsal dayanışmayı güçlendiriyor. Kuzey ve Doğu Suriye'de tarım sektörünün gelişimine önemli bir katkı sağlayarak bölgenin kendi kendine yetebilirliğine katkı sağlıyor. Proje, yerel halkın ekonomik refahını artırarak bölgenin kalkınmasına olumlu bir etki yapıyor. Aynı zamanda bölgede taze sebze arzını artırmayı ve yerel halkın daha sağlıklı ve dengeli beslenmesine katkıda bulunuyor. Sera kompleksi, yerel pazarlarda taze ve kaliteli ürünlerin sunulmasını destekleyerek yerel ekonominin güçlendiriyor. Topluma dayalı ekonomi modelinin yaygınlaşması, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal refahın artırılması için önemli bir adım. Bu modelin bölgede daha da yaygınlaşmasıyla birlikte, yerel ekonominin güçlenerek toplumun yaşam standartlarının yükselmesine katkı sağlıyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de geliştirilen sebze seracılığın örneklerinden biri de Rimelan’daki 36 dönümlük arazi üzerinde kurulan sebze serası.

PROJE HER YIL GENİŞLEDİ

Ziraat Mühendisi Mihemed Heysem El-Metir, dört yıldır Rimelan’daki sebze serasında çalışıyor. 2015’te 9 dönümlük arazi üzerinde seranın temelinin atıldığını belirten Mihemed, “Proje, her yıl genişledi. 9 dönümle başlanan sebze serası şu an 36 dönüme ulaştı. Domates, salatalık, patlıcan, biber, fasulye ekiyoruz” dedi. Mahsulün Dêrîk, Girkê Legê ve Rimelan’daki pazara götürüldüğünü söyleyen Mihemed, seracılık kooperatifinde 6 ailenin yer aldığını söyledi.

VERİMDE ARTIŞ YAŞANINCA

Mihemed, şunları paylaştı: “Kooperatifte yer alan aileler seranın ihtiyaçlarını gideriyor, toprağa ekilen tohumdan mahsul aşamasına kadar doğrudan serayla ilgileniyor. İsteyen aileler kooperatife dahil olabilir, mevsimin tamamlanmasıyla da kooperatiften çıkabiliyor. Aileler dayanışma içerisinde çalışıyor. Aslında bir yandan da toplumsallığı güçlendiriyoruz. Bitkilerin yetişmesine uygun şartların sağlanması amacı ile çevre şartları kontrol edilebilen veya düzenlenebilen seracılıkla kendi kendine yeterlilik ekonomisi geliştiriliyor. Önceden ürünler ithal üründü. Şu an ise seracılık geliştirilerek bölgenin ihtiyacı karşılanmaya çalışılıyor. Eskiye oranla bir gelişmenin kaydedildiği söylenebilir. Elde edilen mahsulün büyük çoğunluğu Dêrik, Girkê Legê ve Rimelan pazarına sunulsa da verimde yaşanan artıştan kaynaklı 2023’te Qamişlo, Hesekê ve Dêrazor pazarlarını da besledik.”