GÖRÜNTÜLÜ

Türk devleti ve çeteleri 142 kadını katletti

Kuzey ve Doğu Suriye’de, Türk devleti ve çetelerinin saldırıları nedeniyle 2019’-2024’ yılları arasında 142 kadın şehit düştü. Bir saldırıdan yaralı kurtulan Helîme Osman, kadınların bu saldırılara iradeleri ve kararlılıklarıyla cevap verdiğini belirtti

TÜRK DEVLETİNİN KATLİAMLARI

Kuzey ve Doğu Suriye'deki devrimle, siyasi, toplumsal, ekonomik, diplomatik ve eğitim alanlarında yaşanan dönüşüm kadınların rolünü de yeniden tanımlayan bir süreç oldu. Bu devrim, kadınların sadece birer izleyici değil, aksine aktif katılımcılar olarak ön plana çıktığı bir dönem olarak tarihe geçti. Kadınlar, devrimin öncüsü olarak, toplumsal adalet, eşitlik ve özgürlük mücadelesinde önemli bir yer edindi. Ancak, bu cesur kadınlardan 142’si, Türk devleti ve onun desteklediği çeteler tarafından havadan ve karadan hedef alınarak şehit edildi. Şehit edilen öncü kadınlardan bazılarının hikayesi şöyle:

XALÎDE ÎSA

Xalîde Îsa ve oğlu Hêjar Silêman, Türk devletinin 28 Ağustos'ta gerçekleştirdiği saldırı sonucu şehit düştü. Xalîde Îsa, 1979 yılında Tirbêspiyê'de doğdu. Evin en büyük çocuğu olarak yurtsever bir ailede büyüdü. Dört çocuk annesi olan Xalîde Îsa, 2014 yılında Enteriye Mahallesi'nde bulunan Şehit Cesur Komünü'nde yer aldı. Komünlerde verdiği mücadelenin ardından, Kongra Star'ın Enteriye Mahallesi yöneticiliğinde mücadele etmeye devam etti ve şehadetine kadar bu görevini sürdürdü. Zulme boyun eğmeyen, adaletin, eşitliğin, demokrasinin sağlanması ve halkların özgür bir şekilde yaşamını sürdürmesi için mücadele eden bir öncü kadındı. Cinsler arası eşitliğin sağlanması için ömrünü kadın özgürlük mücadelesine adadı; Kongra Star faaliyetlerinde büyük emekler verdi, kadın haklarını savundu ve demokratik bir aile modelinin inşası için mücadele etti. Ayrıca, bir oğlunu da Kürt Özgürlük Mücadelesi’ne katarak gerilla yaptı.

LEYMAN ŞİWÊŞ VE YUSRA DERWÊŞ

Qamişlo Kantonu Meclis Eş başkanı Yusra Derwêş ve Qamişlo Kantonu Meclis Eş Başkan Yardımcısı Leyman Şiwêş, Türk devletinin 20 Haziran 2023'te gerçekleştirdiği saldırıda şehit düştü.

Leyman Şiwêş, 1968’de Cîzre Kantonu'nun Amûdê şehrinde doğdu. 1989'da Kürt Özgürlük Mücadelesi’ne büyük bir emek verdi. 2002-2003 yıllarında kadın özgürlük mücadelesi ve yürüttüğü çalışmalar gerekçe gösterilerek KDP tarafından tutuklandı ve 6 ay zindanda kaldı. Bir Kürt kadını olarak, 38 yıl boyunca mücadele verdi. Rojava'nın ilk savaşçıları arasında yer aldı ve Kurdistan genelinde ve yurt dışında birçok alanda çalışmalar yürüttü. 2008’de Rusya'ya giden Leyman Şiwêş, burada 7 yıl boyunca çalışmalarını sürdürdü. Rojava-Kuzey ve Doğu Suriye'de 19 Temmuz Devrimi'nin başlamasıyla, 2015'te memleketi Kobanê'ye dönme kararı aldı ve mücadelesini burada devam ettirdi. DAİŞ çetelerinden kurtarılan bölgelerde, demokratik projenin temellerini atan ilk öncülerden biri olan Leyman Şiwêş, 2016'da Minbic'e gitti ve 2019’a kadar burada kaldı.

Yusra Derwêş, Eylül 1971'de Amûdê'de doğdu. Çocukluğundan beri Şam hükümetinin ırkçı politikalarına boyun eğmeyen Yusra Derwêş, rejimin eğitim sistemindeki zulmüne ve ırkçılığına karşı durdu. Kurdistan Özgürlük Mücadelesi içinde büyüyen Yusra Derwêş, birçok alanda çalışmalar yürüttü. Amûdê okul yönetiminin kurucularından biri olan Yusra Derwêş, 2012-2013 yıllarında Amûdê Meclisi Eş başkanlığı görevini üstlendi, ardından Amûdê Eğitim Kurumu'nun Eş başkanlığına seçildi. Uzun yıllar boyunca bölgede eğitim sistemini geliştirmek için çalışan Yusra Derwêş, 1 Kasım 2022'de Qamişlo Kantonu Meclisi Eş başkanlığına seçildi.

