Fransa’da denizlerin korunması Anayasa maddesi oldu

Fransa’da denizler ve okyanusların korunması Anayasa’nın 34’üncü maddesine eklendi.

Fransa Anayasası’nın 34’üncü maddesi yasanın müdahale edebileceği alanları belirliyor. Okyanuslar ve denizlerin korunması için milletvekillerinin onayına sunulan tasarı kabul edildi. Böylece ilk kez Fransız anayasasına “deniz” ve “okyanus” kelimeleri girmiş oldu.

Tasarının sahibi komünist milletvekili Huguette Belle, bu uzun sessizlik normal olmasa da, Fransa açısından denizin ne kadar önemli olduğunu hesaba katmanın zamanının geldiğini söyledi. Belle, yüzde 97’si deniz aşırı bölgelerden gelen 11 milyon kilometrekareyi aşkın münhasır ekonomik bölge ile Fransa deniz sahasının dünyanın ikinci büyük deniz bölgesine sahip olduğuna dikkat çekti.

Milletvekilleri ayrıca “çevre”den ayrı olarak “biyoçeşitliliğin korunması”nı da Anayasa’nın 34’üncü maddesine ekledi.

Fransa, dünyada bilinen iki milyon türün yüzde 10’una yakının topraklarında barındırarak zengin bir biyoçeşitliliğe sahip. Ancak bunlardan çok sayıda tür, yaşam alanlarını kaybederek, böcek ilaçlarına maruz kalarak ya da işgalci türlerden dolayı tehdit altındalar. Sömürgeleri hariç Fransa’da 95 bin kuş, böcek, balık, memeli, çiçekli bitki veya mantar yaşarken, deniz aşırı ülkeler olarak adlandırılan sömürge bölgelerde 80 binden fazla tür bulunuyor. Bu 180 bin türün yüzde 80’i kara veya tatlı sularda yaşıyor.

13 Temmuz günü Fransa Ulusal Meclisi, çevrenin korunmasını da Anayasa’nın 1’inci maddesine eklenerek Cumhuriyet’in temel ilkelerinden biri olmasına onay vermişti.

Fransız parlamenterler kısa bir süre önce komisyon toplantısında “ırk” kelimesinin anayasadan çıkarılmasına ve cinsiyet ayrımcılığının anayasal olarak yasaklanmasına karar vermişti.

6 Temmuz günü,Fransa Anayasa Konseyi, 1789’dan bu yana ilk kez “kardeşliği” bir ilke olarak kabul etmişti. Bu karar göçmenlere yardım kapsamında alınmıştı.