YPJ Genel Komutanlığı yaptığı yazılı açıklamada "Şengal katliamının 10'uncu yıldönümü vesilesiyle, bu fermanda yaşamını yitirenleri ve DAİŞ çetelerinin katliamını engellemek için canlarını feda eden savaşçılarımızı saygı ve minnetle anıyoruz. Halkımızı kanımızın son damlasına kadar savunacağımızın sözünü bir kez daha yineliyoruz” dedi. 

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı: 

“Êzidî halkımız, tarih boyunca pek çok fermanla karşı karşıya kalmıştır. İşgalcilerin amacı, tanrıça kadın ve Kurdistan’ın kadim toplumu hakikatine dayanan Êzidî toplumumuzun dinini, inancını, kimliğini, kültürünü ve tarihi hafızasını yok etmektir. Ancak kadınlar ve Êzidî halkımız bu fermanlara karşı büyük bir direniş ile karşılık veriyor.

Hegemonik ve iktidar güçler, DAİŞ çeteleri aracılığıyla 3 Ağustos 2014'te Şengal’in kutsal topraklarına yönelik vahşi bir saldırı gerçekleştirdi. KDP, Êzidî halkını katliamla karşı karşıya bırakarak Kürt halkına tarihi bir ihanet yaptı. Binlerce insan katledilirken, büyük bir kısmı da toplu bir şekilde diri diri toprağa gömüldü. Aynı zamanda binlerce kadın DAİŞ tarafından kaçırıldı ve pazarlarda köle olarak satıldı. Yağma, istismar ve büyük bir katliam yaşandı. Şengal'deki katliam, orijin toplumların değerlerine, yerel inançlara ve Ortadoğu coğrafyasına yönelik bir saldırıdır.

YPJ-YPG savaşçıları kahramanca ve fedakâr bir ruhla Şengal’in dağlarında insani koridor açtı ve Kürdistan Özgürlük Gerillalarıyla birlikte büyük bir katliamın önüne geçtiler. Başta kadınlar olmak üzere Êzidî toplumumuz da egemen güçlerin plan ve soykırım politikalarına karşı Önder Apo'nun demokratik, ekolojik toplum ve kadın özgürlüğünün inşası paradigmasıyla kendini eğiterek yönetim sistemini örgütledi ve savunma gücünü kurdu. Bugün bizler, artık ne olursa olsun yeni fermanlara fırsat vermeyecek süreçlerin inşasına ve Şengalli kadınların onurlu duruşlarına tanıklık ediyoruz.

Bu süreçte YPJ olarak bir çocuğu ve 2 Êzidî kadını esaretten kurtardık. Şengal’deki katliamın yıldönümünde bu kadınları kurtarmak bizim için DAİŞ'ten alınacak en büyük intikamdır. YPJ olarak akıbeti henüz belli olmayan Êzidî kadınları kurtarmak ahlaki ve insani olarak öncelikli görevimizdir. Bu sorumlulukla mücadelemiz devam edecek.

Êzidî toplumu büyük bir mücadele ve direnişle soykırımın pençesinden kurtarıldı. Ancak bugün yine KDP ve Türk faşizminin eliyle Başurê Kurdistan'a götürülen DAİŞ çeteleri Êzidî halkı ve Irak’ın tüm halkları için ciddi bir tehlikedir. Êzidî toplumumuzun ve kadınlarımızın yaşadığı bu acılar asla unutulmayacaktır. Dolayısıyla Irak halkının yanı sıra Şengal kadınları ve halkının da bu mevcut tehdide karşı Serhildana kalkarak işgal ve ilhak politikasını boşa çıkarmalıdır. Bu temelde tüm kadınların ve halkımızın öz savunma sisteminin geliştirilmesini asli görevi olarak görmesi gerekir.

Şengal’e yönelik gerçekleştirilen korkunç fermanı bir kez daha kınıyor ve tek bir Êzidî kadın esaret altında olduğu sürece kurtarılmasının temel görevlerimizden biri olacağının sözünü veriyoruz. Kadınların ve halkların örgütlülük ve birlik düzeyinin her türlü soykırım ve işgal politikalarını boşa çıkaracağına inanıyoruz."