Medya Savunma Alanları’nda Türk devletinin kimyasal silah kullandığına dair HPG ve KCK yöneticilerinin açıklamaları üzerine Nükleer Savaşın Önlenmesi için Uluslararası Hekimler Birliği (IPPNW) Birleşmiş Milletler’e “inceleme başlat” çağrısı yaptı.
Türk devletinin Güney Kürdistan toprakları içerisinde bulunan Kürdistan özgürlük gerillasına dönük sürdürdüğü işgal saldırılarında kimyasal silah kullanılmasına rağmen uluslararası güçlerinin sessizliği sürüyor. Son olarak Halk Savunma Merkezi (HSM) Karargah Komutanlığı/Kürdistan geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, özellikle Metina’nın Zendura ve Avaşin’in Girê Sor direniş alanları başta olmak üzere birçok yerde kimyasal silah kullanıldığına dikkat çekmişti.
HSM’nin bu açıklaması üzerine Nükleer Savaşın Önlenmesi için Uluslararası Hekimler Birliği (IPPNW)’den bir çağrı geldi. ANF’ye konuşan IPPNW’nin yöneticilerinden Gisela Penteker, HPG birimlerinin kimyasal silah kullanımına ilişkin verdiği bilgelerin incelemeye değer olduğunu belirterek, bu konudaki sorumluğunun Birleşmiş Milletler (BM)’de olduğuna dikkat çekti.
‘UZMANLAR İNCELEME BAŞLATMALI’
Savaş bölgesinden çekilen görüntü ve fotoğrafların kimyasal silahın kullanıldığına yeterli bir kanıt olmadığını belirten Penteker, bilgilerin kesinlik kazanması için konunun uzmanlar tarafından incelenmesi gerektiğini ifade etti. Penteker, Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu ve bu yüzden Türk devletinin kimyasal silahlara yönelik yasaları çiğneyip çiğnemediği mevzusunun NATO’da olduğunu hatırlattı.
Kürt güçlerinin yaptığı çağrıları desteklediklerini deklere eden Penteker, “Şayet NATO inandırıcılığını yitirmek istemiyorsa BM’de görevli uzmanların inceleme yapmasına ön ayak almalı” dedi. Kimyasal silah konusunda başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği’nin de sorumluluk sahibi olduğunu ifade eden IPPNW yöneticisi Penteker, Berlin yönetimine “Kürt halkına yönelik yürütülen savaşa artık sessiz kalmayın” çağrısında bulundu.
Merkezi ABD’de bulunan ve 1985’te yürüttüğü çalışmalar sayesinde Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen IPPNW, 150 binden fazla üye sayısıyla uluslararası arenada nükleer silahlar karşıtı hekimlerin belli başlı kuruluşu. 63 ülkede örgütlenmesi bulunan IPPNW, 8 binden fazla üyesiyle Almanya’da en büyük barış yanlısı kuruluş olarak biliniyor.
OPCW AKAR’IN İTİRAFINA SESSİZ KALDI!
Türkiye’nin 1997 yılından bu yana taraf olduğu Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) toplumsal olaylarda polisin kullanılmasına izin verdiği göz yaşartıcı gazlar dahil, her türlü kimyasal madde içerikli gazların askeri amaçlı mağara gibi kapalı ortamlarda kullanılmasını kesinlikle yasaklıyor. Ancak buna rağmen Türk ordusunun 10-13 Şubat 2021 tarihleri arasında Garê’ye yönelik gerçekleştirdiği işgal saldırısı sonrası Türk Milli Savunma Savunma Bakanı Akar, "Sadece göz yaşartıcı gaz kullanılmıştır” itirafında bulunmuş, OPCW ise hiçbir inceleme başlatma gereği duymamıştı.
OPCW’nin Türk devletiyle kirli ilişkileri aslında bir sır değil. 2019 yılının Ekim ayında Gri Spî ve Serêkaniyê’ye yönelik işgal saldırısı sonrası bu ilişki ağı bir kez daha gün yüzüne çıkmıştı. Türk ordusunun bu saldırıda sivillere karşı kimyasal silah kullandığına dair açıklamaların yapıldığı günlerde Türkiye’nin Lahey Büyükelçisi Şaban Dişli’nin OPCW’ye 30 bin Euro bağış yaptığı ortaya çıkmıştı.
Konuyla ilgili haber:
