KON-MED, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Türk devletinin işgal ve kimyasal saldırılarına karşı uluslararası kurumları harekete geçirmek talebiyle 13 Kasım günü Strasbourg’da yapılacak kitlesel eyleme çağrı yaptı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması için CPT ve Avrupa Konseyi’nin (AK) derhal harekete geçmesi; aynı zamanda OPCW kurumunun Türk devletinin Güney Kürdistan'da kimyasal silah kullandığına ilişkin bağımsız bir soruşturma yapması gerektiğini kaydedilen KON-MED açıklamasında, "Artık halkımızın İmralı sistemi ile yaşamaya tahammülü, sabrı kalmamıştır", "Ekonomik çıkarlarınız nedeniyle bu insanlık suçlarına göz yummaktan vazgeçin" denildi.

KON-MED Eşbaşkanlığı imzalı açıklama şöyle:

“Önder APO’nun 1998 yılında uluslararası komplo ile yakalanıp Türkiye getirilişi 23. yılına girerken sömürgeci devletler tarafindan komplo yeniden güncelleştiriliyor.Kürt Halk Önderi Reber Apo’ya insanlık tarihinde ender görülen yöntemlerin kullanıldığı ağırlaştırılmış bir tecrit uygulanıyor. Kürt halkı ile Önder Apo arasındaki derin bağı kopartmayı hedefleyen bu insanlık dışı tecridi artık kabul etmemiz mümkün değildir. Çünkü İmralı’daki tecrit, halkların özgür yaşam seçeneğine yönelik bir saldırıdır. Artık halkımızın İmralı sistemi ile yaşamaya tahammülü, sabrı kalmamıştır. Önderliğimizin özgürlüğünün önündeki tüm engellerin aşılması ve Önderliğimizin fiziki özgürleşmesi için mücadelemiz kesintisiz sürecektir.

TÜRK DEVLETİ SAVAŞ SUÇU İŞLEMEKTEDİR

Uluslararası komplo şuan tüm Kürdistan'ı hedef almaktadır. Bunu fırsat bilen sömürgeci faşist Türk devleti, tüm dünyanın gözü önünde soykırım politikaları ile Kürdistan’ı işgal ederek, Kürt halkına karşı kimyasal silahlar kullanmaktadır. Gerilla alanlarını ve sivil yerleşim yerlerini kimyasal silahlarla bombalayarak Güney Kürdistan'daki köyleri de boşaltmaya başlamıştır. Bu saldırılarla Kürt halkını statüsüz bırakmayı ve tüm kazanımlarını yok etmeyi hedeflemektedir. Şubat ayından itibaren Güney Kürdistan'ı işgal etmek için tüm kirli yöntemleri kullanmaktadır. İşgalci Türk devleti KDP işbirliği ve uluslararası güçlerin desteği ile sonuç almak istemektedir. Tüm imkanlarını kullanarak saldıran faşist Türk ordusu sonuç alamamıştır. Bundan dolayı işgal, saldırı ve katliam politikalarını en kirli biçimde yürütmektedir. Faşist Türk devleti 23 Nisan’da Güney Kürdistan’a başlattığı işgal ve katliam saldırıları sonuçsuz kalmış, buna rağmen saldırılarını devam ettirerek, uluslararası kuralları ve hukuku hiçe sayarak savaş suçu işlemektedir.

OPCW HERHANGİ BİR ADIM ATMAMIŞTIR

Kürt halkının özgürlük umudu ve nefesi olan Kürdistan özgürlük gerillası, bu işgal ve katliam saldırılarına karşı Avaşîn, Zap ve Metîna’da destansı bir direniş vererek, tüm Kürdistan halkını korumaya devam etmektedir. Büyük darbeler alan işgalci Türk devleti, insanlık değerlerini hiçe sayarak kimyasal silahlarla saldırmaktadır. Sivil yerleşim yerlerini bombalayarak katliam yapmaktadır. Mevcut kara ve hava saldırıları ile işgalci Türk devleti bir kez daha uluslararası hukuku çiğnemekte ve savaş suçları işlemeye devam etmektedir.

Şu an Kürdistan'da kullanılan kimyasal silahların savaşta kullanılması, uluslararası yasa ve anlaşmalar ile yasaklanmıştır. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) ile diğer insan hakları örgütlerinin görevi, yasaklı silahları kullanan devletlere hakkında inceleme başlatıp harekete geçmektir. Ne yazık ki şu ana kadar işgalci Türk ordusuna yönelik suçlayıcı bulgulara rağmen, OPCW veya diğer uluslararası aktörler tarafından herhangi bir adım atılmamıştır.

ULUSLARARASI KURUMLAR GÖREVE

Bu nedenle; Almanya'daki Kürdistanlı Toplumlar Konfederasyonu (KON-MED) olarak, Önder Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırılması için CPT ve Avrupa Konseyi’nin (AK) derhal harekete geçmesi gerekmektedir.

Aynı zamanda işgalci Türk devletinin Güney Kürdistan'da kimyasal silah kullandığına ilişkin bağımsız bir soruşturma yapılması, bununla birlikte Almanya Federal Hükümeti'ni, Birleşmiş Milletler'i ve uluslararası devletler topluluğunu, ekonomik çıkarlar nedeniyle bu insanlık suçlarına göz yummaktan vazgeçmeye ve OPCW kurumunu göreve çağırıyoruz!

KON-MED olarak Almanya'da yaşayan tüm halkımızı ve savaş karşıtı tüm dostlarımızı 13 Kasımda Fransa'nın Strasbourg kentinde yapılacak eyleme seferberlik ruhuyla katılmaya çağırıyoruz.”