Ağabeyinin izinde yürüyen Rêzan

Kürdistan özgürlük mücadelesine 90'lı yıllarda katılıp şahadete ulaşan Yusuf Turan'ın (Rêzan Cûdî) kardeşi de izinde yürüdü ve şimde onun kod adıyla mücadele eden bir gerilla.

Rêzan Cûdî, Şırnak’a bağlı Gûndik Melê köyünde dünyaya gelir. Kürdistan özgürlük mücadelesi ile küçük yaşlarda tanışır. Agabeyi Yusuf Turan, 90’lı yıllarda gerilla saflarına katılır. Bunu öğrenen Türk devleti, ailesine baskı uygulamaya başlar. Kardeş Cûdî, Amed ve Şırnak cezaevlerinde kısa süre tutuklu kalır. Cezaevinden çıktıktan hemen sonra 2013 yılında gerilla saflarına katılır. Gerilla Cûdî, ağabeyi Yusuf Turan’ı ve gerillaya yolculuğunu ANF ile paylaştı.

Gerillaya katılımın akın akın olduğu 90’lı yıllarda ağabeyi Yusuf’un da 1991 yılında aynı tercihte bulunduğunu belirten Cûdî, şöyle devam etti: “Yüzlerce genç kız ve erkek Botan’dan gerilla saflarına katıldı. Devlet baskısı ve zulüm arttıkça Kürt halkı ve gençliğinin gerillaya sempatisi arttı. Halkı sahiplenen ve koruyan PKK'yi halk da sahiplendi. Gençler 90’lı yıllarda sonu gelmeyen devlet zulmüne 'dur' demek ve ülkelerini özgürleştirmek için akın akın gerilla saflarına katıldı. Ağabeyim Yusuf da genç yaşına rağmen Kürtlere mücadele etmekten başka çıkış yolunun olmadığını anladı ve direniş saflarında yerini aldı.”

GERİYE KALANLARA İŞKENCE

Yaşı küçük olduğu için ağabeyini hayal meyal hatırlıyor, çok şey paylaşamadığı için hayıflanıyor. Devlet, Yusuf'un katılımını öğrenir öğrenmez ev baskınlarına başlar. O dönemde hem yakın akrabalardan korucular var hem de bir ağabeyleri korucudur. koruculuk yapıyordu. Aslında koruculuğu kabul etmek zorunda kalmışlar. Onlar da sonradan koruculuğu bırakır. Gerilla Cûdî, devletin yaptıklarını şöyle ifade etti: "Anneme, bana ve ağabeyime yoğun işkenceler yaptılar. Ben ve ağabeyimi gözaltına alıp ajan olmamız için elektrik vermek dahil her türlü işkence yöntemini üzerimizde uyguladılar. Bedenimize elektrik veriyordular. Gerillanın kaldığı noktaları 'söyleyin' diyorlardı. Biz de konuşmazdık. Çünkü gerçekten bilmiyorduk. Suçsuz olduğumuz halde uzun süre gözaltında kaldık. Benim için mahkeme tarafından tutuklama kararı çıkarıldı. 45 gün Amed 20 gün Şırnak'ta cezaevinde tutuklu kaldıktan sonra hakkımda ‘yeterli delil’ bulunamadığı gerekçesiyle serbest bırakıldım.”

ARTIK KATILMA VAKTİDİR

Devlet baskı ve işkenceyle yetinmeyip göçe zorlar. Bazıları da ‘gidin buralardan başka yerlere yerleşin, ancak bu şekilde kurtulabilirsiniz' diye salık verir. Cezaevinden sonra artık aktif mücadele yürütmemin zamanının geldiğini, hatta geç bile kaldığını düşünen Cûdî, “Rêzan ve onun gibi nice kahraman yoldaşının yarım bıraktığı davayı tamamlamak üzere gerilla saflarına katıldım. Onların özgürlük mücadelesini yürütmek bizim öncelikli görevimizdir" dedi.

SADECE AĞABEYİ İÇİN DEĞİL

Gerillada ağabeyini tanıyanlardan dinlediğini, tam olarak ne zaman şehit düştüğünü öğrenemediğini aktaran Rêzan Cûdî, elbette ağabeyinin gerilla katılması ve şahadetinin kendisini etkilediğini ama özgürlük davasının bilincinde olduğunu söyledi. Sadece onun için değil, tüm şehitlerin intikamı ve Kürdistan halkının özgürlüğü için gerilla saflarında olduğunu kaydeden Cûdî, son olarak şunu vurguladı: "Devrim şehitlerimizin izinde yürüyerek devrim mücadelemizde yarım bıraktıkları davayı sürdürüp son nefesime kadar özgürlük mücadelesi vereceğim.’’