Türk devletinin işgal ve soykırım saldırıları, Kuzey ve Doğu Suriye’nin bütün kentlerinde protesto edildi.

AMÛDÊ

Amûdê’de yüzlerce kişi, “Yaşasın halkların direnişi”, “Zafer bizimdir”, “İşgalci ve uluslararası sessizliği kınıyoruz”, “İşgale ve savaşa hayır” ve “Katledilmemize ve topraklarımızın işgal edilmesine ortak olmayın” yazılı pankartlarla Şengal Meydanı’ndan Rusya üssüne kadar yürüdü.

Rusya üssü önünde konuşan Amûdê İlçesi Halk İnisiyatifi Üyesi Zîwer Elî, “İşgalci Türk devleti Kuzey ve Doğu Suriye halkımıza karşı kara ve hava saldırılarını sürdürüyor ve gazetecileri de hedef alıyor. Amacı bölgenin güvenliğini, demokratik projeyi ve Özerk Yönetim’i yok etmektir” dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın paradigması temelindeki özgürlük devriminin zafere ulaşacağını vurgulayan Zîwer Elî, “Askeri güçlerimiz ve halkımız nasıl çeteleri yendiyse, Türk devletinin kirli işgal planlarını da yenilgiye uğratacak ve Önder Abdullah Öcalan’ın öncülüğündeki özgürlük devrimi kazanacaktır” ifadelerini kullandı.

Kürt Ulusal Birlik Partileri (PYNK) adına Demokratik Yeşiller Partisi üyesi Mihemed Hiso, işgalci Türk devletinin bu saldırılarla halkı yok etmeyi ve ikinci bir Lozan kurmayı hedeflediğini belirtti.

İşgalci Türk devletinin Medya Savunma Alanları’nda aldığı darbeleri ve gerillanın direnişine dikkat çeken Hiso, “İşgalci Türk devleti, halka yönelik soykırım saldırıları gerçekleştirmek ve özgürlük hareketini yenilgiye uğratmak için bahaneler üretiyor” diye belirtti.

Mihemed Hiso, Rusya, ABD ve Uluslararası Koalisyonun işgalci Türk devletinin saldırılarından sorumlu olduğunu ifade ederek, son saldırıların bu devletlerin onayıyla yapıldığını söyledi.

Mihemed Hıso, PYNK adına bölge halkına askeri güçlerle birlik olmaları çağrısında bulundu.

QAMIŞLO

Kürt Gençlik Meclisi, Qamişlo’da bulunan Halk Parkı’nda  yaptığı bir açıklama ile  “Halkımız ve Kürdistan gençliği kendi gücü ve kazanımları etrafında birleşmelidir. Kürdistan'ı sonuna kadar koruyacağımızın teyit ediyoruz” dedi. Kuzey ve Doğu Suriye Gaziler Federasyonu da Türk devletinin Derik'te gerçekleştirdiği katliam ile Qamişlo, Til Rifet, Kobanê ve Til Temir'de en gelişmiş NATO silahları ile çocukları hedef aldığını belirtirken "Bütün bunlar Türk devletinin bir suçlu ve terör devleti olduğunu kanıtlamaktadır" denildi.

Gaziler Federasyonu, faşist Türk rejiminin işlediği suçlardan Uluslararası Koalisyon, Birleşmiş Milletler (BM) ve Rusya’nın sorumlu olduğunu, bu saldırıların tehlikelerine dikkat çekerek DAİŞ’in yeniden örgütlenebileceği uyarısında bulundu.

İşgalci Türk devletinin saldırılarına karşı durmaya hazır olduklarını belirten Gaziler Federasyonu, bölge halkını QSD’ye destek vermeye çağırarak, “Devrimci halkı savaşçı çizgisi, Türk devlet terörünü, DAİŞ çetelerini ve tüm terörist gruplarını yenecektir” dedi.

TIL BERAK

Til Berak ilçesinde de Şehitler Meydanı’na kadar bir yürüyüş düzenlendi. “İşgali yeneceğiz ve devrimimizin değerlerini savunacağız” sloganlarının atıldığı eylemde konuşan Suriye Devrimci Gençlik Hareketi Yemama El Mehmûd, “Bu saldırılar direniş ısrarımızı zayıflatamaz” dedi.

Til Berak Şehit Aileleri Meclisi Yürütme Üyesi Ebdulrezaq Salim, bölge halkına birlik çağrısında bulundu.

REQA

Reqa’da işgalci Türk devletinin saldırılarına karşı yapılan yürüyüşe, Şehit Aileleri Meclisi, Zenûbiya Kadın Topluluğu, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, İç Güvenlik Güçleri, meclis ve komünlerin yanı sıra Reqalı yüzlerce kişi katıldı.

Wafîdîn Evi önünden Bab Bexdad bölgesine kadar süren yürüyüşün bitiminden sonra Şehit Aileleri Meclisi Kadın Meclisi Sözcüsü Zeyneb El Xelef söz aldı. “Türk devletinin son yıllarda politikalarına boyun eğmeyen yurttaşlarımıza yönelik uçak ve ağır silahlarla gerçekleştirdiği saldırılar, terörün en üst düzeyidir” diyen Zeynep El-Xelef, saldırıların Demokratik Özerk projesine yönelik tüm plan ve politikalarının başarısız olduğunu gösterdiği söyledi.

Reqa Zenûbiya Kadın Topluluğu Sözcüsü Sosin El Xelef ise, Türk devletinin saldırılarına karşı Kuzey ve Doğu Suriye halkının QSD güçlerinin yanında olduğunu belirtti.

Kobanê, Hesekê, Tebqa ve Minbic’da da sivil toplum kuruluşları aynı amaçla basın açıklamaları gerçekleştirdi.

Açıklamalarda, işgalci Türk devletinin işlediği suçlara uluslararası toplumun ve bu saldırılara karşı sessiz kalması kınanırken, Türk işgaline karşı bölgenin hava sahasının kapatılarak cezalandırılması çağrısında bulunuldu.