Bitlis’te tarihi yapılar tek tek yok oluyor
Bitlis’te, tarihi taş evler ile yapıların büyük kısmı bakımsızlıktan ve ilgisizlikten dolayı harabeye dönerken, ayakta kalanlar ise yıkılmakla karşı karşıya.
Bitlis’te, tarihi taş evler ile yapıların büyük kısmı bakımsızlıktan ve ilgisizlikten dolayı harabeye dönerken, ayakta kalanlar ise yıkılmakla karşı karşıya.
Tarihi yapıların ağırlıkta olduğu Bitlis, Kürtlerin ataları Hurrilerin yurdu ve aynı zamanda “Vadideki Güzel Şehir” adıyla biliniyor. Hurriler’den sonra Bitlis’e, Urartular hakim oldu ve burayı yurt edindi. Urartulardan sonra ise bölgeye Medler hakim oldu. Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Bitlis, günümüze binlerce tarihi yapı bıraktı. Tüm bölge şehirlerinde olduğu gibi, Bitlis de tarihi geçmişi ve eserleriyle adından söz ettiren bir şehir. Her tarafı tarih kokan Bitlis şehri, 7 bin yıllık bir geçmişe sahip. Bitlis şehri daha önce tamamen iki veya üç katlı taş evlerinden oluşuyordu. Binlerce taş eve ve yapıya sahip Bitlis, bugün bu özelliğini kaybetme aşamasına geldi. Devletin politikası, ağır doğa koşulları, ilgisizlik ve betonarme binalar nedeniyle tarihi yapılar teker teker yok olmaya başladı.
DEVLET, BİTLİS’TE TARİHİ YAPILARI YOK EDİYOR
Göç ve ihmal nedeniyle boş kalan tarihi taş evler ve yapılar zamanla yıkılmaya yüz tuttu. Önceleri sayılar binleri bulan tarihi taş evlerden ve yapılardan günümüzde çok az sayıda kaldı. Tarihi evlerin ve yapıların teker teker yıkılmasının en büyük nedenlerinden biri de devletin bölgeyi sit alanı ilan etmesinden kaynaklanıyor. Devlet, tarihi yapıların bulunduğu mahalleleri sit alanı ilan etmesinin yanı sıra, tarihi taş evleri sözde koruma altına aldığından, ev sahipleri kendi evlerini tadilatını yapamıyor. Ev sahiplerinin tadilat yapmak için ilk önce, Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan izin alması gerekiyor. Bu izinlerin Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan çıkması ise yılları alıyor. Çoğu zaman bu izinler kabul edilmezken, tadilat için çıkan izinler ise, yüksek maliyetli olduğu için ev sahipleri bunu karşılayamıyor. Bürokratik işlemlerin çok ve uzun olması; gerek tamirat ve tadilat süresinin buna bağlı olarak uzaması ile gerekse de masrafların katlanması gibi etkenler bu yok olmayı daha da hızlandırıyor. Kendi evlerinin tadilatını yapan ev sahiplerine ise, devlet davalar açıyor ve yüksek cezalar veriyor. Devletin bu tutumundan dolayı evlerin çoğu yıkılırken, çoğu da harabe haline geldi.
BİNLERCE TARİHİ YAPI HALEN RESTORE EDİLMEYİ BEKLİYOR
Devlet, tarihi taş evleri kuruma altına almasına rağmen, bugüne kadar buraların restorasyonu için bir adım atmadı. Kendi koyduğu yasaları uygulamayan devlet, böylelikle tarihi taş evlerinin de yok olmasına göz yumuyor. Öte yandan Bitlis tarihi taş evleri, turizm açısından önemli bir yere sahip. Tüm bu özelliklere rağmen Bitlis’te turizm faaliyeti yok denecek kadar az. Binlerce tarihi yapı halen restore edilmeyi beklerken, bugüne kadar bir girişim ise olmadı. Restorasyon çalışması yapılmadığı gibi, bu eserlerin tanıtımı da yeterince sağlanmadı. Tarihi yapıların göz göre göre yok oluşuna karşı çıkan Bitlisliler, devletin bu yapıları koruma adı altında yok ettiğini söyledi. Devletten dolayı kendi evlerine dahi tadilat yapamadıklarını dile getiren ev sahipleri, devlet yetkililerine tepki gösterdi.