Avrupa Türk işgalciliğini durdurmalı
Avrupa Parlamentosu’nda basın açıklaması yapan Kürt Dostluk Grubu vekilleri, SİHA saldırılarıyla savaş suçu işleyen Türk devletine karşı Avrupa kurumlarını harekete geçmeye çağırdı.
Avrupa Parlamentosu’nda basın açıklaması yapan Kürt Dostluk Grubu vekilleri, SİHA saldırılarıyla savaş suçu işleyen Türk devletine karşı Avrupa kurumlarını harekete geçmeye çağırdı.
Avrupa Parlamentosu Kürt Dostluk Grubu Türk devletinin Kürtlere yönelik SİHA saldırılarına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
”Türkiye’nin Suriye ve Irak’taki Kürtlere dönük insansız hava araçları saldırıları, güvenlik ve bölge istikrarı için tehdittir” başlığıyla AP’de yapılan basın toplantısına, Kürt Dostluk Grubu’ndan François Alfonsi (Avrupa Yeşiller Partisi), Andreas Schieder (Avrupa Sosyalistler Partisi), Nikolaj Vıllumsen (Avrupa Birleşik Solu) ve Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Fransa Temsilcisi Xalid Îsa katıldı.
29 İHA VE SİHA SALDIRISI
Yeni Özgür Politika gazetesinin haberine göre Özerk Yönetim Fransa Temsilcisi Xalid Îsa, Türk devletinin Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik saldırılarının detayları hakkında bilgi verdi. QSD Komutanlığı’nın resmi açıklamalarına dayanan Îsa, Türk devletinin 2019’dan bugüne Rojava sınırı içerisinde 32 ağır silahlı saldırı, 29 İHA ve SİHA saldırısı düzenlediğini belirtti.
SİHA’LARLA 17 SİVİL KATLEDİLDİ
SİHA saldırıları sonucu 185 QSD savaşçısının şehit düştüğünü, 13’ünün ise ağır yaralandığını dile getiren Îsa, dördü çocuk, biri kadın, 17 sivilin de katledildiğini söyledi. Îsa, saldırıların ağırlıklı olarak Eyn Îsa’nın doğu ve batı bölgeleri, Girê Spî’nin batısı, M-4 Karayolu çevresi, Zergan beldesi ile Til Temir çevresinde gerçekleştiğini ifade etti.
TÜRKİYE DAİŞ'E YER AÇTI
Türk devletinin Rusya ve ABD ile yaptığı anlaşmalar sonucunda Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî’yi işgal ettiğini hatırlatan Îsa, Türk devletinin İHA ve SİHA saldırılarının yoğunluklu yaşandığı bölgelere DAİŞ çetesi elemanlrının yerleştirildiğinin altını çizdi. Asuri-Süryanilerin yaşadığı bölgelerin hedef alınarak boşaltılmaya çalışıldığını dile getiren Îsa, “Türk devleti Til Temir’de toprak genişletmek için 32 saldırı teşebbüsünde bulundu” dedi.
GÖÇÜ TEŞVİK EDİYOR
Eyn Îsa’da sürekli saldırıların olduğunu belirten Îsa, Türk devletinin suyu da silah olarak kullanıldığına işaret etti. Türk devletinin işgal saldırısıyla büyük bir göç dalgası yaratmayı amaçladığını kaydeden Îsa, “Türkiye, Suriye nüfusunun göç etmesini teşvik etti. Sonra bu mültecileri Avrupa’ya karşı şantaj olarak kullandı” şeklinde konuştu.
YAPTIRIMLAR DEVREYE GİRMELİ
Türk devletinin saldırılarında savaşçı, siyasetçi, sivil ayrımı yapmadığının altını çizen Milletvekili François Alfonsi, Türk ordusu ve mevcut iktidarın, saldırılarla Suriye’de Rojava, Irak’ta Şengal başta olmak üzere Kürtlerin yaşadığı tüm alanları işgal etmeyi amaçladığını söyledi. Türk devletinin saldırı ve işgal girişimlerinin Ortadoğu’yu istikrarsızlaştırdığının altını çizen Alfonsi, saldırıların Kürtlerin büyük bedel vererek etkisini yok ettiği DAİŞ’i de canlandıracağını vurguladı. Türk devletinin saldırılarının, Avrupa için de büyük bir tehdit olduğunu kaydeden Alfonsi, şunları ekledi: ”Avrupa bu tehlikeli sürece son vermeli. Saldırıların son bulması için Avrupa’nın acilen ekonomik ve diplomatik yaptırımları devreye koyması gerekiyor.”
HATALAR TEKRARLAMAYALIM
Türkiye’nin uluslararası hukuku açıkça ihlal ettiğini; radikal İslamcıları desteklediğini belirterek, Şengal’e yapılan saldırıları, oradaki korkunç görüntüleri hatırlatan Andreas Schieder ise şunları söyledi: ”Tıpkı Efrîn’de olduğu gibi etnik temizlik yapıyor. Kısacası Türkiye’nin uluslararası yasaları ihlal ettiği, savaş suçları işlediği, insanları göçe zorladığı bir durumla karşı karşıyayız. Bu kabul edilemez bir durum. Suriye’de, ölümlere izin vermemeli, geçmişte yaptığımız hataları tekrarlamamamız gerekiyor. Türkiye’ye karşı acil önlem alınması gerekir.”
SİVİLLERİ KORUMAK ZORUNDAYIZ
Nikolaj Vıllumsen de Türkiye’nin işlediği suçlara karşı harekete geçmeyen Avrupa Birliği ve Avrupa kurumlarına tepki gösterdi. Vıllumsen, ”Buna verilecek cevap Avrupa Birliği’ne de tepki göstermek olmalıdır. Avrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu da bu eleştiriye net bir yanıt vermeli ve daha fazla önlem almalıdır. Avrupa Parlamentosu’nda tartışılacak kararları da aynı şekilde gündeme getirmeliyiz. Zamanınız geldi. Bölgedeki sivillerin hayatını korumak zorundayız. Her mülteci krizinin bir başlangıcı vardır. Bölgeyi istikrara kavuşturmakla başlamalıyız” şeklinde konuştu.