JİYAN, ROJ VE BARÎN

İşgalci Türk devleti, Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Devrimi Forumu'na katılan Jiyan Tolhildan, Roj Xabûr ve Barîn Botan'ı 22 Temmuz 2022'de hedef aldı. Bu saldırı sonucu 3 YPJ öncüsü şehit düştü.

Jiyan Tolhildan, 1980 yılında Efrîn’in Raco ilçesine bağlı Memala köyünde doğdu. Yurtsever bir ailenin çocuğu olan Jiyan Tolhildan, ailesi sayesinde Kurdistan Özgürlük Hareketi ile tanıştı. Özellikle abisi Elî Efrîn'in 1996 yılında özgürlük mücadelesine katılmasıyla bağlılığı derinleşti. Önder Abdullah Öcalan’ın 1999'da uluslararası bir komployla rehin alınmasıyla Özgürlük Hareketi'ne katıldı. Rojava Devrimi'nin kıvılcımlarının başlamasıyla yönünü Rojava'ya çevirerek Yekîtiya Xwendekarên Kurdistan (YXK) temelini atılmasına öncülük etti. YPG ve YPJ'nin oluşumunda aktif rol oynadıktan sonra Terörle Mücadele Birimleri'nde (YAT) yer aldı. Devrim sürecinde zorlukların, direnişlerin, acıların ve başarıların hemen her anına tanık oldu. 2013 yılında çeteler Serêkaniyê’ye saldırdığında direnişin saflarında öncülük yaptı. Şêxmeqsûd ve Efrîn direnişine katılarak, Şedadê, Minbic ve Dêrazor’da DAIŞ çetelerinin yenilgiye uğratılmasında önemli rol üstlendi.

Roj Xabûr, 1992 yılında Dirbêsiyê şehrinde doğdu. 2011 yılında devrim saflarında yerini aldı. YPG'nin kurucularından olup, kendisini askeri ve ideolojik yönden geliştirerek önemli görevler üstlendi. 2016 yılında, Minbic halkını DAİŞ çetelerinin zulmünden kurtarmak için Minbic’in özgürleştirilmesinde yer aldı. Cerablus’tan gelen DAİŞ çeteleri ve Türk devletine bağlı grupların saldırılarına karşı direnişin ön saflarında yer aldı.2019 yılında işgalci Türk devleti ve çeteleri Girê Spî ve Serêkaniyê'ye saldırı düzenlerken, Girê Spî cephesinde direnişe öncülük etti ve işgalin son anına kadar mücadelesini sürdürdü. Daha sonra askeri eğitim sorumluluğunu üstlendi ve onlarca savaşçıyı eğitti.

Barîn Botan, Şehba kantonunun Ehrez ilçesinde doğdu. 2011 yılında YXK'ye katılan YPJ savaşçısı Barîn Kobanê, 1 Şubat 2018'de Barîn Kobanê’nin şehadetinden etkilenerek YPJ'ye katılma kararı aldı. Bir süre sonra Terörle Mücadele Birimlerine (YAT) katıldı ve aktif olarak çalıştı. DAİŞ'e yönelik birçok özel operasyonda savaşçı olarak yer aldı.

ROJÎN, VIYAN VE NÛJIYAN

İşgalci Türk devletinin 25 Aralık 2021’de gerçekleştirdiği saldırıda, 2 erkek ve 2 kadın olmak üzere 4 genç katledildi. Ağır yaralanan Rojîn Ehmed ise 26 Aralık’ta şehit düştü. Bu gençlerden Viyan Kobanê, Nûjiyan Ocalan ve Rojîn Ehmed, Genç Kadınlar Birliği üyeleriydi. Üç genç kadın, mücadele boyunca kadın hakları ve özgürlük savunuculuğu yaptı. Eğitim ve bilinçlenme etkinlikleriyle, gençlerin toplumsal hayatta daha fazla yer almalarına öncülük ettiler. Birçok eylemde yer almış ve öncülük yapmış bu üç genç kadın, kadınların sesini duyurmak için çaba sarf ettiler.

