Almanya nükleer atıkları 2050’den itibaren depolayacak
Almanya, yıllar süren tartışmalar sonunda nükleer santraller ve atom araştırmalarından geriye kalan yüz binlerce ton radyoaktif maddenin depolanmasına ilişkin stratejiyi kabul etti.
Almanya, yıllar süren tartışmalar sonunda nükleer santraller ve atom araştırmalarından geriye kalan yüz binlerce ton radyoaktif maddenin depolanmasına ilişkin stratejiyi kabul etti.
Almanya, yıllar süren tartışmalar sonunda nükleer santraller ve atom araştırmalarından geriye kalan yüz binlerce ton radyoaktif maddenin depolanmasına ilişkin stratejiyi kabul etti.
Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi Federal Çevre Bakanı Barbara Hendricks tarafından dün yapılan açıklamada, nükleer enerji santrallerinde oluşan atıklara ilişkin Genel Strateji’nin karar altına alındığı duyuruldu. Hendricks’in duyurduğu bu strateji kapsamında önümüzdeki 15 yıl içinde nükleer atıkların saklanması için uygun bir alan tespit edilecekken, atıkların depolanacağı yerin inşasının ise 2050’de bitmesi hedefleniyor.
Hükümetin belirlediği stratejiye göre, nükleer enerji santrallerinde biriken yüz binlerce ton hafif, orta ve ağır radyoaktif madde yüklü atıkların depolanması ise 2050’den itibaren başlayacak ve on yılları bulacak. Kimi tahminlere göre ise, depolama işleminin son aşaması 2170 yılına kadar sürebilecek.
Halen nükleer atıklar, Castor adı verilen geçici özel konteynerler içinde saklanıyor ve bunların tümü depolamaya uygunluğu tartışılır olan Niedersachsen’daki Gorleben kasabasında depolanıyor. Gorleben, nükleer atık karşıtlarının protestolarıyla tüm dünyaca bilinen bir ‘nükleer mezarlık’ olarak anılıyor.
15 YIL BOYUNCA UYGUN ALAN ARANIP 2050’YE KADAR İNŞA EDİLECEK
Depolamanın yapılacağı uygun alanın seçimi için görevli olan bir komisyon, 2016 yazına kadar seçilecek alana ilişkin kriterleri belirleyecek. Bu aşamadan sonra ise 16 eyaletin hangisinde depolama yapılabileceğine ilişkin araştırmalar başlayacak ve bu araştırmalar 15 yıl kadar sürebilecek.
16 eyaletten Bavyera hariç tümü depolama işlemi için uygun alan araştırmasına katılacakken, nükleer enerji üretiminde önde gelen Bavyera buna yanaşmıyor. Bavyera Eyalet Hükümeti ve kurumları, eyalet topraklarında depolamaya uygun alanın olmadığını ve bunun da daha önce yaptıkları araştırmalarla ‘sabit’ olduğunu savunuyorlar.
NE KADAR ATIK MADDE VAR?
Almanya’da geride kalan on yıllar boyunca büyük protesto gösterilerine yol açan ve toplumun önemli bir kesiminin endişeyle yaklaştığı radyoaktif atıklar ciddi bir sorun olarak duruyor. Gorleben’deki depolama merkezi ise, nükleer enerjiye geçişten bu yanaki 50 yılı aşkın süreye rağmen geçici bir çözüm olmaktan ileriye gidemedi.
Almanya’da atom enerjisi kullanımına dayalı nükleer santrallerin ilki 1957 yılında inşa edilirken, 2004 yılına kadar elektrik üretimi ile atom araştırmaları için toplamda 110 adet inşa edilmiş oldu. Halen 7 elektrik üretim amaçlı reaktör hizmet verirken, bunların da 2011 yılında alınan karar gereği 2022 yılında tümüyle durdurulması planlanıyor.
Son nükleer atıkların 2022’de oluşacağı kesinleşirken, halen büyük miktarda hafif, orta ve ağır radyoaktif madde içeren atıkların saklanabileceği bir depo bulunmuyor.
NTV’de yer alan bilgilere göre, Almanya’daki nükleer enerji üretimi ve atom araştırmalarından geriye kalan atıkların dökümü şöyle:
-Toplam bin 100 adet Castor adı verilen geçici depolama konteynerleri içerisinde 10 bin 500 ton ağır metal şeklindeki yakıt çubuğu.
-Fransa’nın La Hague ile İngiltere’nin Sellafield bölgelerinde yeniden işlendikten sonra geri getirilen ve 300 kadar Castor içerisinde depolanmış ağır ve orta derecede radyoaktif atık.
-Araştırma, geliştirme amaçlı atom reaktörlerinden kalan 500 Castor içindeki yakıt çubuğu.
- Ayrıca, 600 bin metreküp hafif ve orta derece radyoaktif atık öngörülürken, bunların önemli bir kısmının demonte edilecek nükleer santrallerden geriye kalan çöpler ile tıp ve araştırma sektöründen artacak radyoaktif atıklar olacağı tahmin ediliyor.
-Bir zamanlar tuz madeni olan ve sonrasında radyoaktif atıkların depolandığı Asse II adlı bölgede de halen 200 bin metreküp hafif ve orta derece radyoaktif atık bulunuyor. Bunların da daha güvenli bir depolanmaya ihtiyacı var.
-Son olarak, İngiliz atom zenginleştirme şirketi Urenco’nun Nordrhein-Westfalen eyaletindeki santralinde 100 bin metreküp kadar atığın birikeceği tahmin ediliyor.
ÜRETİCİLERİN DEPOLAMA İÇİN AYIRDIĞI 38 MİLYAR EURO YETMEYEBİLİR
Nükleer santraller ve atom araştırmalarından birikecek atıkların depolanması için iki ayrı depolama merkezinin inşası da ihtimaller dahilinde. Nükleer santralleri işleten şirketlerin ‘atıkları temizleme faaliyetleri’ için bugüne kadar 38 milyar euroluk bir fon oluşturdukları bilinse de, bu miktarın on yıllar sürecek ve radyoaktif atıkların sızmasının yüzde 100 engelleyecek şekilde depolanması için yetmeyeceği de bir gerçek. Geri kalan giderlerin nasıl karşılanacağı ve Federal bütçenin mi yoksa eyaletlerin mi bu yükü karşılayacağı sorusuna ise henüz cevap bulunmuş değil.