İsviçre’nin Zürih kentinde Türkiye zindanlarında siyasi tutsaklara yönelik sürdürülen hak ihlallerine karşı "Zindanlar yıkılsın, tutsaklara özgürlük'" sloganıyla bir eylem gerçekleştirildi.

Birleşik Mücadele Güçleri (BMG) çağrısı, devrimci kurumların katılımıyla Bahnhofplatz alanında bir miting düzenlendi. 

BMG bileşenlerinin bayrak ve flamaları ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın posterlerinin taşındığı eylemde, Kürdistan ve Türkiye devrim mücadelesi şehitleri şahsında bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. 

BMG adına bir temsilci, 27 Kasım 2020 tarihinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, Türkiye zindanlarında devrimci tutsaklara yönelen hak ihlallerinin sonlandırılması talepleriyle başlayan açlık grevleri direnişini hatırlatarak, şunları söyledi:

“2016 yılında kontrollü darbe girişimi sonrası AKP-MHP faşizmi OHAL ve KHK'leri devreye sokmuştur. Yine yakın zamanda Covid-19 koşullarını bahane ederek, özellikle devrimci tutsaklar temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakılmıştır.” 

Tutsakların açıkça ve keyfi olarak işkenceye tabi tutulduklarını, avukat görüşmelerinden ve sağlık imkanlarından mahrum bırakıldığına dikkat çeken temsilci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İnsanlık onuruna yakışmayan bu uygulamalar, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik daha katı bir konseptle sürdürülmektedir. Bu saldırılarla Öcalan şahsında bir halkın onuru aşağılanarak, iradesinin kırılması hedeflenmektedir.

22 yılı aşkın bir süredir İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Hapishanesinde tutsak edilen Öcalan'ın avukatlarının görüşme talepleri 1400 kez reddedilmiş, aile görüşü, mektup ve faks kullanmak gibi hakları tümden gasp edilmiştir. Yaşadığı askeri başarısızlığın gölgesinde uygulamaya soktuğu mutlak tecrit ile Türk devleti Abdullah Öcalan üzerinden Kürt Özgürlük Hareketinden intikam almayı amaçlamaktadır.

Zindanlar mücadelenin yükünü en zor koşullarda bile ağır bedellerle sırtlamıştır. Bugün böylesi geniş imkanlara sahipken devrimci-yurtsever tutsakları yalnız bırakmanın tarih önünde hesabını kimse veremez. Bulunduğumuz alanlarda en geniş kesimleri seferber ederek, tutsaklar ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit ve hak gasplarının sonlandırılmasını dünya gündemine taşıyacağız.

Eylem, “Tecrit ve izolasyon insanlık suçudur”, “Zindanlar yıkılsın” ve “Tutsaklara özgürlük” sloganlarıyla sonlandırıldı.