Kendisi de 29 Ekim 2016'da yayımlanan KHK ile ihraç edilen Eğitim Sen Batman Şubesi yöneticilerin Ruşen Güneş, AKP'nin eğitim kurumlarını kendi zihniyetine göre insan yetiştirecek bir fabrika gibi düşündüğünü söyledi. Sistemi buna göre dizayn ettiğini belirten Güneş, yeni müfredatın da bunun ürünü olduğunu vurguladı.

Türk-İslam sentezinin temel alınarak din ağırlıklı derslere yer verildiğini, Anadolu Lisesi kontenjanlarının düşürüldüğünü, TEOG sınavından çok iyi sonuç alan öğrencilerin açıkta bırakıldığını aktaran Güneş, bunun iki nedeni olduğunu söyledi:

*  Bu öğrencileri İmam Hatip liselerine yönlendirmek,

* Okuldan uzaklaştırmaya çalışarak, açıktan öğretim görmesini sağlamak.

TEK TİP İNSAN FABRİKASI

AKP iktidarının kendisi gibi düşünen, sorgulamayan, kalıplaşmış bilgilerle şekillenmiş ve kendisine yön verilecek bir nesil istediğini kaydeden Güneş, "Düşünebilen öğrencilerin önünü kapatmak için müfredat değişikliğine gitti. Eğitim kurumlarını bir nevi insan fabrikasına dönüştürüp tek tip bir jenerasyon oluşturmaya çalışıyor. Bu nesil de 20 yıl sonra ülkeyi yöneten neferler olacak. Bunun için eğitimcilere karşı da mücadele ediyor. 29 Aralık grevinden sonra Batman’da 960 arkadaşımız açığa alındı. Sonrasında ihraç etmeye, son olarak da sürgün furyası başladı’’ dedi.

GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ

AKP iktidarının eğitim emekçileri üzerindeki baskılarına rağmen boyun eğmeyip mücadele etmeye devam edeceklerini; barış ve demokrasi talebinden vazgeçmeyeceklerini kaydeden Güneş, şunları paylaştı: "1 Eylül'de başlayan ihraçlardan bu yana Eğitim Sen Genel Merkezi'nin aldığı kararla ihraç edilen arkadaşlarımızla maddi olarak dayanışma içerisindeyiz. Bunun dışında açılan davalara ve hak ihlallerine karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvuruyu yapmışız. İhraç ve sürgün edilen bütün eğitimci arkadaşlarımızın yanında olmaya ve sonuç elde edinceye kadar birlikte mücadele vermeye devam edeceğiz. Gereği yapılıncaya kadar bütün demokratik haklarımızı savunup geriye adım atmayacağız."