Van’da sadece bir çömlek ustası kaldı

50’ye yakın çömlek atölyesinin bulunduğu Van’da şimdi sadece bir çömlek atölyesi kaldı. Urartuların mirası bu mesleği, Van’ın Bardakçı köyünde oturan Osman Eşme devam ettiriyor.

Van'da bir dönem binlerce kişinin geçim kaynağı olan çömlekçilik mesleği de son dönemlerini yaşıyor. Urartulardan günümüze geleneksel olarak babadan oğula emanet bırakılan çömlekçilik, yok oluyor. Van’da daha önce 50’ye yakın çömlek atölyesi bulunurken günümüzde sadece biri kaldı.

Urartuların Van'a miras bıraktığı çömlekçilik mesleğini, Van’ın Bardakçı köyünde oturan Osman Eşme devam ettiriyor. Eşme, çömlekçilik mesleğini, babasından öğrendi. O da bu mesleğin yok olmaması kendi çocuklarına öğretiyor.

URARTULARA DAYANIYOR

Çömlekçiliğin ham maddesinin Van’da bulunduğunu dile getiren Eşme, bölgede çömlekçilik mesleğini ilk icra edenlerin Urartular olduğunu hatırlattı. Eşme, binlerce yıllık geçmişi olan bu mesleğin, bugün Van’da sadece kendisinin devam etmesiyle övünmediğini, aksine üzüldüğünü söyledi. Eşme, “Getirdiğim toprağı ilk önce dövüyorum. Toprağı dövdükten sonra suyla uzun süre karıştırıyorum. Yaptığım çamuru üç gün boyunca dışarıda bekletiyorum. Çömleğin ana maddesi kil toprağıdır. Bu toprağın rengi yeşildir, pişirdikten sonra kırmızı renge dönüşüyor. Bu toprağı 3 bin 500 yıl önce Urartular buldu. Hangi toprağın neye yarayacağını onlar bizden binlerce yıl önce bulmuşlar” dedi.

TARİHİ MOTİFLERLE SÜSLÜYOR

Geleneksel olarak kullanılan çarkı dedesinden devraldığını belirten Eşme, “Çömleklere yaptığım motifler tarihi motiflerdir. Özellikle motifleri köyümüzde daha önce çömlekçilik yapan 80-90 yaşlarında olan insanlardan öğreniyorum. Yaptığım çömleklere büyüklüklerine ve kullanım gerekçesine göre değişiyor. Çamurla yapılan çömlekler sağlıklıdır. Plastikler çıktıktan sonra hastalıklar başladı. Plastikte kanserojen bulunur ama hammadesi toprak olan çömlekte değil” diye konuştu.

KIVAMI TUTTURMAK USTALIK İSTER

Çömlekleri 950 derecede pişirdiğini dile getiren Eşme, şöyle devam etti: “Yeşil toprakta demir oranı az olduğu için 650 derecede pişiyorum, eğer sıcaklık bin 50’ye ulaşırsa çömlek erir. Yaptığım çömlekleri ilk önce fırında pişiriyorum. Daha sonra sağlam olsun diye 3 gün fırında bekletiyorum. Bu yüzden sıcaklığı iyi hesaplamak gerekir. Usta olmayan bir insanın bu kıvamı tutturması çok zor. Ben de usta olana kadar yüzlerce çömleği yüksek sıcaktan dolayı erittim. Eskiden her ustanın kendine özgü işlemeleri vardı. Bu işlemeler, çömleği yapan ustanın imzasını taşıyordu. Benden sonra çocuklarım devam ettirecek. Yaptığımız meslek, el emeğidir ve sağlıklıdır. İnsanlar, plastik yerine bunu tercih etsinler.”