Güneşin ve ateşin yoldaşı Halil Dağ anısına...

Gerçekte yaşanılmış bir hayatın filme dönüşmesini, bir gerillanın yaşama olan aşkı hep ondan öğrendim.

Her patikadan yürüyüp, bir adım daha ilerlediğimde, kokunu hissediyorum. Her bir dağın zirvesine tırmandığımda, sesini duyuyorum. Akan sular, derin vadiler ve serp kayalıklar seni hatırlatıyor bana.

Melodisine doyamadığım, bir türkü çalınıyor kulağıma. Gerçekte yaşanılmış bir hayatın filme dönüşmesini, bir gerillanın yaşama olan aşkı hep ondan öğrendim.

Biz seninle, bir gerilla günlüğünün zorlu sabahlarında tanıştık. Günler, aylar ve hatta yıllarca, aynı ortamda, acısıyla, sevinciyle ortak bir yaşamı paylaştık.

Ve şimdi sen yoksun yanımda. Sadece anıların, bir de yüreğimde saklı olan ruhun var…

Sen ve senin gibi, nice yoldaşlarla ayrıldık. Bazılarıyla kısa bir süre sonra tekrar buluşup ayrılığın hasretini gidersek de bazıları da hala dönmedi.

Gelmeyeceklerini bildiğim halde, gözlerim bir an içinde olsa, patikalardan ayrılmadı. Sen de gelmedin Halil yoldaş. Diğerleri gibi seni de çok bekledim. Zagroslar şahidim olsun ki en son ayrıldığımız gece bir an için de olsa gözüme uyku girmedi.

İnanmıyorsan kalemime sor kaç defa elime alıp bir diğerini parçaladığımı. Defterime sor; kaç defa sayfa çevirip, bir diğer yaprağı yırtığımı. Duygularıma sor, nasıl yoğunluğu yaşadığımı. İstersen yüreğime, yürüdüğüm kırk gecenin sabahına sor.

Tüm bunlara rağmen yine de seni beklemek geldi içimden. Belki de beklentim, bir daha buluşma umudumdan kaynaklıydı. Birçok ayrılıkta olduğu gibi, seninle de ayrıldığımızda, bir daha buluşacaktık. Umudunun başkentini kurdum kalbimin en derin yerinde. Ama yine de gelmedin.

Sayısını tam hatırlayamadığım birçok yoldaşım daha gelmedi. Bazılarını, Munzurların en doruğuna bırakırken, bazılarını da kendi ellerimle toprağa verdim. Hayatta en kötü şey, insanın öz yoldaşını kendi elleriyle toprağa vermesidir.

Evet Halil yoldaş, bu anlattıklarım, sadece ruhumda kalacak olan yanlardır. Seni anlatmanın seni anlamaktan geçtiğini biliyorum. Ama işte, sana olan duygularımı açmak istiyorum hepsi bu. Seni anlatmak zor bir görev olsa da bir gerillanın zorlukları nasıl aşıp, başarıları elde etiğini, senin mücadele anlayışınla öğrendim.

Kendi amacın için yürümediğin patika, zirvesine çıkmadığın dağ, gitmediğin mekan ve dolaşmadığın vadi bırakmadın. Bazen aç, bazen susuz, bazen de günlerce uykusuz kaldın ama hiçbir zaman amacından taviz vermedin.

Kendi şahsında, bir gerillanın sanatını, estetiğini milyonlara mal ettin. Bazıları “dağda sanat olmaz” diyordu. Ama sen kendi sanat ruhunla, asıl sanatın dağda olabileceğini gösterdin.

Bir gerilla yaşamının ne denli sanata hizmet ettiğini, kendi ürünlerinle milyonlara anlattı. Başkan Apo’nun yaşam felsefesi, sanat anlayışı konusunda, kendini her zaman yeniden yaratıp, bir yaşam kaynağına dönüştürdün.

Asimile edilmiş bir halkın acılarını derinden hissederek yok olmayla, karşı karşıya bırakılmış, bir kültür gerçekliğini canlandırdın. Bireyin kendi özüne dönüşmesi için nice bedeller de ödedin.

İhanete karşı asla teslim olmayan ve kendisini uçurumlardan atan Şehit Beritan yoldaşın direnişini sanatsal bir dil ile hepimizin beyninde canlandırdın. Gerilla sanatına olan aşkınla, sayısız çalışmaları ürüne dönüştürdün.

Gerillanın sanatsal yaşantısını, savaşın en kızgın olduğu ortamlarda da başarıyla yapmaya çalıştın.

Evet Halil yoldaş keşke yazılarımın dışında, seni anlatacak başka şeyler daha olsaydı. Bak işte yazmayı da beceremiyorum. Gerçekten de seni ve senin gibi nice kahramanları yazmak isterdim. Ama yazamıyorum.

Duygu ve düşüncelerimi bir bir anlatamıyorum. Keşke bir edebiyatçı ya da bir şair olabilseydim. Ama yok işte ben sadece yazmayı seven ve ara da bir böylesi sayfalara duygularımı dökenlerdenim.

Hep şunu diyordun; Ne kendine ne de bir başkasına taviz ver. Çalışabildiğin kadar çalış. Çalışmak bir gerilla günlüğünü doğru yaşamak Önderliği anlamak demektir.

Ve sen bir gerilla yaşamının en güzel ve en kutsal yerinde olup sesini milyonlara duyurdun.

Seni unutmadım! Ve asla unutmayacağım!

Devamlı seni örnek alıp gözlerimi gözlerine, yüreğimi yüreğine, sonsuzluğa dek saklı bırakacağım.

Anın önünde saygıyla eğiliyorum Halil yoldaş...