Türkiye kentlerinde çıktığı deplasman maçlarının hemen hepsinde ev sahibi takımların ırkçı ve şovenist saldırılarına maruz kalan Amedspor Kulübü, bir yandan da Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) hukuksuz uygulamaları ile mücadele ediyor. Bölgede yaşanan savaşa dikkati çekmek için oyuncuların açtığı pankartlar ve seyircilerin barış vurgusu yapan tezahüratları nedeniyle ceza yağmuruna tutulan Amedspor tüm engellemelere rağmen her geçen gün başarılarına bir yenisini ekliyor.

Amedspor Kulübü oyuncuları, ANF’ye değerlendirmelerde bulundu...

ÇETİN: MİLLİ MAÇ HAVASINDA DAVRANIYORLAR

Ankaragücü ile yapılan karşılaşma sırasında yöneticilerine dönük gerçekleştirilen lincin planlanmış bir durum olduğunu belirten Amedspor Oyuncusu Abdullah Çetin, “Ankaragücü karşılaşması öncesinde Ankara’dan bir arkadaşım ile görüştüm ve arkadaşım beni yönetimimize dönük olası bir saldırının gerçekleşebileceği konusunda uyarmasına rağmen bizler böyle alçakça bir saldırının olabileceğine ihtimal vermedik. Hatta durumu yönetimdeki arkadaşlara aktardığımda onlardan 'Öyle şey mi olur, şimdiye kadar yüz yüze baktık, birbirimizle herhangi bir sorunumuz yok, neden böyle bir şey yapsınlar' tarzında bir cevap aldım. Biz kulüp olarak böyle bir durumun olabileceğine dahi ihtimal vermezken sonuç ortada” dedi. 

Amedspor’un bölge dışındaki tüm deplasman karşılaşmalarının ‘milli maç’ havasında geçtiğini aktaran Çetin, şunları belirtti: “Gittiğimiz her karşılaşmada tribünlerde Türk bayrakları ve faşist tezahüratlarla karşılanıyoruz. Türklüklerini Amedspor maçında hatırlıyorlar! İstisnasız her maça, daha önce sandıklarında duran Türk bayraklarını yanlarına alarak geliyorlar! Kimiz biz, bu ülkenin parçası mıyız? Tabii ki hayır, ‘vatan haini' ve 'bölücü'yüz! Sene başından bu yana çıktığımız her maç ‘milli maç’ havasında geçiyor. Sanırsın, Türkiye liginde top koşturan bir takımla değil de Yunanistan ya da İtalya ile mücadele ediyorlar. Bunun en son örneği de Ankaragücü karşılaşmasının 48. dakikasında yaşandı. 48. dakikada sahaya atlayan birkaç seyirci bize saldırdı, o da yetmezmiş gibi Türk bayrağı açtı."

'SONUNA KADAR TARAFTARIMIZIN ARKASINDAYIZ'

"Uğradığımız saldırılar bölgedeki savaştan sonra daha da şiddetlendi" diyen Çetin, şöyle devam etti:

"Doğal olarak bizler de Kürt kimliğimiz ve bölgedeki savaşa karşı barış istemimiz nedeni ile daha çok hedef haline geldik. Evet, ben bir Kürdüm ve bir Kürt olarak yaşamak istiyorum. Etnik kimliğim başkalarını rahatsız ediyor diye özümü inkar edemem. Nasıl bir algıya sahiplerse bu insanlar bölgedeki savaşta ölen insanları görmezden gelmemizi istiyorlar. Sadece polis veya asker ölümleri için tepki göstermemizi istiyorlar. Ama bizim bu konuda tutumumuz çok net; biz bu kirli savaş yüzünden hiç kimse ölsün istemiyoruz. Taraftarımız sırf insanlar ölmesin, diye sloganlar atıp, pankartlar açtığı için cezalandırılıyor. Şu ana kadar 300 bin TL’yi aşkın para cezası ve yaklaşık 14 maç saha kapatma cezası ile karşı karşıya kaldık. Bu tarz hukuksuz uygulamalarla dünyanın hiçbir yerinde karşılaşamazsınız. Ama biz her şeye rağmen bu büyük taraftarın arkasındayız çünkü taraftarımızın yanlış bir şey yaptığını düşünmüyoruz. Taraftarlarımız, oyuncularımız, yönetimimiz ve tüm kulübümüzün tek istemi var; o da barış. Bedeli ne olursa olsun bu istemimizden vazgeçmeyeceğiz, belki biraz geç olacak ama bu ülkeye bir gün mutlaka barış gelecek."

ÖZER: SALDIRILAR SON SÜREÇTE ARTTI

Özellikle Amedspor adını aldıktan sonra karşılaştıkları baskı ve saldırıların dozunun arttığını belirten Takım Kaptanı Şeyhmus Özer, “Yaklaşık 2 yıldır bu takımda oynuyorum. Daha önce de deplasmanda sorunlar yaşıyorduk fakat son süreçte bu durum ciddi bir hal alıp rahatsız edici bir boyuta ulaştı. Sonuçta futbol barış ve kardeşlik vurgusu yapan bir etkinlik, bu nedenle şimdiye kadar sahamıza deplasmana gelen her takımın rahat edebilmesi için elimizden geleni yapıp bu sporun kurallarına uygun davrandık. Fakat gittiğimiz deplasmanlarda şiddete varan olaylarla karşılaştık. Keşke bu tarz durumlar olmasaydı da biz kardeşçe futbol oynayabilseydik" şeklinde konuştu.

'IRKÇI SÖYLEMLERE CEZA YOK!'

Özer, şunları dile getirdi: "Oynadığımız her maçta taraftarlarımızın tezahüratları nedeni ile bize ceza veriliyor. Eğer bir durum varsa çift taraflı değerlendirilip ele alınmalı çünkü deplasmanlarda ırkçı söylemlerle karşılaşmamıza rağmen karşı tarafa hiçbir şekilde ceza verilmiyor. Son süreçte yaşadığımız olaylar ve karşılaştığımız haksızlıkları anlatmaya kalksam sabaha kadar bitiremem. TFF’nin yaklaşımından tutun da takımların tutumlarına kadar tamamen berbat ve adaletsiz olarak nitelendirebileceğimiz bir durum söz konusu."

Sürekli karşılaştıkları ırkçı söylem ve yaklaşımların bölgede yaşanan savaşın futbola sıçraması olduğuna işaret eden Özer, “Bizler sonuna kadar barışı destekleyen bir tutum takınıp sahamıza deplasmana gelen takımları çiçekler ile karşılayacağız. Varsın onlar bize karşı bu şiddet dolu yaklaşımlarına devam etsinler. Nereye kadar bu şekilde devam edecekler ki... Biz hep bu ligde olacağız ve onlar istese de istemese de bizimle muhatap olmak zorunda kalacaklar” dedi.