HEBÛN, ZEHRA VE EMİNE

Fırat Kantonu Kongra Star Koordinasyon Üyesi Zehra Berkel, Emine Veysi ve Fırat Kantonu Kongra Star Üyesi Hebûn Mele Xelîl, işgalci Türk devletine ait SİHA’ların 23 Haziran 2020’de Kobanê’nin Helincê köyüne yönelik hava saldırısında şehit düştü. Hebûn Mele Xelîl (39), Kobanê’nin Bender köyünde dünyaya geldi. Aslen Kobanê’nin güneydoğusundaki Helincê köyünden olan Hebûn Mele Xelîl, yurtsever bir ailede büyüdü. DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye saldırmasından sonra, 15 Eylül 2014’te YPJ saflarına katılarak çetelere karşı ön cephelerde yerini aldı. Arkadaşlarıyla birlikte kahramanlık destanları yazdı ve DAİŞ’e karşı gösterilen görkemli direnişte yer alan kahramanlardan biri oldu.

Kobanêli bir ailenin çocuğu olarak 1987 yılında dünyaya gelen Zehra Berkel, Halep Üniversitesi’nde Hukuk bölümünü bitirdi. Kadın çalışmalarına 2013’te katıldı ve ilk olarak Mala Jin (Kadın Evi) içerisinde yer aldı. Daha sonra Heyva Sor a Kurd ve Kobanê Halk Meclisi’nde çalışmalar yürüttü. Kobanê Halk Belediyesi Eş başkanı seçildi. Belediye Eş başkanlığından sonra, Kobanê Adalet Komitesi Eş başkanlığı görevini üstlendi. 2018 yılı itibarıyla Kongra Star Fırat Kantonu Koordinasyonu Üyesi olarak büyük bir emekle çalışmalarını yürüttü.

Emine Weysi, 1965 yılında Helincê köyünde dünyaya geldi. 5 çocuk annesi Emine, yurtsever kimliği ile biliniyordu. Eylemlerde sürekli yer alan Emine, tüm enerjisini Kürt ve kadın mücadelesine verdi.

HAKİKATİN TAKİPÇİSİ DILOVAN GEVER

Kobanê’de şiddetli çatışmaların yaşandığı bir dönemde, Kobanê halkının yanında bir gazeteci ve bir Kürt kadını olarak mücadele eden Dilovan Gever, Kobanê direnişini dünyaya duyurmak amacıyla yönünü Kobanê’ye çevirdi. Halkın direnişine, acılarına ve mutluluklarına şahit olan bir gazeteciydi. Kobanê’den Dêrazor’a kadar büyük bir aşkla haber peşinde koşan Dilovan Gever, hakikati karanlıktan aydınlığa ulaştırmaktaki ısrarlı kişiliğiyle tanındı. Türk devletinin Sêrêkaniye ve Girê Spî işgalini başlattığı bir dönemde kamerasını alarak, Girê Spî’de halka dönük gerçekleşen saldırıları ortaya çıkarmak için seferber oldu. Girê Spî’de gazetecilik faaliyetini sürdürürken, 13 Ekim 2019 yılında Türk devleti tarafından hedef alınarak şehit düştü.

‘KADINLAR BİRBİRLERİNE KENETLENMELİ’


Bu saldırılarda yaralı kurtulanlar da var. Bunlardan biri, Helîme Osman. İşgalci Türk ordusunun 18 Nisan 2024 yılında Kobanê’de sivil bir araca dönük gerçekleştirdiği saldırıda bir ayağını kaybeden ve bir kolunun da fonksiyonunu yitiren Helîme Osman saldırılara ilişkin, "Rojava Devrimi ile kadın her alanda aktif rol oynadı. Siyasette, diplomaside, eğitimde, ekonomide ve yaşamın her alanında yer edindi. Yer edinmekle kalmadı, topluma öncülük etti. Dolayısıyla Rojava Devrimi, yerelde ve dünyada bir kadın devrimi olarak yankı buldu. Türk devleti, kadınların öncülüğünden korkuyor ve çıkarları doğrultusunda kadınları hedef alıyor. Çünkü kadınlar, zulme, baskıya, iktidara boyun eğmiyor ve özgürlük arayışını süreklileştiriyor.

Saldırılar kadınları yıldıramaz. Kadınlar, Türk devletinin saldırılarına iradeleri, moral ve kararlılıklarıyla cevap veriyor. Kadınlar, Önder Apo’nun Kadın özgürlükçü paradigması etrafında kenetlendi. Kadınlar, bu saldırılara karşı daha da irade sahibi olmalı, çalışmalarını güçlendirmeli, mücadelelerini yükseltmeli ve topraklarına sahip çıkmalı. Rojava Kadın Devrimi’nin daha güçlü kılınması için kadınlar birbirine kenetlenmeli ve örgütlenmelerini güçlendirmelidir” diye konuştu.