Bazalta Amed'i nakşediyor

Emekli Fransızca öğretmeni Mahmut Nurettin Medyelioğulları, Amed'de bir hobi olarak başladığı bazalt taş işleme uğraşını, bir sanata çevirdi.

Hiçbir teknik alet kullanmadan sadece çekiç ve keski ile bazalta hayat veren 63 yaşındaki Mahmut Nurettin Medyelioğulları, Amed'le anılan Dört Ayaklı Minare, Surp Giragos Kilisesi, Aslanlı Çeşme, Surlar, On Gözlü Köprü, Meryem Ana ve Ulu Cami figürlerini taşa işliyor.

Amed'de 27 yıl çeşitli okullarda öğretmenlik yaptıktan sonra emekli olan ve hobi olarak taş işlemeciliğine soyunan Medyelioğulları, taş oyma eserlerinin hiçbirini satmıyor. Sur içindeki küçük dükkanında ürettiği eserleri koyacak yeri kalmayan Medyelioğulları, bu işi ticaret için yapmıyor. Bazen bir taşa şekil vermek için 2 ay uğraşıyor ama bundan zevk alıyor. Yaptığı bazı taş oyma eserlerine çok para veren olmuş, ancak satmamış. Bundan sonra da satmayı düşünmüyor.

TAM 13 YILDIR YAPIYOR

13 yıldır burada taş işleyen Medyelioğulları'nın aktardığına göre; iki çeşit bazalt taş var. Bunlardan dişi olanı ve işlenmesi çok zaman almayan delikli taşlardır. Erkek bazalt taş ise düz bir taştır. Onun da işlenmesi zaman alıyor, ancak erkek bazalt taşın ince işleri çok daha güzel oluyor.

AMACI MÜZE KURMAK

Tek amacının ürettiği ve sergileyeceği yer bulamadığı için bir müze kurmak olduğunu kaydeden Medyelioğulları'na destek veren yok. Her 'destek vereceğiz' diyen sözünü tutmamış. En büyük arzusu, bu ürünlerin sergilendiği bir müze ve hemen yanında da bu işe hevesli öğrencilere eğitim verebileceği bir atölye kurmak. Bu konuda destek bekliyor.

SADECE KESKİ VE ÇEKİÇ

Bazen işyerini ziyaret eden yabancıların hayretler içerisinde kalarak, "Diyarbakır'da bunları yapacak bir adamın olması ilginç" dediklerini aktaran Medyelioğulları, "Ben de Diyarbakır ilklerin memleketidir diyorum. Dört Ayaklı Minare'yi onlara gösteriyorum. Çünkü bunun dünyada bir benzeri yok" diyor.

Bulduğu bazalt taşları işlerken hiçbir teknik alet kullanmıyor. Sadece çekiç ve keski ile taşlardan şaheserler yaratıyor. Medyelioğulları, gerekçesini şöyle anlatıyor: "Spiral ve matkapla taşları oyup şekil verebilirsiniz. Şu an yapılanların tamamı da böyle. Ancak ben sadece el aletleriyle çalışıyorum. Bu işte makine kullanırsam o kadar heyecan almam ve bu kadar da narin eserler ortaya çıkmaz. Onun için uzun zaman alsa da yüzlerce yıl öncesinin kullandığı aletlerle çalışıyorum."

KENDİSİNDEN SONRASI YOK

İlgisizlikten şikayet eden Medyelioğulları, 13 yılda ürettiği birbirinden değerli taş oyma eserlerini sergileyememekten yakınıyor. Kendisinden sonra taş oyma işini sürdürecek kimsenin olmadığını, bunun önüne geçmek için birçok proje üreterek yetkililere sunduğunu ama değer görmediğini söylüyor.