'Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm' hamlesi kapsamında 17 Şubat'ta Almanya Köln’de Avrupa merkezli yürüyüş düzenlenecek. Avrupa’daki demokratik Kürt kurum ve kuruluşlarının organize ettiği, uluslararası alanda tanınmış siyasetçi, aydın, yazar, akademisyen ve sanatçıların desteklediği Köln yürüyüşünün tarihsel önemde olduğunu belirten DEM Parti Almanya Eş Temsilcisi Faysal Sarıyıldız, “Her Kürt 17 Şubat’ta Köln’de olmalıdır. Yüz binler olarak haykıralım: dünyaya sesimizi duysun ve derdimizi de anlasın” dedi.
'BU YÜRÜYÜŞÜ TARİHİ ELE ALIYORUZ'
Sarıyıldız, içinden geçilen koşulları 3. Dünya Savaşı olarak değerlendirerek, bu savaş ortamını tüm bölgesel işgalci güçlerin fırsat olarak gördüklerini belirtti. Sarıyıldız, “Şu an yurt dışında, özellikle de Avrupa’da tüm Kürt kurum ve kuruluşları ile dostları çok tarihi, güçlü bir yürüyüşün hazırlıklarını yürütüyorlar. 17 Şubat'ta Köln’de Avrupa’daki tüm Kürt halkımızın katılımıyla 'Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm' şiarıyla bir yürüyüş gerçekleştirilecek. Biz bu yürüyüşü çok tarihi ele alıyoruz. Çünkü şu an merkezinde Kurdistan’ın olduğu Ortadoğu’da 3. Dünya Savaşı başlamış durumda. Rêber Apo bundan 25 yıl önce buna dikkat çekiyordu ve diyordu bu 3. Dünya Savaşı'nın başlangıcıdır. Bugün tüm filozoflar, siyaset bilimciler, siyaset çevreleri bunu artık açıkça söylüyorlar. Devletler bunun 3. Dünya Savaşı olduğunu açıkça söylüyor. 3. Dünya Savaşı'nı herkes kendisi için bir fırsat olarak ele alıyor. Türkiye, İran ve İsrail gibi devletler kendi egemenliklerini, ömürlerini uzatmak için, katliamlarını arttırmak için bu durumu fırsat olarak ele alıyor. Direnen ezilenler de bunu fırsat olarak görüyor. Çünkü böylesi durumlarda özgürlük olasılığı da vardır" dedi.
'KÜRTLER VARLIK YOKLUKLA KARŞI KARŞIYA'
"Faysal Sarıyıldız, şöyle konuştu:
"Biz Kürt halkı şu anda varlık ve yoklukla karşı karşıyayız. Ya yüz binlerce insanımız katledilecek, ayaklar altında ezilecek ya da belki bedeller ödeyeceğiz ama artık bizler için farz kılınan yüz yıllık kirli, rezil rüsva alın yazını sonlandıracağız. Özgür bir ülkede yeni yaşamı kurabiliriz. Bu nedenle gerçekten her Kürt 17 Şubat’ta yönünü Köln’e çevirmelidir. Bu sıradan bir eylem değildir. Ağır ve zorlu bir dönemin eylemidir. Zaten yıllardır Türk devleti Bakur Kurdistan’da ve diğer parçalarda her gün Kürtleri katlediyordu. Halen de sürdürüyor. Ama bundan sonra katliamlarını, vahşetini daha da arttıracaktır.”
'ABDULLAH ÖCALAN BİR ŞAHIS DEĞİL, HEPİMİZİN ONURU VE GELECEĞİDİR'
Faysal Sarıyıldız, halkın Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile olan bağına dikkat çekerek, şöyle devam etti:
"Bizler Abdullah Öcalan’a sahip çıktığımızda sadece bir şahsa sahip çıkmıyoruz. Doğrudur, milyonlarca insan onu seviyor, iradesi olarak görüyor. Milyonlarca insan Sayın Öcalan ile özgürlük düşüncesine sahip olmuştur. Ancak şu aşamada onun şahsında kendi onurumuza sahip çıkıyoruz, şerefimize sahip çıkıyoruz, kazanımlarımıza sahip çıkıyoruz. Çünkü Abdullah Öcalan’ın önü açık olduğunda sizin de gördüğünüz üzere 2013-15’te olduğu gibi kan akmadı, legal demokratik siyasette başarılı olduk, öne çıktık, güçlendik. Bununla bağlantılı olarak yüz yıllık katliamcı devlet geleneği zayıfladı, rezil rüsva oldu. Bu nedenle bu 7-8 vahşi bir konsept yürütüyorlar. Günübirlik katliamlar yapıyor. Ancak bundan sonra katliamlarını büyüteceği görünüyor. Büyük bir tehlike kapımızdadır. Sıradan bir gün değildir.
Her yurtsever hiçbir neden bulmadan yönünü Köln’e çevirmelidir. Şu an elimizden bu geliyor. Kurdistan’daki halkımız direniyor. Ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak büyük bir faşizmle yüz yüzeler ve her gün baskıya maruz kalıyorlar, engelleniyorlar. Böylesi bir süreçte arkadaşlarımız orada yürüyor. Ancak biz Avrupa’dakiler olarak yüz binler toplanmalıyız ve haykırmalıyız! Bütün Avrupa bunu görmeli, duymalı. Artık onlar da bilmeli ki Kürtler onlar için de özgür bir yaşamın güvencesi olduğunu görmelidir.
Bu yüzyılın en büyük filozoflarından biri Slavoj Zizek’tir. Irak, İran ve Türkiye toplumları içinde en ilerici aydın halkın Kürtler olduğunu söylüyor. Kürt halkı bizim demokrasiye olan umudumuz yeniden canlandırdı. İnsanlık vicdanı bunu söylüyor. Kürt halkı birçok şeyi yarattı.
'HERKES 24 SAATİNİ BU EYLEME AYIRMALI'
Ancak bu süreçte bizler de bilmeliyiz ki işgalci devletler, Avrupa ve Amerika’daki hegemonik devletlerin de görmesi için, kendi siyasetlerini gözden geçirmeleri için bu eylem tarihi bir eylemdir. Bu nedenle nedeni ne olursa olsun, işimiz ne olursa olsun herkes 24 saatini bu eyleme ayırmalıdır. Bu eyleme gelip katılmayan birinin derneğimize, kurumumuza yönelik eleştiri geliştirme hakkı olmamalıdır. Evimizde oturup eleştirirsek ahlaksızlıktır, büyük bir vicdansızlıktır.
Evet, yaptığımız şey büyük değildir ama büyük sonuçları olacaktır. Dünya sesimizi duyacaktır. Bakın Almanya’da bugün yüz binlerce insan faşizme karşı ayaktadır, dünyanın tamamı onlardan bahsediyor; Almanya da mecbur kalıp faşizm karşıtı bir siyaset yürütmek zorunda. Eğer bizler de yüz binler olarak sokaklara dökülürsek herkes bunu görecektir. Bu nedenle özellikle gençler olmak üzere yurtsever halkımız 16 Şubat’tan itibaren yönünü Köln’e çevirmelidir, 17 Şubat’ta Köln’de olmalıdır. Yüz binler olarak haykıralım: dünyaya sesimizi duysun ve derdimizi de anlasın. Bu duygu ve düşüncelerle tüm yurtsever halkımızı saygılarımla selamlıyorum."