GÖRÜNTÜLÜ

Kuraklık fıstık yetiştiricilerini olumsuz etkiliyor

Halfeti ve Birecik'te çiftçiler yoğun bir titizlikle fıstık bahçelerinde fıstık aşılaması gerçekleştiriliyor. Ancak bu yıl yağışların az olması nedeniyle yaşanan kuraklık fıstık yetiştiricilerini de etkilemiş durumda.

 

Kürdistan kentleri arasında verimli tarım arazileri bakımından birinci sırada olan Urfa'da özellikle Birecik ve Halfeti ilçelerinde yetiştirilen Antep Fıstığı, yağışların az olması nedeniyle yaşanan kuraklıktan nasibini aldı. Buğday, kırmızı mercimek ve arpa gibi tahıl üretiminin yanında fıstık yetiştiriciliğinde Antep'ten sonra gelen en önemli ikinci kent olan Urfa'da yaşanan kuraklık fıstık yetiştiricilerini de önemli ölçüde etkilemiş durumda. Çiftçilerin bu gibi durumlarda yararlanmaları gereken Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı il ilçe müdürlüklerinin de gereken çalışmayı yürütmemeleri nedeniyle daha çok kendi imkanları ile ayakta kalmaya çalışıyor.

KURAKLIK FISTIK YETİŞTİRİCİLERİNİ ZORLUYOR

Fıstık yetiştiriciliği açısından içerisinde bulunulan zaman dilimi fıstık ağaçlarının aşılandığı dönemi kapsıyor. Ancak, kuraklık nedeniyle susuz kalan fıstık ağaçları için hem aşı bulmak hem de güç bela bulunan aşıların ağaca yapılmasında çiftçiler, zorluk çekiyor. Önceden aşılı yetişkin ağaçlarda yağışı bol geçen yıllarda yeni çıkan filizlerden elde edilen aşı, ağaçların yeteri kadar su almamasından ötürü boy atmayarak yetişmedi. Her yıl bol olan fıstık aşısı, bu yıl adeta çiftçiler tarafından mumla aranmakta. Yer yer çiftçilerin kara düzen fıstık ağaçlarına dönük yaptığı sulama sonucu nadiren bulunan aşılar ise, bu kez aşılaması gelen ağaçların yine susuz kalması nedeniyle kabuklarının yapılan işlem sonucu kalkmaması sonucu yapılamıyor. Elverişli olan fidelerde yapılan aşılama çalışması ise bölgede özenle devam ettirilmeye çalışılıyor.

'ÖNCELERİ KOMÜNAL BİR ŞEKİLDE GELİŞİYORDU'

Urfa'nın Halfeti ve Birecik ilçelerinde şu sıralarda fıstık yetiştiricilerin tek uğraşı olan aşılama işlemi fıstık bahçelerinde titizlikle sürüyor. Halfeti'de bahçelerinde fıstık fidelerinin aşısını gerçekleştiren fıstık yetiştiricisi Hacı Yalçınkaya (34), fıstık aşılama işleminin fıstık yetiştiriciliği için olmazsa olmaz olduğunu kaydederek, kurak geçen yıllarda çekilen zorluklar üzerinde durdu. Yalçınkaya, her işin bir zorluğunun olduğunu belirterek, fıstık yetiştiriciliğinde ise fıstık aşılama işleminin meşakkatli bir iş olduğunun altını çizdi. Yalçınkaya, özenle yapılan fıstık aşılama işleminin tecrübe ve ustalık gerektirdiğini dile getirerek, fıstık yetiştiriciliği tarihinin özünde komünal yardımlaşma ve dayanışmayı taşıdığını söyledi. Yalçınkaya, "Toplumumuz fıstık tarihi boyunca fıstık aşısını (halk arasında qelem deniliyor) bedava birbirlerine dağıtmıştır. Bu bir sevap mahiyetinden bugüne sürdürüle gelmiştir. Bu minvalde olanlar olmayanlara fıstık aşısı hediye ede durdu. Ama son zamanlarda bu dayanışma ve yardımlaşma da kapitalizmin, sermayenin kurbanı olmak üzere" diyerek gelenek ve göreneklere bağlı kalınması gerektiğini dile getirdi.

'KAPİTALİZM GELENEK VE GÖRENEĞİ ORTADAN KALDIRMAYA ÇALIŞIYOR'

Fıstık neslinin devamı için gerekli olan fıstık aşısını toplumun daha önce olabildiğince birbirine hediye ettiğini ve bilenin bilmeyenin yerine fıstıklarının aşısını yaptığını söyleyen Yalçınkaya, değişen yaşam koşullarının şekillenen kapital sistemin bu yardımlaşma ve dayanışmaya karşı adeta savaş açtığını ve ortadan kalkmasına zemin oluşturduğunu ifade etti. Yalçınkaya, ağabeyi Kasım Yalçınkaya ile fıstık bahçesinde yapmış oldukları aşılama işlemini anlatarak, yıl itibariyle yaşanan kuraklık nedeniyle fıstık aşısının ancak bakımlı ve kıraç olmayan bahçelerde yapılabildiğini söyledi. Yapılan fıstık aşısının fıstık fidesinin aldığı şekil itibariyle yetişmesine yardımcı olmasına dönük yapıldığını da sözlerine ekleyen Yalçınkaya, ellerinden geldikçe yapılan aşının ileride fıstığı en verimli ve kullanışlı hale dönüştürmesine dönük yaptıklarını dile getirdi.

'KURAK GEÇEN YILDA FISTIK AŞISI BULMAK ZORLAŞIYOR'

Fıstık aşısına (Qelem) çok hassas yaklaşılması ve ince bir ustalıkla yapılması gerektiğini dile getiren Yalçınkaya, aksi taktirde aşının tutmayacağını ve tutmayan aşının da ileriki süreçte sağlıklı bir fidenin yetişmesine engel olduğunu söyledi. Yalçınkaya, "Bizim burada tek geçim kaynağımız fıstık. Eğer fıstık yetiştiriciliği yapmaz isek geçimimizi sağlamak için gurbete gitmek zorunda kalacağız. Ama elimizde bir nimet olarak duran ve yapmaktan keyif aldığımız fıstık yetiştiriciliği ile hem geçiniyor hem de mutluyuz. Kimi yıllar böyle kuraklıktan kaynaklı elde olmayan nedenlerle zorluk çekiyoruz. Ama elimizden geldiği kadar bunu atlatmaya çalışıyoruz. Bu yıl da kurak geçiyor. Fıstık aşılama döneminde hem aşı bulmakta hem de bulduğumuz aşıyı fideye aşılamakta zorlanıyoruz. Yapabildiklerimizi yapıyor, olmayanları da mecburen bırakmak zorunda kalıyoruz. Ama biz fıstığa baktıkça fıstık da bize bakar. Yani geçindirir. Ama çiftçiler sadece kendi olanaklarıyla fıstık yetiştiriciliğini geliştirmeye çalışıyor. Buna dair ilgili kurum ve kuruluşlardan iyileştirmeye dönük herhangi bir girişim ve çalışma yok. Bizde büyüklerimizden gördüğümüz ve öğrendiğimiz haliyle yapmaya çalışıyoruz. Kendi kendimizi edindiğimiz tecrübeler doğrultusunda geliştiriyoruz" diye konuştu.

...