Strasbourg, Hanau ve Leverkusen kentlerinde Demokratik Kürt Toplum Merkezlerinin (DKTM) kongreleri yapıldı. Kongrede konuşan KONGRA GEL Eşbaşkanı Kartal, HDP'nin sadece Kürtlerin değil, bütün çevrelerin umudu haline geldiğini belirterek, 7 Haziran'daki seçimlerin hayati önem taşıdığını ifade etti. Kartal, seferberlik ruhuyla seçim çalışmalarına katılmasını istedi. Gazeteci Çetin ise seçimlerin referandum niteliği taşıdığını söyleyerek, "Bu nedenle seçimi kazanmak sadece seçim zaferi olmayacak" dedi.

STRASBOURG

Fransa'nın Strasbourg kentinde Demokratik Kürt Toplum Merkezi  olağan kongresini gerçekleştirdi.

Devrim mücadelesinde hayatını kaybedenler anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından başlayan kongrede divan seçimi yapıldı ve gündem belirlendi.

Kongrede konuşan KONGRA GEL Eşbaşkanı Remzi Kartal, özgürlük yürüyüşünün en üst düzeye çıktığını söyleyerek, Rojava'da verilen mücadeleye şu sözlerle değindi:

"Özgürlük mücadelesi Rojava'daki kazanımlarıyla öncelikle Suriye, daha geniş kapsamda ise Ortadoğu kaosuna çözüm modeli olmaktadır. DAİŞ’in barbarlığına karşı verilen mücadelede özellikle kadın öncülüğünde gösterilen direniş dünyada ve Türkiye’deki hareketten uzak çevreler için büyük bir aydınlanma yarattı. Hareket sadece belli bir kesim için değil, insanlık adına verilen bir mücadele hareketi olduğunu kanıtladı ve bize karşı olan olumsuz önyargıların yıkılmasını sağladı."

'HDP SİYASİ DENGELERİ DEĞİŞTİRECEK, KOORDİNE EDECEK GÜÇTE'

Kartal, 7 Haziran'da Türkiye ve Kuzey Kürdistan'da düzenlenecek genel seçimlere işaret ederek, HDP'nin sadece Kürtlerin değil pek çok çevrenin umudu haline geldiğini belirtti. HDP'nin varlığıyla Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın stratejik öngörüsünün ne kadar güçlü olduğunun bir kez daha görüldüğüne dikkat çeken Kartal, HDP'nin Türkiye siyasetini belirleyecek, siyasi dengeleri değiştirecek, koordine edecek yeni bir siyasi güç haline geldiğini ifade etti.

'SEFERBERLİK RUHUYLA ÇALIŞMALARA KATILMALI'

HDP’nin başarısız olmasi için AKP hükümetinin bütün olanaklarını kullandığını söyleyen Kartal, "Bu seçimler stratejik bir seçimdir ve kazanılması hayati önem taşıyor. Kazanırsak; Önderliğin eli güçlenecek, çözüm sürecine girilerek yeni siyasi sürecin en önemli aktörü olacağız. Türkiye ve Ortadoğu siyasetinin gidişatı değişecek. Siyasi kazanımlarla özgürlük mücadelesinin çözüm yolu açılacaktır. Diplomatik alanlardaki yansımalar değişecek, Avrupa’nın bütün kurum ve kuruluşları örgütlü, siyasi kazanımları ve gücü olan bir halkı dikkate almak zorunda kalacaktır. AKP ise kendisini bitirecek gücün HDP olduğunu bilerek her türlü provokasyona ve hileye başvuruyor. Kısacası; HDP aydınlığı, AKP karanlığı temsil ediyor. Seferberlik ruhuyla seçim çalışmalarına katılım ve duyarlılık gerekiyor" şeklinde konuştu.

Kongrede eş başkanlığa Derya Hiz ve Ali Yücel seçildi.

HANAU

Almanya'nın Hanau kentinde Demokratik Kürt Toplum Merkezi 2. Olağan Kongresini gerçekleştirdi.

Yaklaşık 100 kişinin katıldığı kongre, özgürlük ve demokrati mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşunun ardından başladı. Açılış konuşmasını yapan Ömer Koyuncuer, çalışmalarında kendilerini yalnız bırakmayan halka teşekkür etti.

NAV-DEM temsilcisi ise yaptığı konuşmada, "Sürgünde yaşayan bir halk olduğumuz için kendi kültürümüze her alanda sahip çıkmak zorundayız. Bir toplum kültürüyle vardır. Yeni dönemde meclise seçilecek arkadaşlarımız dışilişkiler konusunda daha çok çalışma içinde olmalıdır. Alman kurumları başta olmak üzere bütün kurumlarla ilişkimiz olmalıdır" dedi.

Yapılan seçimde, denetleme, disiplin ve maliye komisyonları seçilirken 57 kişilik bir meclis oluşturuldu. Eşbaşkanlığa ise Kasım Karaca ve Nurhan Agit seçildi.

LEVERKUSEN

Almanya’nın Leverkusen kentinde de Leverkusen Kürt Toplum Merkezi 2. Olağan Kongresini 80 delegenin katılımıyla düzenledi. Alevi Dergahının toplantı salonunda düzenlenen kongrede gazeteci Ferda Çetin de bir konuşma yaptı.

Çetin, Rojava'da iki sistemin savaştığına değinerek, "Bir tarafta dinci faşistlerle tekçi devletlerin sistemi -tek ulus, tek mezhep, tek dil)-, diğer tarafta çoğulcu-demokratik sistem vardı. Bir taraf başka güçlere dayandı, bir taraf ise özgücüne. Savaşı özgücüne dayanan, çoğulcu-demokratik sistemi savunan halk ordusu kazandı. Biz meclislerimizde Rojava sistemini örnek alacağız" diye konuştu.

Meclislerin Rojava’daki gibi çoğulcu olması, Kürdistanlı Süryani, Ermeni ve Yahudilerin de yer alması gerektiğini söyleyen Çetin,  Kürtlere ilginin yükseldiğini, bu ilgiyi örgütlülük ve kalıcı ilişkilere dönüştürmenin önemli olduğunu söyledi ve halk diplomasisinin önemine değindi.

'ÇOĞULCU SİSTEMİN REFERANDUMU'

20. yüzyılın Kürtler için sorunlu-sıkıntılı geçtiğini, fakat son yılların büyük imkanlar çıkardığını ifade eden Çetin, şunları ifade etti: "Artık sorun, ‘Kürtler var mı’ sorunu değil. Tekçi devletler, artık ‘Evet, Kürtler var. Ama biz yöneteceğiz’ diyorlar. Biz ise ‘Kendimizi biz yöneteceğiz’ diyoruz. Seçimler de bunun ve çoğulcu sistemimizin bir referandumudur. Bu nedenle seçimi kazanmak sadece seçim zaferi olmayacak. Bir oy bir oydur.”

Kongrede düzenlenen seçimde eş başkanlığa Fatma Kısıkyol ve Mehmet Can Nas seçildi.