Frankfurt ve çevresindeki yerli ve göçmen antifaşistler, Hanau Katliamı'nın yıl dönümü vesilesiyle yürüyüş düzenledi.

Yürüyüş öncesi yapılan mitingde Geniş Antifaşist İttifak adına söz alan AGİF ve AvEG-Kon YK Üyesi Mesut Duman, "1 yıl önce Hanau’da yaşanan ırkçı katliamda tetiği çeken bir kişi olabilir, ancak göçmen ve mülteci karşıtı siyasetiyle katliamın siyasi koşullarını yaratan, katliam atmosferini yaratan burjuva partiler ve basın katil kadar suçludur" dedi.

 Devletin, katliamın aydınlatılması için "kılını kıpırdatmadığını" vurgulayan Duman, şöyle konuştu:

"Aksine katliamda katledilenlerin ailelerine karşı aynı ırkçı siyasette ısrar etti, katliamın siyasi, ırkçı yönünü inkâr etmeye çalıştı. NSU dosyalarına gizlilik kararı aldı. Faşist partiler içinde o kadar istihbaratçı var ki, işlenen suçların devlet tarafından mı ırkçı faşistler tarafından mı işlendiğini ayırt etmek bile mümkün değil."

'MÜCADELE ETMEZSEK YENİLERİ YAŞANIR'

Katliamda oğlu Ferhat Unvar’ı kaybeden Metin Unvar, şöyle dedi:

"Oğlumu faşistler katletti. Beni katliam günü diğer ailelerle bir salonda sabaha kadar beklettiler. Hemen öldüğünü bilmelere rağmen bizi ilk gece oyaladılar. Oğlum tam 22 saat katledildiği yerde bırakılmış, ben otopsi öncesi oğlumu son kez görmek istedim ama buna bile izin vermediler. Katilin gösterdiği ırkçı muameleyi katliam sonrası bize polis ve devlet gösterdi. Katliamdan beri devletin sürekli gizlediği bilgilerle karşılıyoruz. Birçok gerçek biz ailelerin çabasıyla ortaya çıktı. Devlet olayın üstünü örtmek istiyor. Ancak bizim ortaya çıkardığımız her gerçekle biraz daha köşeye sıkışıyor. Bu olay, bizim mücadele etmediğimiz koşulda bu katliamların devam edeceğini gösteriyor. O halde mücadele etmeliyiz ve hakkımızı aramalıyız."

SOKAKLAR FAŞİZME KARŞI YANKILANDI

4 bini aşkın kişinin katıldığı yürüyüş boyunca, özellikle George Floyd’un katledilmesinden sonra politikleşen siyahlar da sloganlarıyla sokakları yankılandırdı.

Gallus semtinin eski İşsizlik Dairesinin önünde de miting yapıldı. Burada da ırkçı polisler tarafından katledilen siyah kadın Christy Schwundeck anıldı.
Yine InterBündnis adına yapılan konuşmada, aynı semtte Nazi döneminde Adler fabrikasında zorunlu çalıştırılarak, işkence edilen ve katledilen insanlar anıldı.
Yürüyüş 1985 yılında polis aracı tarafından ezilerek katledilen Günther Sare'nin öldürüldüğü meydanda son buldu. Günther Sare’yi tanıyan ve katliam anına şahit olan Uli, şunları söyledi:

"Günther, sade ve dürüst bir devrimci gibi yaşadı. 1985 yılında faşist NPD'nin Saalbau Gallus binasında toplanmasını protesto için bizimle buraya geldi. TOMA Günther’i hedef alarak ezdi ve sonrasında tekrar üzerinden geçti. Polis, eyleme katılan bir doktorun müdahale etmesine izin vermeyerek Günther’in gözlerimiz önünde ölmesini sağladı. 35 yıl sonra aynı meydanda polise öfkemizi haykırıyoruz. Faşizmi ve sizin düzenizi biz yıkacağız, mücadele yıkacak!"
Konuşmanın sonunda Hanau için özel hazırlanan müzik dinletisi sunuldu.