Avrupa Birliği'nin 27 üye ülkesi, "Avrupa Barışı için Kolaylık" [ABK] adı verilen, tavanı birkaç kez artırılarak 12 milyar euroya ulaşan bütçe dışı bir fonun işleyişindeki reform konusunda anlaşacak mı?

Kurulduğu günden bu yana ABK, özellikle üye devletler tarafından Ukrayna'ya sağlanan askeri yardımın finanse edilmesinde kullanıldı. Bazıları için de bu, kendi silahlı kuvvetlerini modernize etme fırsatı olarak kullanıldı. Çünkü Sovyet kökenli eski ekipmanlarını Ukrayna ordusuna vererek yerlerine yenisini aldılar.
Geçen yıl, Estonya bu uygulama nedeniyle eleştirilmişti. "Atıklarını Ukrayna'ya gönderiyor ve AB'nin parasıyla kendileri için yeni malzemeler satın alıyorlar" diyen bazı Avrupalı diplomatlar, Politico haber sitesinde tepkisini dile getirmişti. Ancak Baltık ülkesi, bu tür bir yolu izleyen tek ülke değildi.

 ABK, üye devletlerin katkılarıyla, ekonomik ağırlıklarına göre finanse edilir. Bu, Almanya'nın bu bütçe dışı fonun dörtte birini sağladığı anlamına geliyor. Ancak, Kiev’e yapılan yardımlar da göz önüne alındığında Almanya bu finansmanın gelişmesi gerektiğini düşünüyor. Almanya, verdiği yardım yüksek olduğu için (16 Şubat'ta 7 milyar euro daha vadedildi), bir indirimden yararlanmak istiyor.
Aynı zamanda, Fransa, ABK'nın parasının yalnızca AB içinde üretilen mühimmat ve askeri ekipmanların satın alınması için kullanılması gerektiğini düşünüyor. Tek başına değil: Yunanistan ve Kıbrıs Rum Cumhuriyeti de aynı fikirde.

Yine 17 Şubat'ta, Yunanca yayın yapan I Kathimeriní gazetesinin İngilizce baskısı, Fransa, Yunanistan ve Kıbrıs'ın Türk Baykar firmasının taktik İHA'ları TB-2. Avrupa finansmanıyla satın alınmasına veto koyduğunu açıkladı.
Haberini Brüksel'deki bir diplomatik kaynağa dayandıran Yunan gazetesi, Yunanistan ve Kıbrıs'ın AB nezdindeki daimi temsilcilikleri, AB'nin parasıyla finanse edilen ve Ukrayna'nın acil ihtiyaçlarına cevap vermek amacıyla Türkiye'den önemli bir siparişin hazırlandığına dair bilgilere sahipti. Bunun üzerine, Yunanistan, Kıbrıs ve Fransa'nın daimi temsilcilerinin hızla harekete geçerek süreci bloke ettikleri ifade edildi.

 Bu bilgi, I Kathimeriní'nin Kıbrıs versiyonu tarafından da doğrulandı. Haberde "Bu üç ülkenin benzer girişimlere karşı ortak bir çizgi benimsemesi ilk kez olmuyor" diye vurgulandı. "İlkesel olarak, Yunanistan, bağımsız bir Avrupa savunmasını ve Avrupa savunma sanayisinin geliştirilmesini  destekliyor” ifadelerini kullanan Yunan kaynaklar, "Vergi mükelleflerinin parasının Türk savunma sanayisini desteklemesini istemiyoruz" dedi.

Geçtiğimiz Kasım ayında senatodaki bir oturumda konuşan Fransız Kara Kuvvetleri Komutanı General Pierre Schill de şu ifadeleri kullanmıştı: “Bir başka gerçek de Ukrayna savaşındaki İHA'ların yüzde 70'i elektronik araçlarla etkisiz hale getiriliyor. Elektronik kapasitesi oldukça sınırlı olan Türk İHA'ları artık daha az kullanılıyor çünkü bunlar çok kolay bir şekilde tespit edilebiliyor.”