Bir dakikasını bile boş geçirmedi: Mam Reşit

1988’de Kînyaniş köyünde katılımlar olur, o süreçte Reşit Arar (Mam Reşit) milislik görevini üstlenir. Bunun yanında gerillaların yaptığı eylemlerde de aktif katılan Reşit kendi işini de büyük bir aşkla yapmaktadır.

Zap operasyonunda geçen yıl yaşamını yitiren Gerilla Reşit Arar'ı anlatan gerilla kardeşi Süreç Zagros, "Bir dakikasını bile boş geçirmiyordu, çok yoğun bir enerjisi vardı. Önderlik ideolojisini, felsefesini yaşamıyla, duruşuyla yaşatmaya çalışıyordu" dedi. Zagros, kardeşinin yaralandığı zaman bile yanındaki arkadaşları etkilenmesin diye onlarla sürekli şakalaştığını söyledi.

Hakkâri'nin Kînyaniş köyünde 1 Haziran 1973’te dünyaya gelir. 1984-86 yıllarında 15 Ağostos Atılımı'ndan sonra gerillaların yanında çalışmalara katılır. 1988’de Kînyaniş köyünde katılımlar olur, o süreçte Reşit Arar (Mam Reşit) milislik görevini üstlenir. Bunun yanında gerillaların yaptığı eylemlerde de aktif katılan Reşit kendi işini de büyük bir aşkla yapmaktadır. 1991'de Türk devleti tarafından yakalanmış, ağır işkencelere maruz kalmış ve bu süreçte yine asimilasyon politikaları ona dayatılmıştır. Ama Mam Reşit bu işkence ve asimilasyona karşı daha çok öfkelenerek kendi görevine sarılmış ve gerilla yaşamına daha çok bağlanmıştır. Mam Reşit’in hayat hikayesini anlatan kız kardeşi gerilla Süreç Zagros, "Düşmanın yaptığı işkence ve asimile politikalarına karşı çok öfke duyuyordu, sürekli düşman tarafından tehditler alıyordu. 1994’te köyümüz boşaltıldı ve tüm köy gençlerine koruculuk dayatılıyordu. Heval Reşit milisti belki ama bir gerilladan hiçbir farkı yoktu. Yaşamı sürekli dağlarda geçiyordu" dedi.

'DİK DURUŞU VE CESARETİ BİZİ ETKİLEMİŞTİ'

ARGK sürecinde işgalci Türk ordusunun yaptığı tüm operasyonlara karşı gerillalarla beraber aktif eylemler gerçekleştiren Mam Reşit, bu sefer de KDP tarafından tutuklanmış ve yine çok ağır işkencelere maruz kalmış. Zagros, Mam Reşit’in dervişane yaşamını şöyle dile getirdi:

“Tüm baskılara rağmen onun dik duruşu, cesareti beni hep etkilemişti. Bize Önderliği, örgütü tanıtan heval Reşit oldu. Yaşama ve örgüte olan bağlılığı gözlerinden okunuyordu. Yaşamının çoğunu gerillaların yanında geçiriyordu. Ben onun mütevazı, dervişane duruşundan etkilenip gerillaya katıldım. Heval Reşit dağda kaldığı süreçte bazen eve, ziyaretimize geliyordu. O zaman da sürekli bize dağ yaşamını anlatıyordu. Bu yüzden de aile, çocuk, düşman demeden Botan, Behdinan, Zagros dağlarında hiç yılmadan hep yürüyordu. Görevini yerine getiriyordu.”

'YILLAR SONRA GÖRDÜM...'

Daha çok Zagros alanında kalan Mam Reşit gerilla yaşamından oldukça tecrübe kazanmıştı. 16 yıldan sonra 2013’te geri çekilme sürecinde Medya Savunma Alanlarına gelen gerilla Süreç Zagros, yeniden Mam Reşit'i görür. Zagros o anki duygularını şöyle ifade ediyor:

"2013’te onunla görüştük, kendisi yine Kînyaniş’te arkadaşların yanında kalıyordu. 16 yıl sonra görüyordum onun, bu da bende çok farklı bir duygu yaratmıştı. Yanımdaki arkadaşlar benden daha çok heyecanlıydı, o kadar yıl sonra onu hemen tanıdım. Onu gördüğüm zaman sanki yeniden dünyaya geldim. Bana bu sözleri söylemişti; 'hepimizin hayali bellidir. Benim de en büyük hayalim bir gün Önderliği görebilmektir. Ama merak etme, Önderliği görmemize az kaldı.' Bunları deyince ben çok duygulandım. Dağda da hep öncüydü, evdeyken de hepimizin öncüsüydü. Evde de kültürümüzü, örf ve adetlerimizi en iyi yaşayan da heval Reşit'ti. Varlığını çok iyi yansıtıyordu. Nereye gitse hemen yokluğu belli oluyordu. Her bir ağacın, her bir taşın ve her bir suyun kenarında mutlaka bir anısı vardı. Göçebe yaşamını asla kabullenemiyordu, var olduğu yerden asla kopmadı ve hep istediği yerde yaşamayı tercih etti. Heval Reşit’in çocukları da vardı ama çocukları onu tanımıyordu, çünkü heval Reşit için her şeyden önce yoldaşları, gerillalar geliyordu. Zagroslar'dı onun asıl evi yurdu. Düşmana olan kin ve öfkesini duruşuyla, yaşamıyla, savaşıyla gösteriyordu.”

'ŞEHADETİ SIRASINDA BİLE YOLDAŞLARINI DÜŞÜNÜYOR'

Mam Reşit’in şehadetini anlatan Zagros, şunları belirtiyor: "Mam Reşit şehit düştüğünde onun şehadet anını hissettim. Bu yüzden de arkadaşlar beni çağırdıklarında, Mam Reşit için çağırdıklarını anlamıştım. Örgüt için de bizim için de şehadeti ağır oldu. Yaralandığı zaman bile yanındaki arkadaşlar etkilenmesin diye onlarla sürekli şakalaşıyor; moralini bir an olsun bile düşürmemişti. Arkadaşların içinde çok sevilen bir arkadaştı. Gerilla yaşamını çok iyi anlamıştı ve bu yaşama olan bağlılığı çok güçlüydü, hep dolu yaşıyordu. Bir dakikasını bile boş geçirmiyordu, çok yoğun bir enerjisi vardı. Önderlik ideolojisini, felsefesini yaşamıyla, duruşuyla yaşatmaya çalışıyordu.”

'ÖNDERLİĞİ ÖZGÜRLEŞTİREREK HAYALİNİ GERÇEKLEŞTİREBİLİRİZ'

Mam Reşit'in hayat öyküsünü anlatmaya çalışan kız kardeşi ve mücadele arkadaşı Süreç Zagros, son olarak şunları dile getirdi:

“Mam Reşit’in şehadetinden sonra aileyi görme imkanım oldu. Ama gerçekten de aileyi çok güçlü gördüm. Heval Reşit’in şehadetini ona layık bir duruşla karşıladılar. Toplumumuzda şehadetlerin ağırlığı artık anlaşılmış ve ona göre de yaklaşılıyor. Bize bu yaşamı tanıtan heval Reşit oldu. Ona layık olmaya çalışıyoruz. Heval Reşit’in şehadetinin birinci yıl dönümüdür. Heval Reşit de onca kahraman yoldaştan bir tanesidir. O yurtseverliğin, onurun ve toprağa bağlılığın sembolüdür. Önderliği görme hayalini, arkadaşların hayalini vereceğimiz güçlü bir mücadele ile Önderliği dışarı çıkararak gerçekleştirebiliriz.”